Plak dinliyor, kitapları inceliyorlar. Orta yaş daha çok alt katta ki kitaplarla ilgileniyor. Kimisi ise sadece özellikle artık piyasada bulunmayan eski kitap kokusunu almak için geliyor" dedi. Babasının açtığı kitapevini büyüttüklerini ve karşı dükkana da raf koyduklarını anlatan Karabil, "Yabancı dil kitapları diğer dükkanda. Kitap çok hızlı büyüyen bir iş. Ne kadar çok raf koyarasanız koyun anında doluyor" dedi.
'BURADAN ÇIKAN KİTAP TEKRAR GELİYOR'
Sahaflığın sakin bir ruh hali yarattığına dikkat çeken Dilek Koca Karabil, "Babam sahafta durduğu zaman okuyordu. Bir kitabı bırakır diğerini alırdı. Bütün kitapları bilirdi. Şu an 100 binin üzerinde kitap var. Plak, CD ve kaset de satıyoruz. Müşterilerimizin isteği üzerine az da olsa yeni kitap da satıyoruz. Onun dışında bütün kitaplarımız ikinci el. Aklınıza gelen her türden kitap var.
Hatta buradan alınan 2'ci el kitaplar tekrar bizim dükkana geliyor. Yeniden rafa giriyor. 'Tilkinin dönüp dolaşacağı yer kürkçü dükkanı' derler ya o misal" diye konuştu. Babasının 'kitaplar çöpe atılmasın' diye toplayarak başlatığı bu işi ileride 3'cü kuşak olan kendi oğlunun da yapmasını istediğini söyleyen Karabil, herkesin okumaya ihtiyacı olduğunu belirtti.