Filmleri aratmayan olayın başrolünde arazi zengini Turgay Nişancı (83) vardı. 3 yıl önce hayatını kaybeden Nişancı, gençken hem Mükerrem Sakarya (76) hem de Gülseren Nişancı (78) ile aşk yaşadı. Evleneceğini söylediği Mükerrem'i 17 yaşındayken hamile bıraktı. Ama fakir Mükerrem'i bırakıp ailesinin istediği Gülseren ile nikahlandı.
BİR MANDALİNA YİYEMEDİM
Büyük üzüntü yaşayan Mükerrem akıl hastanesine yatırıldı. Bu sırada oğlu Recep'i kucakladı. Recep'in henüz gençken Nişancı'ya açtığı babalık davası reddedildi ama o peşini bırakmadı. Nişancı (58), 40 yıl sonra DNA testi sayesinde Nişancı'nın babası olduğunu kanıtladı. 34 taşınmazdan oluşan 1 milyar liralık servete ortak çıktı.
Hayatını kaybeden Nişancı'nın, oğlu Recep'e pay bırakmadığı anlaşıldı. Vasiyetnamenin iptali davası açan Recep Nişancı, şimdi 34 taşınmazın keşfi için mahkemeye 30 bin lira gibi rekor bir harç yatırdı. Ayrıca 3 kardeşine mirastan mal kaçırma olarak da bilinen "muris muvazaası nedeniyle iptal davası" açacağı vurgulandı. Nişancı, "Babamı çok sevdiğim için oğluma da ismini verdim. Ama o kendi ismini taşıyan torununun sünnetine bile gelemedi. Babamın binlerce dönüm bahçesi var. Ama oğlu olarak, 58 yıldır o bahçelerden bir mandalina bile yiyemedim" diye ağladı.
O BENİ DEĞİL PARAYI SEÇTİ
Mükerrem Sakarya, gözyaşlarıyla yaşadıklarını anlattı: Tek suçum Turgay'ı sevmekti. Ama o beni değil para için Gülseren'i seçti. Şimdi hem kendim hem de oğlum için hukuk mücadelesi veriyorum.