Marmara'da yaz dönemi deniz yüzey sıcaklığının 2010'da rekor kırdığını ve 39 yıllık ortalamanın 1,7-1,8 derece üzerinde artış kaydedildiğini aktaran Salihoğlu, söz konusu rekorun bu yaz geçileceğini, genel olarak sıcaklığın yaz ve kış dönemi ortalamasının üzerine çıkacağını ifade etti.
TOPYEKUN ISINMA
Salihoğlu, Marmara Denizi'ndeki ısınmada iklim değişikliğinin rolüne değindi.
Salihoğlu, şunları söyledi:
"Küresel ısınmanın en fazla etkilediği bölgelerden biri Akdeniz havzası. Türkiye denizlerinde en yüksek artışlar, Karadeniz'in doğusu ile Doğu Akdeniz'de Mersin, İskenderun Körfezi civarında 2-2,5 derece. Marmara Denizi, Akdeniz havzasında olduğu için sıcaklığı artmış durumda. Bir de Karadeniz'den gelen yüzey suyu ile Akdeniz'den gelen ve daha sonra dibe batan yüzey suyuyla birlikte Marmara topyekun ısınmış durumda."
YATIRIMLAR YAPILMALI
Deniz suyundaki ısınmanın nedeninin sadece iklim değişikliği olmadığını bildiren Salihoğlu, yaptıkları çalışmalarda endüstrinin soğutma sularının denize etkisine baktıklarını, özellikle kıyı ve körfezler gibi kapalı bölgelerde yarım dereceye yakın artışlar gözlemlediklerini, bunun da ciddi bir durum olduğunu kaydetti.
Salihoğlu, oksijen azlığı nedeniyle Marmara Denizi'nde biyoçeşitliliğin 25 metreye sıkıştığını, bunun yanında deniz üzerinde birçok baskının da bulunduğunu vurguladı.
Salihoğlu, "İklim değişimi, kirlilik, balıkçılık en başta geliyor. Bunun ötesinde istilacı türler, endüstri, kıyısal yapılaşmanın çok yaygın olması etkiliyor. Kıyıları üreme alanı olarak kullanan biyolojik türler çok etkilenmiş durumda. Marmara'nın ekolojisi bizim için bir doğal miras, bu etkilenecek, kültürel miras etkilenecek. Bu denizi temizlemek için yapacağımız yatırımın yanında kayıplarımız çok çok fazla, o yüzden bu yatırımları bir an önce bahaneye sığınmadan yapmamız lazım." diye konuştu.