***
İman, İslam'ın giriş kapısıdır. Kelime-i Şehadet getirip mü'min sıfatını kazananlar, emir ve yasaklara uydukları takdirde ebedi mutluluğu elde eder. Cennet'e giderler. İnkarcılar ise sonsuza kadar Cehenneme... Konumuz, iman ettikten sonra istikameti şaşıranlar... Dünya menfaati, birilerine yaranma, alışkanlıkları terk edememe gibi nedenlerle tekrar inkarcılar safına katılanlar... BİRKAÇ kelimeyi söyleyip iman edenler, yine birkaç kelimeyle İslam dairesinden çıkabilir. Bu tür kötü söz ve davranışlara Elfaz-ı Küfür (Küfür sözü) denilir. Çok dikkat edilmelidir. Farkına varmadan, insanın ağzından çıkıverir. Peki, bunlar nedir? İşte birkaçı... HARAMI olan şeyleri helal saymak. Örneğin faizi kendi alın terinin hakkı gibi görerek olağan karşılamak. Zinayı savunmak... ALLAH'TAN umudunu kesmek. Net olarak küfürdür. Ayet şöyle: "Hakikat şudur ki, kafirler güruhundan başkası Allah'ın rahmetinden ümidini kesmez" (Yusuf- 87) GAYBI bildiğini iddia etmek. Kahin, falcı, medyum gibi şarlatanların söylediklerine inanıp o yalanları onaylamak küfür sözü sayılır. İnsanı dinden çıkarır. Ayet çok açıktır: "De ki; Göklerde ve yerde Allah'tan başka kimse gaybı bilmez" (Neml-65) Peygamber Efendimiz de şöyle buyurur: "Kim, bir kâhine gelir ve söylediklerini tasdik ederse; Allah'ın Muhammed'e indirmiş olduklarını inkar ile küfre girmiş olur" (Müslim, Ebu Davud) DİNLE alay etmek, sövmek. Bu davranış kişinin inanmadığını açıkça gösterir. BİR mü'mine elde hiçbir delil olmadan "Kafir" demek. PEYGAMBERE sövmek. HAC, oruç, namazı beğenmemek. HARAMA besmele çekmek... Özellikle meyhanelerde kötü bir alışkanlık vardır. İçki kadehini kaldırırken bazı densizler besmele çeker. Dikkat! ABDESTSİZ namaz kılmak. Namazda kıbleden başka yere yönelmek. EN önemlisi de şudur: Kişi, küfür sözünü ister şakayla, ister gerçekten inanarak söylesin, hiçbir fark yoktur. Her ikisinde de dinden çıkar. İŞTE bu yüzden ağzınızdan çıkan sözlere dikkat etmelisiniz. "Benim kalbim temiz" diyerek sadece kendinizi kandırabilirsiniz.
SANA BİR KAZ GÖNDERSEM BAĞIRTMADAN YOLAR MISIN? [KISSADAN HİSSE]
Sultan Murat, kılık değiştirdi.
Başveziriyle çarşıya gitti. Bir dericinin önünde durdu. Selam verdi.
Güngörmüş ihtiyar yan gözle baktı.
Toparlandı. "Aleykümselam padişahım" diye fırladı. Ve işte o diyalog başladı:
♦ Yazı kışa hiç katmadın mı?
♦ Kattım ama tutturamadım.
♦ Peki, geceleri hiç çalışmadın mı?
♦ Çalıştım ama el aldı.
♦ Sana bir kaz göndersem yolar mısın?
♦ Yolarım, hem de hiç bağırtmadan...
Sultan kısa bir turun ardından saraya döndü. Konuşmalardan hiçbir şey anlamayan Başvezir ise şaşkınlıkla sordu:
♦ Efendimiz, derici ile ne konuştunuz?
Sultan Murat kızar gibi yaptı.
♦ Sen nasıl adamsın? Derhal gidip öğreneceksin. Yoksa kelleni alırım!
Vezir koşa koşa gitti, dericinin karşısına dikildi. "Ne konuştunuz anlat" dedi.
♦ Anlatırım ama bir kese altın isterim.
Vezir can korkusuyla kabul etti ve sordu:
♦ Padişah olduğunu nasıl anladın?
♦ Üzerinde öyle kıymetli bir deri yelek vardı ki ancak padişahlar giyer.
♦ 'Yazı kışa katmadın' ne demek?
♦ Bir kese altın daha vereceksin.
Mecburen kabul etti. Derici de sözlerini sürdürdü.
♦ İyi para kazanamadın mı diye sordu. İşimin rast gitmediğini söyledim.
♦ 'Geceleri çalışmadın mı' ne demekti?
♦ Bir kese altın daha vereceksin.
Keseyi verdi. Derici de devam etti:
♦ Oğlun yok muydu demek istedi. Ben de kız vardı ama elin oğulları aldı dedim...
♦ Peki 'Sana bir kaz yollasam yolar mısın' derken neyi kast etti?
Derici keseleri şıklatıp cevap verdi:
♦ Onu da artık anlamış olmalısın!
BİR AYET
Sizden hayra çağıran, iyiliği emreden ve kötülükten sakındıran bir topluluk bulunsun. Kurtuluşa erenler işte bunlardır. (ALİ İMRAN-104)
BİR HADİS
Nefsimi kudret elinde tutan Zat'a yemin olsun, ya iyiliği emreder ve kötülüğü yasaklarsınız ya da Allah'ın katından genel bir bela göndermesi yakındır. O zaman yalvar yakar olursunuz da duanız kabul edilmez. (Tirmizi)
BÜYÜK GÜNAHTAN UZAK DURUN
♦ Toplumda bozgunculuğa sebep olan, dünya ve ahirette ağır ceza gerektiren suç ve davranışlara büyük günah denir. Bunların en büyüğü ise Allah'a şirk koşmak ve O'nu inkâr etmektir.
♦ Peygamberimiz, şöyle buyurur: Mahveden yedi günahtan sakınınız. Onlar: Allah'a ortak koşmak, sihir yapmak, haksız yere adam öldürmek, yetim malı yemek, faiz, savaştan kaçmak, iffetli ve iman sahibi bir kadına zina iftirasında bulunmaktır. (Buhârî, Müslim)
ÇALDIKLARIMI NASIL ÖDERİM? [FETVA MAKAMI]
Birisine (Hakkını helal et!) dedim. (Estağfirullah) cevabını verdi. Gerçekten helal etti mi?
Hayır, etmedi. (Helal ettim) veya (Helâl olsun) demesi gerekirdi.
Laz fıkrası anlatınca kul hakkı geçer mi? Helalleşmek gerekir mi?
Dinleyenler kızıyorsa hak geçer. En iyisi hiç anlatmayın.
Küçükken bakkaldan çaldığım çikolata ve gazozların parasını şimdi nasıl öderim?
Bakkal halen yaşıyorsa kolay, çıkarın parasını ödeyin. Öldüyse fena ama varisleri de olur. Hiçbirine ulaşamazsanız, çalınan malın bedeli kadar parayı bir fakire sadaka olarak verin.