Kuzeyden gelip Türkiye'nin her yerinde gönülleri fetheden İnanır için yapılmayacaktı da kimin için yapılacaktı böyle bir gece!
Kadir İnanır'ı seven birçok oyuncu gecede yoktu o ayrı, ama herkesin gözü sadece tek bir ismi aradı:
Türkan Şoray.
Çevirdikleri filmlerle 7'den 70'e herkese 'aşkın büyüklüğünü' anlatan devlerin bir araya gelmesini bekledi herkes.
Onların bizlere aşıladığı duygusallıkla 'Selvi boylum, al yazmalım' masalının raflara kalkmış olduğunu görmek acıttı canımızı.
Türkan Şoray ve Kadir İnanır, bize öyle duygular hissettirdi ki; sanki onlar gerçek hayatlarını yaşarken biz iki deve kameranın arkasından bakıyorduk. Türk filmleri mutsuz sonla bitmezdi ya, belki bu yüzden dargınlığı yakıştıramadık onlara.
Tek bir bakışlarıyla, tek bir dokunuşlarıyla içimizi aşkla dolduran Kadir İnanır ve Türkan Şoray, buluşmadı ne yazık ki.
Sultan'ın kırgınlığından ötürü geceye katılmadığı söyleniyor. Eminim, her iki tarafın da bu dargınlıkta kendine göre haklı sebepleri var. Türkan Şoray, Kadir İnanır'ın "İsteseydim Türkan Şoray'la evlenirdim" sözüne kırılmış olabilir, Kadir İnanır bu sözü bambaşka bir niyetle söylemiş…
Ne amacım ne de haddim değil bu iki devi eleştirmek.
Söylemek istediğim; demek ki devlerin dargınlığı da aşkları kadar büyük oluyormuş.