Rahim ağzı kanseri, kadınlarda en sık görülen kanser türleri arasında yer alıyor. Jinekoloji Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. Ceyhun Numanoğlu, tüm dünyada her yıl 500 bin kadına rahim ağzı kanseri tanısı konduğunu söylüyor. "Rahmin dışa yani vajinaya açılan kısmı rahim ağzı olarak (serviks) isimlendirilir ve dış etkenlere, mikroorganizmalara ve özellikle HPV virüsüne maruz kalmaya açık bir durumdadır" bilgisini veriyor. Kadın sağlığını tehdit eden bu hastalıkla ilgili bilinmesi gerekenleri TAKVİM okuyucuları için açıklıyor...
Genellikle 45-50 yaş arasında karşımıza çıkan bu hastalık, erken dönemde belirti vermiyor. İlerleyen dönemde kanlı kokulu akıntı ve ilişki sonrası kanamalara yol açıyor. Bazı durumlardaysa kanser, rastgele yapılan muayeneler sonucunda tespit ediliyor. Erken teşhisin önem taşıdığı bu hastalıkta, rutin kontrollerin aksatılmaması gerekiyor. Rahim ağzı kanserine HPV virüsünün neden olduğu biliniyor. Düşük sosyo-ekonomik düzey, çok doğurmuş olmak, çok eşlilik, sigara ve kötü hijyen riski artıran başlıca faktörlerdir. Bunlar içinde sigara kullanımı HPV virüs enfeksiyonlarının yerleşiminde ve kansere dönüşümünde etkili oluyor.
SMEAR TESTİ YAPILMALI
HPV bulaşmasıyla başlayan hastalık CIN1, CIN2 ve CIN3 basamaklarından geçerek kansere dönüşüyor. Bu hastaların erken dönemde tedaviye başlaması hayati önem taşıyor. Yaşa göre belirlenmiş olan aralıklarda tek başına ya da HPV testi ile birlikte yapılan smear taramaları hastalığın erken tespit edilmesini sağlıyor. En azından 3 ya da 5 yılda bir bu tetkiklerin yapılması önem taşıyor.