"FOTOĞRAFTAKİ BEN DEĞİLİM"
Duruşmada Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı avukatı sanığın 'uyuşturucu madde ticareti yapma' suçundan kaydı bulunduğunu ve cezalandırılmasını talep ederken mahkeme başkanının sanığa maktulün annesine attığı fotoğrafı göstermesi üzerine sanık Yazıcı, maktulle birlikte fotoğraf çekilmediğini söyleyerek fotoğraftaki kişinin kendisi olduğunu kabul etmedi.
OTEL GÖREVLİSİ SON HALİNİ GÖRMÜŞ
Duruşmada tanık olarak dinlenen Tekgül Y. ise otelde temizlik işlerinden sorumlu olduğunu, olay günü 40 numaralı odayı kontrol etmesinin istendiğini, odanın kapısını uzun süre çaldığını, bir süre sonra içeriden ayak sesleri geldiğini, sonrasında bir erkeğin 'Çıkıyoruz' dediğini, o sırada ekiple 39 numaralı karşı odayı temizlediklerini, tam çıkarken sanıkla karşılaştıklarını, sanığın elinde spor çantası olduğunu ve panikle kendisine 'Abla arkadaş uyanmıyor' dediğini, odanın kapısını araladığındaysa maktulün yatağın üzerinde öldüğünü anladığını, resepsiyonu arayıp polis ve ambulansa haber vermelerini söylediğini, ardından sanığın elini yüzünü yıkamak için karşı odaya gittiğini, ve elindeki çantayı kendisine vermek istediğini ancak kanul etmediğini, polis gelince ise çantayı açtıklarında çantada para ve silah olduğunu gördüğünü ifade etti.
"AİLESİYLE ARASI ÇOK BOZUKTU"
Mahkeme başkanının tanık Tekgül Y.'ye sanığın tuvaleti kullandığında sifon sesi duyup duymadığını sormasını üzerine ise tanık, 'Sifon sesi duydum' şeklinde cevap verdi. Duruşmada maktulün arkadaşı olan tanık Eda D. ise 'Olayın oluş şekline ilişkin bilgim yok ama maktulle 1 buçuk yıllık bir arkadaşlığımız vardı. Uyuşturucu kullandığını biliyordum. Tedavi gördüğünü bilmiyordum ama birkaç kez hastaneye yatırıldığını söylemişti. Ailesiyle arasının kötü olduğunu, babasının kendisini boğmak istediğini, evden kaçmak istediğini söylüyordu. Ben de gelip bende kalmasını söyledim. Sonrasında bana başka yerde kaldığını söyledi. Maktulle mesajlaşırdık. Bir keresinde evden kaçıp Balıkesir'e gittiğini de biliyorum' dedi.
TUTUKLULUK HALİ DEVAM EDECEK
Sanık avukatı duruşmada , 'Maktul olay günü 2 kez sanığın yanından ayrılmıştır. O süre zarfında kimlerle ne yaptığını, uyuşturucu kullanıp kullanmadığını bilmiyoruz. Biz bu kişilere ulaşılmasını talep ediyoruz' diyerek sanığın beraatini talep etti. Duruşma sonu mahkeme ise sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek davayı erteledi.