Rukiye Ay, kadınlara, eşlerinin uyguladığı şiddete sessiz kalmamaları ve ikinci şansı vermemelerini tavsiye ederek, ''İkinci şans verilmemeli, arada çocuk da olsa olmuyor. Ya siz ya çocuğunuz şiddete uğruyor'' diye konuştu.
"CEZAEVİNDEN ÇIKTIĞINDA ZARAR VERMESİNDEN KORKUYORUM"
Eşi Ali Ay'ın tutuklanmasına rağmen hala korktuğunu belirten Ay, ''Daha önce açtığımız boşanma davası sürüyor. Dava sürecinde ayrı olduğumuz için nafaka ödemesi gerekiyordu. Ama ödemedi. Hakkında arama kararı çıktı, adres belirtmediği için bulunamadı. Sonra süreçte yeniden birleşmiştik. Hatta o zamanlar 'Ben nafaka için 3 ay cezaevinde yatacaksam çıktığımda bunu senin yanına bırakmam' diyordu. Şimdi cezaevinde bile olsa 3 ay sonra 1 yıl sonra çıktığında bana zarar vermesinden korkuyorum'' dedi.
"YARDIMA İHTİYACIM VAR"
Evinin elektrik, doğal gaz ve suyunun kesik olduğunu, ev sahibinin de evi boşaltmasını istediğini belirten Ay, ''Şu an tedavi sürecim devam ettiği için ailemin yanındayım. Anne ve babam kendi hayatlarını kurdu. Ben tedavi sürecim boyunca ailemin yanında kalmak istiyorum. Daha sonra kızımla birlikte güvenli bir yuva kurmak istiyorum. İnşallah çalışacağım günlerde gelecek; ama şu an maddi manevi her türle desteğe ihtiyacım var'' diye konuştu.
"ÇOCUĞUM BANA, ABLA, DİYOR"
Eylül'ün yaşadığı travma nedeniyle kendisini tanımadığını anlatan Rukiye Ay, şöyle konuştu: ''Kızım yaşadığı travma ve benim bir süre hastanede kalmam nedeniyle çocuğum beni unutmuş. Bana 'abla' diyor. Yanık nedeniyle vücudumdaki kendim acımın yanında kızımın beni hatırlamaması daha çok acıydı. Aslında her şeyi hatırlıyor; ' Ali döktü', 'Geçti ama' diye kendince beni motive ediyor. Çocuğum gözümün içine bakıyor, gözü doluyor ve bana 'abla' diyor.
Bana bakıp yaklaşmaması, burada olup da onunla uyuyamamak, onu uyutamamak, yemeğini yedirememek çok kötü. Umarım bu travmayı atlatır. Bunun etkisinden çıkar. Ben bu travmadan çıkabileceğini düşünmüyorum; ama kızımın çıkması gerekir. Çünkü bu olayları hatırlarsa geleceği çok kötü olabilir.''