Kanımın son damlasına kadar...

Eklenme Tarihi 12 Haziran 2013
Biliyorsunuz geçen aylarda otoyol ve köprülerin özelleştirilme ihalesi yapıldı.
İhaleyi 5.7 milyar dolarla Koç Holding'in önderliğinde UEM Group Berhad-Gözde Girişim Sermayesi Yatırım AŞ konsorsiyumu kazanmıştı...
Sonra Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'dan sert bir açıklama geldi...
Erdoğan aynen şöyle dedi:
7 MİLYAR DOLARIN ALTI VATANA İHANETTİR.
Son yılların en büyük özelleştirme projelerinden biri olan, 2 boğaz köprüsü ile 8 otoyolun özelleştirme ihalesi böylece Başbakan'ın emriyle iptal edildi...
Başbakan sonraki konuşmalarında da yapılan analizlere göre, köprü ve otoyolların bu fiyata özelleştirilmesinin vatan hainliği olacağını yine belirtti ve şöyle söyledi:
En üst rakam bunun iki katı çıktı.
Biri 11-12 ise öteki 8-9 milyar dolar civarında. Peki en düşüğü ne olmalı, diye baktığımızda ise ortaya 7 milyar dolar gibi bir değer çıktı.
Bu sonuca rağmen burayı verirsem vatana ihanet ederim, halkıma ihanet ederim.
Bu açıklamaların üstüne şal örtüldü.
Medyada bu konu nerdeyse hiç konuşulmadı... Gerçek gazetecilik dürtülerine sahip "eski merkez medya"da ekonomi alanında çalışan bir gazeteci arkadaşım "Bu konu medyada niye hiç konuşulmuyor?" mealinde bir yazı yazdı... Koç Holding aleyhine tek satır yoktu.
Sadece bu ihalenin iptal edilmesi ve Başbakan'ın bu açıklamaları hakkında nerdeyse hiç köşe yazısı yazılmamasını sorguladı... Bu yazısını o gazeteye basmadılar, sansürlerdiler...
Kendine sosyalist diyen gazete yöneticisi bu arkadaşı aradı ve Koç Holding aleyhine yazamayacağını söyledi...
Arkadaş "Aleyhte yazmadım, sadece medyaya dair soru sordum, hatta burada Koç Holding'in haklı olabileceğini söyledim" dedi...
Koç Holding'i canla başla savunan ama kendini "Sosyalist" diye tanımlayan bu kişi tarafından terslendi... Bu malum medya hem solcuydu hem de "Koç Ailesi lehine olmayan tüm satırlar yasaktır" zihniyetine sahipti...
İşte bu ülkenin kendine solcu diyenlerinin önemli kısmı böyle şarlatandır sevgili okurlarım...
O arkadaşıma zarar vermemek için somut isimleri yazmıyorum...
Ama bu kumpaslara devam ederlerse bunun karşılığını alırlar.
Eğer halka karşı bu kirli savaşlarını sürdürürlerse bu malum medya zihniyetinin vesayetçilerle nasıl pis işlere girdiğini tek tek yazacağız...
Sabah akşam "Diktatör" diye hakkında kara propaganda yapılan Başbakan hakkında her gün yüzlerce küfür ve hakaret manşeti ve yazısı çıkıyor.
Ama Koç Holding aleyhine tek eleştiri çıkması bile yasak...
Eleştiriyi bırakın soru sormak bile yasak. Sadece yalakalık yapılmasına izin var.
AKP yandaşlarının da yüzde 90'ı Koç Holding'ten korkuyor. Ancak ima ile tırsakça yazılar yazabiliyorlar.
Medyanın bir tarafı hainlik ve kalleşlik öbür tarafı da sümsüklük ve pısırıklık hastalığını yenemiyor.
Ama biz inatla yazıyoruz, sorguluyoruz. İki gün önce yayınlanan "Koç Ailesi hangi tarafta" yazımı yeniden dikkatle okuyunuz...
Yeniden söylüyorum, şu anki mesele ne AKP ne hükümet meselesidir...
Şu an hedeflenen tek şey Erdoğan'sız hükümet ve Erdoğan'sız Türkiye'dir...
Recep Tayyip Erdoğan tek hedeftir...
"Erdoğan olmazsa AKP'yi bir hafta içinde kucağa oturturuz" diyen yeni derin ittifaka asla ve asla izin vermeyeceğiz...
Kanımın son damlasına kadar savaşacağım...