Direnen vatandaşlarla güvenlik güçleri arasında arbede yaşandı. Gerginlik kısa süre son bulurken, yetkililer binalardan karot örneği alarak oradan ayrıldı.
SEÇİMDEN SONRA BAŞKA KONUŞTU
Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden önce KİPTAŞ Genel Müdürü Ali Kurt'un kendilerine, "Anlaşmaya varacağız" dediğini, seçimden sonra ise yıkım ekiplerini gönderdiğini iddia eden mahalle sakini Mehmet Ali Koçer, "Buradaki temel atma töreninde biz İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı Ekrem İmamoğlu'na 'Başkanım biz burada mağdur ediliyoruz çok, az sayıda insan kaldık, bizim haklarımızın verilmesi gerekiyor' deyince burada anlaşma sağlandığının kendisine iletildiğini söyleyip, KİPTAŞ Genel Müdürü Ali Kurt Bey'i çağırıp 'vatandaş ne diyor?' dedi. Biz seçimden sonra gerekli tüm çalışmaları yaptık, 'vatandaşın evine gelip, çayını, çorbasını içeceğiz, güle oynaya anlaşmamızı yapacağız, onlar da mutlu kalkacak biz de' dendi. Ondan sonra, bu seçim bittikten sonra, Beşiktaş Belediye'sinin zabıta ekibi ve burada polis memuru arkadaşlarla evlerden karot alma çalışmasına başladılar.
Biz orada direnerek, polisin ve zabıtanın iyi niyetliliği, yapılan işin yasal olmadığı ortada olmasından dolayı karot alınmasından vazgeçildi. Biz buradan kalkıp KİPTAŞ'a gittik. KİPTAŞ Genel Müdür Ali Bey bizle görüşeceğini söylemesine rağmen görüşmedi. Kendisi benim evimin önün gelip sizin muhatabınız KİPTAŞ dedi" diye konuştu.
"KANUNİ HAKLARIMI ELİMDEN ALMAK İSTİYORLAR"
Kentsel dönüşüme karşı olmadıklarını sadece haklarını almak istediklerini belirten Mehmet Ali Koçer, "Burada bir zilyet hakkı var. Biz kentsel dönüşüme karşı değiliz. Çok az sayıda insan kaldık. Herkesin hakkı verilsin. Benim komşuma fazla verilmiş, daha fazla verilsin. Ben burada kıyaslama yapmıyorum ama benim de hakkım olanı versin. Ama şimdi çevik kuvvetle karot alınmaya gelindi. Karot alınırsa burası zaten gecekondu. Çürük çıkacak sonra en geç 3 ay sonra yıkıma gidilecek. O zaman ben onların verdiğine razı olarak anlaşmak zorunda kalacağım. Kanuni haklarımı elimden almak istiyorlar" ifadelerini kullandı.
