Son durumu değerlendiren Arık, "Konya Kapalı Havzası Türkiye ortalamasının altında bir yağış alıyor. Özellikle son birkaç yıldır artan kuraklık nedeniyle bu ortalamanın da çok altına düştü.Türkiye genelinde metrekareye 574 mm yağış alıyorken, Konya Kapalı Havzası 380 mm seviyesinde, son birkaç yıldır da 300 mm seviyesinde. Buna rağmen en çok su kullanımı yapılan havza da Konya Kapalı Havzası.
Bir yandan yağış azalıyor bir yandan yoğun yeraltı su tüketimi var. Obruk oluşumlarında doğrudan olmasa da dolayı olarak etkisinin olduğu bir gerçek.
Türkiye genelinde metrekareye 574 mm yağış alıyorken, Konya Kapalı Havzası 380 mm seviyesinde, son birkaç yıldır da 300 mm seviyesinde. Buna rağmen en çok su kullanımı yapılan havza da Konya Kapalı Havzası. Bir yandan yağış azalıyor bir yandan yoğun yeraltı su tüketimi var. Obruk oluşumlarında doğrudan olmasa da dolayı olarak etkisinin olduğu bir gerçek.
Yeraltı su seviyesindeki oynamalar kayaç su reaksiyonunu artıran bir öğedir. Buda kayaların çözülmesini hızlandırıyor, alttaki boşlukların giderek genişlemesine ölü tabakasının incelmesine sebep oluyor. Bir süre sonrada bölgede çökmeler oluyor" dedi.
AFET SÖZ KONUSU OLABİLİR
Obrukların artık insanların yaşadığı yerlere geldiğini bunun da afet riskini artırdığına dikkat çeken Prof. Dr. Arık, "Araştırmalar genişledikçe bölgedeki yeni obruklarda ortaya çıkıyor. 700 civarında obruk 1 metre veya daha da derin. Geriye kalan 1800 tanesi de sığ obruk. Yani 1 metreden daha az derinliğe sahip.
Sığ obruk olduğunda vatandaşlar fazla ciddiye almıyor ancak sonuçta kendi binanızın altında 1 metrelik bir çökme binayı yıkacaktır. O nedenle onlarda bir risk oluşturuyor. Son yıllardaki en büyük sorun ise obruklar dağlık, tepelik bölgelerde oluşurken, şimdi düz ovaya, tarımsal alanlara, oturma alanlarına, karayollarına indi. Asıl risk şimdi. Geçmişte obrukların yolu insanlarla kesişmiyordu.
Şimdi ise insanların olduğu bölgelere geldi. Şuanda obruklarda 'afet' olma riski söz konusu. Bunun da nedeni evlerimizin altında, yanında, tarlalarda olması. Obruk nedeniyle hasarlı diyebileceğimiz yapı sayısı 30 civarında. Bu nedenle afet söz konusu olur. Bu zamana kadar can kaybı olmaması bir mucize olarak görülebilir. Özellikle aniden çöken obruklar büyük risk oluşturuyor. Bunda da vatandaşların yapabileceği bir şey olmuyor" diye konuştu.
BİRKAÇ YILDA 20 METRE BİRDEN DÜŞTÜ
Konya Kapalı Havzası'nda kaçak su kuyularının 100 binin üzerinde olduğuna, bunun da yeraltı su seviyesini önemli derecede azalttığına dikkat çeken Arık, "Devlet Su İşleri'nden ruhsatlı, DSİ'nin kendi açtığı veya kooperatifler tarafından açılan kuyu sayısı 35 bin civarında. Bunun 3 katından fazlada kaçak kuyular var. İnsanlar sondajı vurup o suyu istediği gibi kullanmamalı.