Haçlıların zulmünden Kanuni Sultan Süleyman'ın ülkesine! Banker Dona Gracia Mendes’in gizemli hikayesi

Dona Gracia Mendes Nasi için artık Avrupa’da barınmak imkansızdı. Padişah Kanuni Sultan Süleyman’ın çağrısı üzerine gemileriyle Venedik’ten yola çıktı. Hatıralarında Osmanlı için şu ifadeyi kullanmıştı: Bizi Hristiyanlar'ın zulmünden kurtaran Sultan Süleyman'ın güzel ülkesi

Kaynak GAZETE
Giriş Tarihi :21 Mart 2021
Haçlıların zulmünden Kanuni Sultan Süleyman’ın ülkesine! Banker Dona Gracia Mendes’in gizemli hikayesi

İÇİNDEKİLER

Banker Dona Gracia Mendes'in Yahudi kimliği ortaya çıkınca hayatı oldukça zorlaştı. Avrupa'da adeta yaşama hakkı kalmamıştı. Dona Gracia Mendes Nasi de, İstanbul'a doğru yola çıkmak için hazırlıklara başlamıştı. Kendi şirketlerine ait en iyi gemilerini hazırladı. Yanında kızı Raina ve yeğeni La Chica da vardı. Mürettebatın tümü bilmese de kaptan, patronu taşıdığından haberdardı. En hızlı şekilde Osmanlı topraklarına ulaşmak için yol almaktaydı. Mendes, yola çıkmadan önce ise koruma amacıyla bir ekibini Selanik'e yolladı. Selanik'e gemilerle gelip İstanbul'a karadan devam etme kararı aldı.



Muhafızları ve 50 yardımcısı da yanındaydı. Mendes'in yolculuğunu, Kanuni Sultan Süleyman'ın yanında çalışan yeğeni Yasef Nasi planlamıştı. Sinyora'nın geleceğinden haberi olan Osmanlı Paşaları ise Mendes ile ailesini geçtiği yerlerde en iyi şekilde ağırladı. Korumaları arasında Osmanlı muhafızları da vardı. Mendes, yaşadığı tarihi anların her saniyesini kaleme aldı. İstanbul'a yolculuğunu şöyle anlatmıştı: Süleyman'ın şehri, dünyanın en güzel yerlerinden birine kurulmuştu. İçinden Karadeniz ve Marmara'yı bağlayan bir boğaz geçiyor.


Bir tarafından Haliç uzanıyordu. Dört bir yanda ormanlar, korular ve akarsular vardı... Osmanlı'nın yaptığı eşsiz güzellikte camiler ve binalar heybetle yükseliyordu. Şehre girer girmez çok sevdiğim baharatların kokusunu duyup insan kalabalığını ve canlılığını görünce şaşırdım. Ansvers, Venedik ve Ferrara da kalabalıktı ama İstanbul çok daha kalabalık bir şehirdi. Bizi meydanda Sultan Süleyman'ın doktoru Moşe Hamon karşıladı. "Osmanlı'ya sığındık. Sonunda daha özgür olacağımız yeni bir yurda kavuştuk. Başka bir yerde rahat edemezdik" dedim.



Moşe ise "Merak etmeyin Sultan Süleyman dünyanın en adil hükümdarıdır. Farklı inançtan insanlar, yan yana kurulmuş ibadethanelerde birbirlerini rahatsız etmeden yaşıyor" dedi.

ŞİRKETLERİNİ DE TAŞIDI
Dona Gracia Mendes'in şirketleri de Osmanlı'ya gelmişti. Şirketin merkezi değişse de bağlantıları geniş biçimde Avrupa'da devam etti. Museviler hem Osmanlı Sarayı'nda etkin olup, hem de Avrupa'nın muhtelif başkentleri ile temasları olduğundan, birçok olayda önceden haber alma şansına sahipti. Dona Gracia ve Nassi, Osmanlı Devleti'nin, Avrupa başkentlerinde ne olup bittiğinin başarılı şekilde takip edilmesine hizmet etti.



HÜRREM ONU ÇOK SEVİYOR
Dona Gracia Mendes Nasi, yeğeni La Chica ve Moşe Hamon arasında geçen bir diyalogu ise hatıralarına şöyle yazmıştı: Yeğenım La Chica, Moşe'ye "Sultan Süleyman nasıl birisi?" diye sordu. Moşe, "Gerçekten yakışıklı ve heybetli bir adam. Hürrem'den başkasını gözü görmez. Eşlerinden biri, tartışmasız Padişah'ı seviyor. Hürrem, dünyalar güzeli bir kadın, üstelik çok çok kudretli" demişti.

DANIŞMAN YASEF
Yasef Nassi, Joao Miquez adıyla Portekiz'de doğdu. Arkadaşları arasında Kral ve Kraliçeler vardı. Engizisyonun hışmına uğrayınca Dona Gracia'dan önce Osmanlı'ya sığınmıştı. Sultan Süleyman'ın ve 2'nci Selim'in danışmanıydı.

YARIN: DONA GARCİA MERDES, KANUNİ SULTAN SÜLEYMAN'IN HUZURUNA ÇIKIYOR

TAKVİM UYGULAMASINI İNDİRMEK İÇİN TIKLAYIN