İKİNCİ YÜZYILDA TÜRK MARKALARI KONUŞULACAK
Yavuz Donat ve Süleyman Orakçıoğlu'nun sohbetinde ise Türk giyim sanayinin markalaşması ve küresel çapta tanınması ele alındı. Donat, tekstil ürünlerinde geride kalınan dönemlere ilişkin anılarını paylaşırken, Orakçıoğlu sektörün ve kendi şirketlerinin son 30-35 yılda hiç pes etmediğini çalıştığını, fason üretime zorlansa da markalaşmaya önem verdiklerini dile getirdi. Orakçıoğlu, bunlar hayal sanılırken şu an 400 mağazanın 205 tanesinin yurtdışında olduğuna işaret ederek, ikinci yüzyılda dünyanın Türk markalarını konuşacağına vurgu yaptı. Orakçıoğlu, markalı ihracatın kilogram başına fiyatın artmasını sağladığını, artık Türk markalarına karşı önyargıların kalkması gerektiğini dile getirdi.
Doç Dr. Mehmet Şakiroğlu ve Doç. Dr. Şebnem Özdemir'in sohbetinde ise gelecek döneme damga vuracak teknolojiler ele alındı. Özdemir, ilk 20 yılda teknoloji bağımlılığının konuşulacağını, ancak 20 yıldan sonra artık bunun gündeme gelmeyeceğini söyledi. Özdemir şunları söyledi: "20 yıl sonra artık günlük aksesuarlarımızla iletişim kuracağız. Doktorluk mesleği çok değişecek ve daha spesifik alanlara kayacak. İlk 20 yılda insan seviyesinde yapay zeka üretilecek, ama 50 yılda dünyanın en zeki insanından daha zeki yapay zeka geliştirilecek. Ama bu geliştirme dünyada değil Mars yörüngesinde yapılacak. Yeni yüzyılda teknolojide gelişmek için hayallerin önünü tıkamayalım. Bugün kullandığımız teknolojiler de hayal edildiği dönemde saçma geliyordu" dedi.
Son olarak ise Fadik Sevin Atasoy ve Levon Kordonciyan yüzyılı aşkın marka olmak ve gelişmenin önemini konuştu. Atasoy, usta çırak ilişkisinin önemine dikkat çekerken, en büyük hayalinin içeriğinde, anlatımında, duruşunda Anadolu geleneğinin yaşatıldığı bir Türkiye olduğunu vurguladı. Kordonciyan ise gelecek yüzyılda artık daha fazla tek şubeli markaların olması gerektiğine işaret ederek bu markaların hem tarihi aktardığını hem de büyük bir miras taşıdığına vurgu yaptı.
Açılış konuşmalarını yapan A Para Yayın Koordinatörü ve A Haber Ekonomi Müdürü Özlem Doğaner sergide yüzyıllık arşivleri ve hayalleri olduğunu belirterek şehitlerin kanlarıyla kurtardığı topraklarda 100'üncü yılın kutlandığını, ancak içerde dışarda düşmanlarla mücadeleye devam edildiğini kaydetti. Doğaner, "Cumhuriyet çalışmak, başarmak, vazgeçmemek, hayal etmek ve hayallerine kavuşmaktır" dedi. Sabah Gazetesi Ekonomi Müdürü ve Köşe Yazarı Dilek Güngör 29 Ekim'in sadece ulusal bayram olmadığını, özgürlüğün, bağımsızlığın ve demokrasinin sembolü olduğunu belirtti.
Yüzyıllık Hayaller Sergisi Turkuvaz Medya arşivlerinde bulunan, Cumhuriyetin kuruluşundan bu yana Türkiye'nin gündeminde önem arz eden olaylara ilişkin görsellerden oluşturuldu. Toplam 155 fotoğraf ve gazete kupüründen oluşan sergi dönemlerinin en önemli olaylarını resmediyor.
Sergi açılışına ayrıca T.C. Beyoğlu Kaymakamı Can Aksoy, Radyo ve Televizyon Üst Kurul Başkanı Ebubekir Şahin, Devlet Opera ve Bale Genel Müdürü Bedri Tan Sağtürk, Devlet Opera ve Bale Genel Müdür Yardımcısı Ahmet Volkan Ersoy, Radyo ve Televizyon Üst Kurul Başkan Yardımcısı İbrahim Uslu katıldı.
Yüzyıllık Hayaller Sergisi 28-30 Ekim tarihleri arasında Çok Amaçlı Salon'da devam edecek.
YÜZYILLIK HAYALLER SERGİSİ'NE GÜÇLÜ SPONSOR DESTEĞİ
Yüzyıllık Hayaller Sergisi'nin sponsorluğunu Halkbank, İGA İstanbul Havalimanı, Kalyon Holding, MNG Şirketler Grubu, Türk Hava Yolları, Vakıf Faktoring, Ziraat Bankası, Cengiz Holding, Denizbank, Damat Tween, İdefix ve Papara üstlendi.