Dünyada sayısı 700'e Türkiye'de 100'e kadar düşen Akdeniz fokları Mersin'de görüntülendi

Dünya üzerinde sayıları 700, Türkiye'de ise 100'e kadar düşen Akdeniz fokları, Mersin'de bilim insanları tarafından kurulan fotokapanlarla görüntülendi. Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Deniz Bilimleri Enstitüsü tarafından gerçekleştirilen çalışma kapsamında fotokapanlarla Akdeniz kıyılarına 34 fok tespit edildi. ODTÜ Deniz Bilimleri Enstitüsü öğretim görevlisi Dr. Meltem Ok, geçmişte tüm Akdeniz kıyılarda yaşayan fokların sayısının, insan baskısı ve özellikle habitatların kaybı nedeniyle düştüğünü söyledi.

Giriş Tarihi :26 Haziran 2021 , 10:34 Güncelleme Tarihi :26 Haziran 2021 , 10:37
Dünyada sayısı 700’e Türkiye’de 100’e kadar düşen Akdeniz fokları Mersin’de görüntülendi

İÇİNDEKİLER

Nesli tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olan Akdeniz fokları, Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Deniz Bilimleri Enstitüsü tarafından 25 yılı aşkın süredir gerçekleştirilen izleme ve koruma çalışmaları kapsamında fotokapanlarla görüntülendi.

Dünya üzerinde sayıları 700, Türkiye'de ise 100 kadar kaldığı tahmin edilen Akdeniz foklarından 34'ü, son dönemde gerçekleştirilen çalışmalarla Doğu Akdeniz kıyılarında görüntülendi. Araştırmayı gerçekleştiren ODTÜ Deniz Bilimleri Enstitüsü öğretim görevlisi Dr. Meltem Ok, geçmişte tüm Akdeniz kıyılarda yaşayan fokların sayısının, insan baskısı ve özellikle habitatların kaybı nedeniyle düştüğünü söyledi.

Tüm Akdeniz ülkeleri kıyılarında bugün sadece Türkiye'de yaşayan Akdeniz foklarının hem Ege hem de Doğu Akdeniz kıyılarında yaşam alanları bulunduğu bilgisini veren Dr. Ok, "Mersin, Akdeniz fokları için önemli bir bölge. Akdeniz fokları eskiden tüm Akdeniz ülkelerinin kıyılarında görülürken, günümüzde su altı mağaralarına çekilmiş durumdalar" dedi.

"BİYOLOJİK MİRAS"
Akdeniz kıyılarında son dönem yaptıkları çalışmada 34 bireyi fotokapanlar yardımıyla tanımladıklarını belirten Dr. Ok, "Çalışma sahamız Mersin kıyıları yoğun olmak üzere Antalya Kaş'tan Suriye sınırına kadar olan alan. Son çalışmamızla beraber alanda 34 birey tanımladık. Bunların bir kısmı daha önceki çalışmalarımızda belirlediğimiz bireylerdi.

Kızılötesi fotokapanları kullanarak çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu kameralar yaklaşık 1 sene kadar mağarada kalabiliyor. Bu şekilde popülasyonlardaki dalgalanmaları izleyebiliyoruz. Nadir olduğu için insanların çok sık görme ihtimali olmayan bu tür bizim için biyolojik bir miras. Arkeolojik sahalar ülkemiz için ne kadar önemliyse biyoçeşitlilik bakımından da bu tür çok önemli, sembol bir tür" diye konuştu.

"MAĞARADA İNSANLA KARŞILAŞAN FOKLAR KORKUDAN DÜŞÜK YAPABİLİYOR"
Nesli tükenme tehlikesi altında olan fokların bulunduğu mağaralara kesinlikle girilmemesi gerektiği uyarısında bulunan Dr. Ok şunları söyledi:
"Bu türün popülasyonlarını izlemek çok önemli. Mersin kıyılarında Doğa Koruma ve Milli Parklar 7'nci Bölge Mersin Şube Müdürlüğü ile iş birliğinde çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu alanların korunması için çalışıyoruz. Bu canlıların korunması için hepimize büyük iş düşüyor. Kimi bölgelerde Akdeniz foku mağaralarına gezi düzenlendiğini duyuyoruz ya da gözlemliyoruz.

Bu durum bu nadir türün ülkemiz popülasyonlarını olumsuz etkiliyor. Akdeniz foklarının mağaralarına kesinlikle girilmemeli. Çünkü hamile bireyler korkarak düşük yapabiliyor, kimi bireyler bu yaşam alanlarını terk edebiliyor. Takip ettiğimiz alanda 20'yi aşkın deniz mağarasını izliyoruz. Türün hayatta kalabilmesi için kritik öneme sahip bu alanların mutlaka korunması gerekiyor."

Kirliliğe de dikkat çeken Dr. Ok, denizdeki atıkların dalgalarla birlikte mağaraların içerisine biriktiği uyarısında bulundu.