TSK’da devrim
15 Temmuz Türkiye'nin işgaline yönelik CIA-Pentagon-NATO kuklası FETÖ darbe girişimi sonrası, Türkiyemiz ayağa kalktı.
Aziz milletimizin direnişi tarihi devrimlere evriliyor.
Yeni Türkiye, bölgesel güç konumunu tahkim ederken, küresel oyunculuğunu devrimci kararlarla çerçeveye alıyor. Bir süredir üzerinde çalışılan TSK'NIN 21'İNCİ YÜZYIL PARADİGMALARI kapsamında, TSK'da başörtü yasağı kaldırıldı.
TSK'nın başörtüsü kararı sonrası isteyen kadın subay ve astsubaylar başörtülü görev yapabilecek. Bundan böyle Genelkurmay Karargâhı, kuvvet komutanlıkları ve bağlı birliklerde görev yapan kadın subay ve astsubaylar başörtüsü takabilecek, bu haktan askeri öğrenciler de faydalanacak.
Kadın muvazzaf personel ve askeri öğrencilerden isteyenler üniforma rengine uygun renkte ve yüzleri görünecek şekilde şapka, bere ve keplerinin altına başörtüsü takabilecek. Bu kararın derinliği var, arka planı çok geniş. Türkiye içi olduğu kadar Türkiye dışındaki dinamikler de çok önemlidir. Şöyle:
1) Türk Silahlı Kuvvetleri omurgasındaki İslam Ordusu'nun 21'inci Yüzyıl devrimine imza atmasıdır.
2) Bu kararla, Türk Silahlı Kuvvetleri küresel gardını almıştır.
3) Hıristiyan NATO'nun yıllardır TSK ile İslam Dünyası arasında yarattığı soğukluk zemini ortadan kaldırılmıştır.
4) TSK'nın Hıristiyan NATO orduları zihniyetinden kopuşudur, İslam Dünyası Orduları'yla bir ve beraber olma kararıdır.
5) Gladyo FETÖ'nün Türk Ordusu'nu ve Türkiyemiz'i parçalamaya teşebbüs edişine de köklü bir tavırdır. NATO'ya sığınmış, Almanya'ya, Amerika'ya kaçmış darbeci FETÖ generalleriyle TSK'nın hiçbir yakınlık ve aidiyet içinde olmadığı mesajı verilmektedir. Vatikan- Papa Franciscus, "3'üncü Dünya Savaşı veriyoruz. Parça parça" dedi. 12 Şubat 2016-Hıristiyan dünyası aralarındaki tarihi buzları eritti. 964 yıl sonra, Katolik Papa Franciscus, Küba'da Rus Ortodoks Patriği Kiril ile buluştu. Bağırarak, "Tanrı'nın istediği buluşma" diye haykırdı.
Papa Franciscus, sonra Erivan'a gitti.
Ermenistan Katolikosu 2. Karekin'le buluştu. Bunlar ne demekti? Uluslararası Siyonizmle de işbirliği yapan Haçlı dünyası kiliseleri, Müslümanlar'a karşı birleştiriliyordu. Yeni Türkiye lideri Tayyip Erdoğan'a tarihi bir görev düşüyordu.
Türkiyemiz, Müslüman ülkeleri dağınıklıktan kurtarmaya, birleştirmeye, ortak hareket etmeye soyunmalıydı.
İslam İşbirliği Teşkilatı Başkanı Tayyip Erdoğan ve İslam ülkeleri, 2015'in Aralık ayında Riyad'da toplanıp, İslam Ülkeleri Ortak İslam Ordusu ve Ortak İstihbarat Merkezi kurduklarını açıkladılar. Bu ittifaka dahil olan ülke sayısı 50'yi geçti.
Bu karardan sonra, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar, bir taraftan İslam Ordusu'nun omurgasını kurarken, diğer taraftan Türk Silahlı Kuvvetleri'nin çağa uygun teşkilatlanmasını başlattı. Hulusi Akar'ın, Pakistan, Suudi Arabistan, Katar, Birleşik Arap Emirlikleri genelkurmay başkanlarıyla mekik ziyaretleri sürüyordu.
Bu gelişmeler olurken, Müslümanlığın ele geçirilemeyen tek kalesi Türkiyemiz'e karşı, NATO gladyosu FETÖ darbe girişimiyle karşılaştık.
Aziz millet durdurdu hayasızca akınları. Hıristiyan-Siyonistlerin YENİ EMPERYALİZM PEŞİNDE, Vatikan'ın emrinde birleşip İslam dünyasını paramparça etmeye kalktıkları bir sırada, 15 Temmuz sonrası Türk Ordusu tarihi kararlar alıyor. Bir taraftan İslam Ordusu omurgasının teşkilatlanmasına akıl yorarken, diğer taraftan Müslüman dünya ile NATO'nun yarattığı kopukluğu tamir ediyoruz.
SONUÇ: Cumhurbaşkanımız Erdoğan'ın son Bahreyn, Suudi Arabistan, Katar ziyaretinin hayati sonuçları çıkıyor. Suudi Arabistan ve Katar, Türkiye ile beraber Rakka operasyonuna katılmak istediklerini, İncirlik Üssü'ndeki uçaklarıyla Suriye'de DEAŞ'a karşı mücadeleye katılmaya hazır olduklarını açıkladı. Yeni Türkiye lideri Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan ve Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar, devrim özellikli paradigmalara imza atıyor. İşte küresel liderlik. İşte Başkomutan. İşte Ordu. Arkalarında Allah ve büyük Türk milleti var.