Hangisine gitsem diye karar vermeye çalışırken "Kukuriku-Kadın Krallığı" filminin sloganı direkt dikkatimi çekti; 'İktidar el değiştiriyor!' İktidarın sopası erkeklerden kadınlara geçerse ne olur? Yönetmen Serkan Ok işte bu soruyu sorguluyor.
Başrollerde Serap Aksoy, Didem Erol, Levent Ülgen, Ayşen Gruda, Ali Düşenkalkar gibi isimlerin olduğu film ütopik bir hikaye.
Adem ile Havva'dan bu yana uğruna kavgalar edilen, destanlara, edebiyatın unutulmaz yapıtlarına konu olan, sinemada her türlüsü işlenen kadın-erkek ve aralarındaki iktidar savaşı, filmin ana temasını oluşturuyor.
Evin erkeği 'kadın' olursa; erkeğini tatmin etmeden kendi zevkini düşünen kadın da olur. İyi yemek pişirmediği için erkeğini döven kadın da olur. Kocası kilo aldığı için dışarılarda onu paralı erkeklerle aldatan kadın da olur. Yaşlı kocasını evden atıp yerine genç bir delikanlıyla evlenmek isteyen kadın da olur.
Filme göre olur da olur.
Hatta fena olur, fazla olur.
Fikir parlak; filmin ilk sahneleri akıcı ve eğlenceli; erkek ve kadın rollerinin günlük yaşamda değiştiğinde ortaya çıkan komiklikler de cabası. Ancak filmin ikinci yarısı bir türlü bitmek bilmedi. Son sahneler gereksiz yere uzatılmış.
Gerçek dışı bir hikaye olduğunu bilmemize ve ilk başta bunu kabullenmemize rağmen sonlara doğru sıkıldık.
Erkek egemenliğini yıkmak üzerine işlenmiş filmde konu çok daha iyi kullanabilirdi. Emek verilip çekilmesine rağmen bu haliyle biraz vasat kalmış ne yazık ki…
* * *
Kayak sezonu
Hava durumu arada bir mevsim normallerinin dışında seyretse de en azından soğuklar bastırdı ve kayak sezonu açıldı. Şanslı bir coğrafyada yaşıyoruz; dört mevsimi yaşayabildiğimiz… Ülkemizde kayak sporunu yapan çok sayıda kişi olmasa da pistleri, tesisleri ve otelleriyle iyi kayak merkezlerimiz var.
Belli başlı kayak merkezleri arasında Uludağ, Kartalkaya, Palandöken, Kartepe, Ilgaz, Erciyes sayılırken geçenlerde haber bültenlerinde güneyde, Fethiye'de yeni açılan Eren Dağı kayak merkezini bile gördüm.
Ben kayak sezonunu kalabalık bir arkadaş grubuyla geçen hafta Kartalkaya'da açtım.
Dağdaki dört beş otelden biri olan Dorukkaya Otel'de kaldık.
Kısa hafta sonu tatilimizde ilk gün hava güzelken Chocolate Cafe'deki eğlenceli sohbete takıldığım için, ikinci gün de rüzgarlı kötü havadan dolayı doğru dürüst kayamadım. Kar yağışı ve hafif tipi yüzüme iğneler batıyor hissi yaratmasına rağmen dağdaki kayak maceramı zorladım ve bembeyaz doğanın keyfini yine de çıkardım.
Şimdi heyecanla ocak ayı sonunda dokuz gün sürecek Erzurum Dünya Üniversiteler Arası Kış Oyunları'nı bekliyorum. Orada hem çalışıp hem de kayak yapabilirim çünkü