Bundan tam 6 yıl önce Nisan 2017'de dönemin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak kamuoyunun önüne bir strateji belgesi ile çıktı.
Bu stratejinin adını da Milli Enerji ve Maden Politikası olarak duyurdu.
Enerjinin 'yeşil kitabı' yazılmıştı…
Dosta düşmana karşı 'Enerjide bağımsızlık', 'Milli strateji', 'Enerjide yerlilik', 'Mavi vatan' gibi kavramları bir bir sıraladı…
Bugün enerjide geldiğimiz noktanın temelleri de atılıyordu…
Temel atmak yetmiyor, içeride dışarıda engellemeye çalışan güç odaklarıyla da mücadele etmek gerekiyordu.
Ama artık yol çizilmiş, yola çıkılmış ve Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın kararlı duruşu ve desteği ile hedefe yürüyüş başlamıştı…
Kolay olmadı elbet…
"Milli gemilerimizi yapacağız, mavi vatan dediğimiz Akdeniz ve Karadeniz'de gaz ve petrol arayacağız, yer altı zenginliklerimize bir bir ulaşacağız, enerjide dışa bağımlılığı sona erdireceğiz" diyen Berat Albayrak aslında enerjide yeni bir oyun kurulacağının da işaretini vermişti…
'AB ve ABD bize kızar' diyen asker ve sivil bürokratlar mı istersiniz, "Bizim bu işi yapmaya gücümüz yetmez" diyen dar görüşlüler mi istersiniz, "Türkleri durdurmak lazım" diyen güç odakları mı istersiniz… 'Çevrecilik' kavramı arkasına saklanıp ihanetini gizlemeye çalışanlar mı istersiniz… Hepsi sıraya girdi…
O dönemde bu engellemelerden birisini Berat Albayrak şu çarpıcı ifade ile anlatmıştı:
"Kendi gemimizle gaz ve petrol araması yapacağımızı söylediğimizde, 'gemi yapamazsınız, yapsanız çalıştıramazsanız, çalıştırsanız arayamazsınız, arasanız bulamazsınız, bulsanız çıkartamazsınız, çıkartsanız taşıyamazsınız, taşısanız kullanamazsınız, kullansanız satamazsınız' diyenler oldu…"
O zaman yolu şöyle açıklamıştı Berat Albayrak:
"Her arayan bulamaz. Ama bulanlar hep arayanlardır…"
Baktığınız zaman 'yapılamaz' dediklerinin hepsi gerçekleşti…
Gemiler de yapıldı, gaz da arandı… Bulundu da, çıkartıldı da…
İnşallah kısa süre içinde Karadeniz gazı evlerde kullanılmaya başlayacak…
Ardından petrol ile ilgili müjdeleri de duyacağız…
5 yıl önce ortaya konulan bu milli duruş ve kararlılığın meyveleri tek tek ortaya çıkıyor.
Doğalgaz, petrol, maden… Yenilenebilir enerjide atılan hamleler….
Enerji arz ve güvenliğinde kilit ülke konumundaki Türkiye yakında enerjinin depolandığı, fiyatının belirlendiği bir ülke olacak.
Ve son hamle bor…
Önceki gün açılışını Başkan Erdoğan'ın yaptığı Bandırma Bor Karbür Üretim Tesisi, Yüce Allah'ın bize bahşettiği bu "cevheri" "mücevher" yapma yolunda atılan en önemli adımlardan birisi…
Bir kristal olarak yani bir toz olarak çıkartılan bu cevher, ham haliyle bir değer. Ama işlendiğinde, teknolojiyi içine kattığınızda 10 bin katları bulan bir değere ulaşıyor.
Dünyadaki rezervlerin yüzde 73'ü bizde. Bunu öncelikle sadece bir toz olarak satmışız. Değeri ton başına 120-150 dolar.
Bunu borik asit olarak işlemeye başladığımızda değeri 1.500 dolara çıkıyor.
Ancak biraz daha ileri gidip karbür olarak işlediğimizde 45 bin doları geçiyor.
Daha ileride savunma sanayinde kullanılan haline getirdiğinizde ton başına fiyatı milyon dolarları buluyor.
250'den fazla üründe kullanılan ve birleştiği ürünü kat be kat değerli hale getirip sağlamlaştıran katma değeri yüksek bir maden bor…
Bizim madenimiz. Milli değerimiz…
İşte 6 yıl önce atılan Milli Enerji ve Maden Stratejisi adımı bizi bu milli değerlerimizi ortaya çıkartmaya götürüyor.
Türkiye bu yolda büyük mesafe kat etmiştir.
Engelleri tek tek aşmıştır…
Durdurmaya da kimsenin gücü yetmeyecektir…
Üstad ne güzel söylemiş:
"Surda bir gedik açtık mukaddes mi mukaddes
Ey kahpe rüzgar artık ne yandan esersen es…"
Gurur duyduğumuz bu milli hamleler için emeği geçen herkese sonsuz teşekkürler…