Kürt asıllı Türk şarkıcıyı, Türk asılı Türk polisler koruyordu. Neden? Terörden!
Ama kadere bakın ki bu gencecik adamlar bir başka terör yüzünden can verdiler; trafik teröründen. Ahmet Yıldırım, Ömer Mercimek ve Sıtkı Kara, kara toprağa girdiler, üstelik ülkenin şu ak mı ak günlerde.
Nur içinde yatsın aslanlarım.
Behzat Ç, olmuş Behzat Z; Erdal Beşikçioğlu'nun yeni dizisi 'Reaksiyon' yakında ekranlara avdet edecekmiş. Ama basına dağıtılan afişlere bir baktık, en ön planda (kuşkusuz o da değerli bir oyuncu) İbrahim Çelikkol yer almakta. Arkasında da bizim Behzat Ç duruyor. Uymadı beyler, Beşikçioğlu'nun fan'ları olarak (başta ben) bu ihmale asla göz yumamayız. Derhal yeni tanıtımlar hazırlansın ve iki aktör yan yana konsun. Yoksa 'reaksiyonumuz' reaksiyonsuzluk olur ki, o da inadımızdan diziyi izlememek anlamına gelir.
Bir de şu senaryo meselesi var ve sanırım, Yayın Yönetmenimiz Ergün Diler'in yazılarından 'arak!' Biliyorsunuz Diler her gün köşesinde 'dünyayı yöneten karanlık güçlere karşı Türk Emniyeti'nin verdiği savaş' hakkındaki en gizemli bilgileri tefrika halinde veriyor. Bir de duyuyoruz ki, 'Reaksiyon' dizisinin hikayesi de aynen bu.
Şimdi Sevgili Ergün'e sorsanız, "Olaylar malum, aklın yolu da bir" der. Aklın yolu bir de, o karanlık oğlu karanlık güçlerin çevirdiği dolaplar muhtelif, onu n'apacağız?
Sen misin Yaşar Öztürk'ü konuşturan? Yurt gazetesi ve Kanal Sokak'da program yapan ve yazı yazan Hulki Cevizoğlu, kanalın ve gazetenin sahibi CHP milletvekili Durdu Özbolat tarafından kovuldu. Sebebi 'maddi' diyecekler ama bence ham maddi hem manevi. Bir cetvel düşünün, kafanıza güm diye iniveriyor. Cetvelin adı da Profesör Yaşar Nuri Öztürk. Biliyorsunuz kendisi Cevizoğlu'nun programına konuk olmuş ve "Çatı adayı Ekmelettin Bey'in 'prof' unvanını çalıntı eserler üzerinden hazırladığı tezle aldığını" iddia etmişti.
Biz de şaşıp şaşıp kalmıştık. Nasıl olur da patronu CHP'li bir kanalda Yaşar Nuri Hoca böyle uluorta konuşturulur diye?
Nitekim bu flaş olay meyvesini verdi, Hulki Cevizoğlu bir taşla dalından düşürüldü. Taşı atan bizzat Kılıçdaroğlu. Şaşkınlığımız ise şu; hani bu insan efendi, iyi niyetli, vur enseye al lokmayı tarzında sakin sessiz içinde kin nefret barındırmayan biriydi? Bizim oralarda böylelerine 'sen ne yere bakan yürek yakanmışsın' derler. Ya da 'popoma yer edeyim bak sana neler edeyim!' 'Oğlana padişahlık vermişler önce babasını kesmiş' de diyebiliriz ama bizim oğlanın değil padişahlık, çeribaşılık vasfı bile yok. Her neyse olan Cevizoğlu'na oldu. Bakalım önümüzdeki günlerde karşımıza hangi kanalda, hangi konukla çıkacak? Ama biliyoruz ki çıkar çıkmaz da ilk konusu Kılıçdaroğlu olacak.
Yaşasın.
İngiliz-Macar ortak yapımı 'Atatürk' filminin kadrosu nihayet belli olmuş, Ulu Önder'i İngiliz aktör Jack Fox oynayacakmış! İnsanın aklına düşüyor tabii, bu okka ağızlı oğlanın yerine neden bizim Kıvanç Tatlıtuğ olmadı acaba? Ve yine acaba Türkiye olarak itiraz hakkımız olabilir mi? "Önder bizim önder, biz kimi istersek onu oynatmak zorundasınız. Çünkü bizim Atatürk'ümüz her şeyden önce baby face değildir ve özellikle keskin bakışlıdır. Sizin oyuncu ise Warren Beatty artığı gibi bir şey.
Ondan olsa olsa yerli dizilere şamar oğlanı olur" desek acaba nasıl bir cevap alırız İngilizlerden ve Macarlardan? Efendim?
'Çocuklar Duymasın' dizisinin çekimlerine son vermişler bu arada. Önce dedik ki 'Herhalde reytingleri düşüktü!' Fakat baktık tekrarları tam gaz yayınlanmaya devam ediyor. Şimdi vatandaş sorar; "Madem beğenmediniz diziyi kaldırdınız, peki ne demeye tekrarlarıyla ekranı abluka altına alıyorsunuz?" Bu durumda kanal ya izleyiciyi iplemiyor, "ne verirsek yer bunlar" diyor ya da "yeni bölümlere para ödemek enayilik, nasıl olsa elimizde stok var gece gündüz dayarız, paraları da cukkalarız" hinliğindeler. Ki her iki şekil de ayıp valla.