İzmir Depremi sonrası kendisini kurtaran itfaiyecinin elini bırakmayan Elif Perinçek'in fotoğrafını çeken isim konuştu

İzmir'de Doğanlar Apartmanı'nın enkazında mahsur kalan 3 yaşındaki Elif Perinçek'in parmağını tuttuğu itfaiyeci ile o anı ölümsüzleştiren fotoğrafçı açıklamalarda bulundu. Fotoğrafı çeken Süreyye Mümtaz Kurt o anları "Kızımızı sedyeye alıp, yürümeye başladıkları andan itibaren, olayı fotoğraflamaya başladım. Elif kızımızın Muammer abinin parmağını çok sıkı bir şekilde yakaladığını gördüm. Göz göze geldik o esnada. Sonra deklanşöre bastım ve o anı ölümsüzleştirdim" diye anlattı.

Giriş Tarihi :07 Kasım 2020 , 16:00 Güncelleme Tarihi :07 Kasım 2020 , 16:50
İzmir Depremi sonrası kendisini kurtaran itfaiyecinin elini bırakmayan Elif Perinçek’in fotoğrafını çeken isim konuştu

İzmir'in Seferihisar ilçesi açıklarındaki depremde Bayraklı'da yıkılan Doğanlar Apartmanı'nın enkazında mahsur kalan 3 yaşındaki Elif Perinçek, 65 saat sonra yaralı olarak kurtarılmıştı. Sedyeyle taşınan Elif, İBB İtfaiyesi eri Muammer Çelik'in parmağını sıkıca tutmuştu. O anları ise İBB İtfaiye Daire Başkanlığı'nda İtfaiye fotoğrafçısı olarak görev alan Süreyya Mümtaz Kurt fotoğraflamıştı. Minik Elif'in parmağını tuttuğu Çelik ve o anı ölümsüzleştiren Kurt yaşadıklarını anlattı.

"ALLAH FAKTÖRÜ DE VAR"
Muammer Çelik, "Elif deprem esnasında bazasında uyuyormuş. Kendi yattığı odanın bir anda aşağıya devrilmesiyle, Elif oradan yuvarlanıp, ranzasının dibine düşmüş. Tabi Allah faktörü de var. Allah diğer gardolabı da hemen yanına devirmiş. Beton onun üzerine devrilmiş. Kendi boyundan bile daha küçük bir alanda, yaşam alanı, yaşam üçgeni oluşmuş ve Elif'i bu şekilde çıkarttık" dedi.



"ELİF PARMAĞIMI HİÇ BIRAKMADI
Çelik, "Elif'i bulduğumuzda, Elif cansız bir şekilde yatıyordu. Sırt üstü yatıyordu. 1 metre ötesinde veya 1,5 metre ötesinde biz hiltilerle, kırıcılarla, çekiçlerle çalışıyorduk. Ta ki o ızgaraya geldiğimde, ben hiltiyi bıraktırdım, çekiçlerle çalışmaya başladık. Elif'in üzerinde de çekiç çalıştı yani. Izgarasını, demirlerini kestiğimizde Elif halâ orada yatıyordu ve halâ daha gözlerini açmadı. O bembeyaz gülücük, kelebek yüzü orada öyle duruyordu. Sırtüstü durumda yatar vaziyette ve hiçbir tepki vermiyordu. Allah kimseyi o duruma düşürmesin. Elif'i gördüğümde, kim olursa olsun o şekilde görmez istemez yani. On dört kişiyle çalışıyorum o ekipte, herkes var. Herkesin boynu büküldü. Sanki öksüz kalmış çocuklar gibiyiz böyle. Sonra Elif'i bulduk, Elif'in yüzüne baktık, ağlamamak için zor tutuyorum kendimi. Elif'e elimi uzattım ve o cancağızım var ya, bir anda parmağıma yapıştı. O kadar güzel tuttu ki böyle beni. Üzüntünün dibinden, sevince boğulmak var ya işte böyle bir şey. Elif'i aldık, Elif parmağımı hiç bırakmadı gerçekten, hiç bırakmadı" dedi. Çelik, en büyük ödülün Elif'in onlara el sallaması olduğunu ifade etti.

"ELİF DİYE BİR KIZIM VAR ARTIK BİLESİNİZ"
Elif'in elini hiç bırakmadığını belirten Muammer Çelik, "Sedyeye koydum, elimi gene bırakmıyor. Sedyeyle beraber yürümeye başladım. Sağlık çadırına kadar elim onun elinde, yani aslında onun eli benim elimde. O beni tutuyor gerçekten; o beni kurtarıyor, o beni taşıyor sanki. Sağlık çadırına kadar götürdük. Sağlık çadırında onu teslim ettim. Ondan sonra dizlerimin üzerine çöktüm yani. Bitmiştim yani artık" dedi.

Minik Elif'in bileziğini ve örgü kaplumbağasını da bulduklarını belirten Çelik, "Bize bu fırsatı rabbim nasip ettiği için ben gerçekten çok mutluyum ve onurluyum. Elif diye artık bir kızım var bilesiniz" diye konuştu.

KURT, "O ANI ÖLÜMSÜZLEŞTİRDİM"
3 yaşındaki Elif'in, Muammer Çelik'in parmağını tuttuğu o anın fotoğrafını çeken İBB İtfaiye Daire Başkanlığı'nda itfaiye fotoğrafçısı olarak görev alan Süreyya Mümtaz Kurt, "O sabah geceden itibaren ekiplerimiz yoğun bir şekilde çalışıyorlardı. Muammer abi ve yanındaki arkadaşı, Elif kızımıza ulaştıklarında ki onlar öldüğünü düşünüyorlardı ama daha sonra Muammer abimiz kızımızın yüzünü temizliyor ve o esnada parmağını yakalıyor ve canlı olduğu öğreniliyor. Tabi bu sevinç gösterilerine dönüştü. Bağrışmalar, sevinçler, ağlayanlar, sevinçten çığlık atanlar oldu. Yerden fotoğraflarımı çektim ve itfaiye aracının üzerine çıktım. Kızımızı sedyeye alıp, yürümeye başladıkları andan itibaren, olayı fotoğraflamaya başladım. Elif kızımızın Muammer abinin parmağını çok sıkı bir şekilde yakaladığını gördüm. Göz göze geldik o esnada. Sonra deklanşöre bastım ve o anı ölümsüzleştirdim. Arkadaşlarımın emeğine ve yüreğine sağlık diyorum. Çok iyi mücadele ettiler, çok iyi çalıştılar. İzmir halkına da teşekkür ediyoruz gösterdikleri misafirperverlikten dolayı" şeklinde konuştu.