İman, görülmeyenı kabul etmektir

Nihat Hatipoğlu

NİHAT HATİPOĞLU

Eklenme Tarih 14 Nisan 2023
İmanın altı şartı, ilk Müslüman olana teklif edilecek olan hususlardır ve çoğu fizik ötesi âlemle ilgili konulardır.
Çünkü imanda esas olan, görülmeyeni kabul etmektir. İman, sadece İslam dairesine girmek için yeterlidir.

İMAN, kayıtsız şartsız bildirileni kabul etmek anlamına gelir. Yüce Allah'ın kitabında bildirdiklerinin doğruluğunu ve gerekliliğini kabullenmektir. Şartlı iman olmaz.
"Buna iman ediyorum, şunu kabul etmiyorum" tarzındaki iman eksiktir.
"İmanın altı şartı vardır" ifadesi, bir hadisten alınmış genellemedir ve yanlış yorumlanmaktadır. Zira İslam'da iman edilmesi gereken hususlar altı şeyden ibaret değildir. Zinanın haram olduğuna iman etmek de imanın ve Müslüman olmanın şartıdır. Kumarın haram olduğuna iman etmek de imanın gereğidir. Kumar oynamak günahtır, ama kumarın haram olduğunu reddetmek imana zarar verir.
Hadiste ifade edilen imanın altı şartı, ilk Müslüman olana teklif edilecek olan hususlardır ve çoğu fizik ötesi âlemle ilgili konulardır. Çünkü imanda esas olan, görülmeyeni kabul etmektir.
Kaldı ki Kur'an'a iman, zaten bu altı şartın içindedir. Yani Kuran'dakilerin hepsine iman. Bazen ibadetten kaçmak ve günaha dalmak için şu mazereti ileri süreriz: "Benim kalbim temiz." "Namaz kılmak, iyilik yapmak, merhamet etmek gerekir" dediğimizde de mazeret hazırdır. "Şu namaz kılan var ya, aynı zamanda insanları aldatıyor" deriz.
Kendimizi rahatlatırız böylece.
Doğrudur, namaz kılanlar içinde de, kılmayanlar içinde de yanlışlık yapanlar vardır. Ama ölçü bu olmamalı. Hedef, Hz. Peygamber gibi, Hz. Ebubekir gibi, Hz. Ali gibi, Hz.
Aişe gibi, Hz. Fatıma gibi namaz kılıp temiz yaşamak olmalıdır.
Kötüden, örnek olmaz ki.
Sürekli, "Benim içim temiz" diyenlere Kur'an-ı Kerim cevap veriyor: "O, sizi daha topraktan yarattığı zaman ve siz annelerinizin karınlarında bulunduğunuz sırada (bile), sizi en iyi bilendir. Bunun için kendinizi temize çıkarmayın. Çünkü O, kötülükten sakınanı daha iyi bilir." (Necm, 53/32).
BELALARI UZAKLAŞTIRIR
İman, sadece İslam dairesine girmek için yeterlidir. İmandan sonra, bu imanı sağlamlaştıracak iyi işler, ameller ve ibadetler gerekir.
O zaman yapılacak ibadetlerin yansımalarına bakalım:
Allah'ın emirleri yerine getirilince bereket oluşur. Ayet şöyle buyurur:
"Eğer o memleketler halkı, iman edip Allah'tan korkmuş olsalardı, muhakkak ki üzerlerine yerden ve gökten bereket kapıları açardık." (El-Araf, 96).
İbadetler yerine getirilince gayeye erişilir. Zor yollar kolay hale gelir. Kuran buyuruyor ki: "Kim Allah'tan korkarsa (takvalı olursa) Allah onun işine bir kolaylık verir." (Et-Talak, 2-4).
Allah'a yakınlaşmak hayatı güzelleştirir, çekici hale getirir. Kuran şöyle buyuruyor: "Erkek veya dişi, mümin olduğu hâlde kim iyi amel işlerse muhakkak onu güzel bir hayat ile yaşatacağız." (En-Nahl, 97).
İtaat ve ibadet; sıkıntıların ve psikolojik sarsıntıların en güzel ilacıdır.
Allah şöyle buyuruyor: "Dikkat ediniz!
Ancak Allah'ı anmakla kalpler yatışır ve huzur bulur." (Ra'd, 28).
İbadet her türlü belanın uzaklaşmasına vesile olur. Kuran haber veriyor: "Şüphesiz ki Allah müminleri (her türlü saldırı ve beladan) koruyacaktır." (El-Hacc, 38).
İbadet edenlerin dereceleri yükseltilir. Dünyada belki bazen ama ahirette sürekli yüceltilir: "Allah sizden iman edenlerin mertebesini yükseltir." (Mücadele, 11).
Allah'a yönelen insana karşı halkın kalbinde sevgi oluşur. Kur'an-ı Kerim şöyle açıklıyor: "İman edip salih (Allah'ın razı olduğu güzel işler) amel işleyenler var ya, Rahman (olan Allah) onlara bir sevgi verecektir (onları gönüllere sevdirecektir)." (Meryem, 96).


BİR HADİS
"Bir Müslüman'ın diktiği ağaçtan veya ektiği ekinden insan, hayvan ve kuşların yedikleri şeyler, o Müslüman için birer sadakadır." (Buhârî, Edeb, 27; Müslim, Müsâkât, 7, 10)

BİR AYET
"Ey Rabbimiz, üzerimize sabır yağdır ve Müslüman olarak bizim canımızı al." (Araf, 126)

BİR ESMA
El-Habir: Gizli açık, her şeyden haberdar olan

BİR SÜNNET
Yemeğe "Bismillah" deyip başlamak ve bitince de "Elhamdülillah" demek.

BİR DUA

Ebul Vefa Hazretleri'nin duası
Ya Allah, dünya ve ahirette karşılaşacağım her bir korku için "lailaheillallah"ı, her keder ve üzüntü için "maşallah"ı, her bir nimet için "elhamdülillah"ı, hayret verici her şey için "sübhanallah"ı, her bir günah için "estağfurullah"ı, her darlık için "hasbünallah"ı, her musibet için "inna lillahi ve inna ileyhi raciun"u, her bir kaza ve kader için "tevekkeltü alallah"ı her bir itaat ve isyan hareketi için "la havle vela kuvvete illa billahil aliyyul azim"i hazırladım. Ey Rabbim, bize artır da eksiltme, bizi şereflendir de hor ve hakir kılma, bize ver de mahrum bırakma, bizi seç de üzerimize ihtiyar etme. Bizden razı oluver, bizden kabul eyle. Ey kerem sahibi, ey esirgeyenlerin en merhametlisi, duamı kabul eyle.
Hamd âlemlerin Rabb'ine mahsustur.


SORU - CEVAP
Namazda aklıma
dünyalık şeyler geliyor.
Namazıma zararı var mı?
Namaz aslında kişinin Allah ile konuşması, O'na imanını, kulluğunu ifade etmesidir. Gerçek anlamda namaz kılan kişi, her türlü dünyalığı seccadenin dışında bırakmalıdır.
Bununla beraber namaz esnasında bu tür şeylerin akla gelmesi namazı bozmaz.
Belki manevi lezzetini azaltır.

Eşim eve para bırakmıyor, gizlice alıyor ve çocuklarıma harcıyorum günah mı?
Erkekler, eşleri ve çocuklarına bakmak konusunda sorumlu kılınmışlardır. Eşiniz yeme-içme, elektrik, su gibi bütün zaruri ihtiyacınızı karşılamak zorundadır. Kocanızın görevi budur. Eğer sizi aç bırakacak, muhtaç bırakacak kadar para bırakmıyorsa eşin cebinden para almakta dinen bir sakınca yoktur. Çünkü zaten hakkınız olan şeyi alıyorsunuz. Ama aşırıya gidemezsiniz, aşırı gittiğinizde de günaha girmiş olursunuz.

Vefat eden babamın yerine hacca gidebilir miyim?
Vefat eden kişi adına yapılan fiziksel ibadetlerin sevabının kabul olması tartışmalı bir konudur ama Peygamber Efendimizin hadisleri bu tartışmayı bitirmiştir. Biri, Peygamberimize gelip, "Babam hacca gitmek istiyordu ama vefat etti. Babamın yerine hac yapabilir miyim?" dedi. Hz. Peygamber "Babanın bir borcu olsa öder miydin?" diye sordu. Kişi "Evet öderdim" deyince Peygamberimiz şunu söyledi: "O zaman babanın yerine hacca da gidebilirsin." Peki, "Ölen kişinin borcu kapanmış olur mu?" derseniz, bunu bilemeyiz. Bunun kararı yüce Allah'a aittir.