"Bu düpedüz Cumhuriyet Halk Partisi Genel Merkezi'nde tasarlanmış bir oyundur, bir tezgâhtır. CHP'ye çöreklenmiş bir yapı var. Para pul işlerine karışan bir çete... Para pul işlerinde de bu çete var, dedikodularda, kumpaslarda, yalan dolanda da bu çete var.
Muhatabımız Rahmi Turan değildir.
Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nun "Biliyorum, şaşırmadım, doğrudur" açıklaması var ortada... Söz konusu kişi ben değilim. Bu kesin!
Bu aşağılık iftirayı yalanlamaya bile tenezzül etmek istemiyorum. Bu bana yönelik ilk kumpas değil. 24 Haziran Cumhurbaşkanlığı seçim gecesi başladı bu kumpas... O geceyle ilgili dedikoduları, yalanları, iftiraları kimler devreye soktuysa bugünkü kumpasın arkasında da onlar var. 24 Haziran'da beni faka bastıranların hepsi CHP'lidir.
(1O Aralıkçıları suçluyor) Beni asıl üzen Kılıçdaroğlu'nun CHP'lilere kefil olmamasıdır, Tam tersine "Biliyorum, doğrudur, şaşırmadım" demiştir. Neyi biliyorsun?
Çık, açıkla... Diyorlar ki: "Kemal Kılıçdaroğlu zaten en güçlü olduğu dönemde. Niye böyle şeylere tevessül etsin ki?" Unutmayın: Yarıştığımız kurultayda kendisi bin imza toplamıştır, buna karşılık 700 oy alabilmiştir." Aylardır yazıyoruz. CHP'yi yöneten mahfillerde Erdoğan düşmanlığı had safhadadır. Gözlerini kan bürümüştür.
Son, 'Külliye'ye giden Muharrem İnce' tezgahı da bu gözleri kan bürümüş mahfil tarafından tezgâhlandığı iddiaları netlik kazanmıştır. Oğuz Kaan Salıcı ve Kaftancıoğlu, CHP'nin HDP ile birlikte siyaset yapacağı bir çizgiye yaklaşmasını savunurken, Muharrem İnce karşılarına çıkmıştır ve hedef olmuştur. SONUÇ:
Muharrem İnce diyor ki, "Bugün CHP Genel Merkezi'nde en az gözüken kişiler CHP'lilerdir. Atatürk'ü sevmeyenler Genel Merkez'dedir...
"CHP kapatılsın" diyenler Genel Merkez'dedir. CHP'nin karşısında miting yapanlar Genel Merkez'dedir.
Hepsi CHP'de yönetici konumundadır' CHP'DE HDP (PKK) İLE AŞK İÇİNDE OLANLARLA ULUSALCILAR'IN MEYDAN SAVAŞI BAŞLAMIŞTIR.