BÜTÜN SİLAHLAR UÇAĞIN İÇİNDE
5. nesil savaş uçaklarının olmazsa olmaz şartı olan 'radara yakalanmama' özelliği hassas teknolojiler gerektiriyor. Radar sinyallerini absorbe edecek özel üretim boyasının dışında milli uçak TF-X, taşıyacağı tüm silahları komplike kompozit malzemeden üretilen gövdesinin içinde barındıracak. Füzelerin ve yakıt tanklarının uçağın içinde olması, 'görünmezlik' şartının en önemli kurallarından biri. TAI'nin gövde tasarım ve diğer birçok bileşene imza attığı projeye ASELSAN ise hem aviyonik sistemler hem de Aktif Elektronik Taramalı Dizi Radarı 'AESA' desteği verecek.
'AESA' ÇOK KRİTİK
Uçağın burnuna yerleştirilen 'yapay zekalı' AESA radarlar, aynı anda yüzlerce hedefi tespit edip araziyi de haritalandırıyor. Sadece AESA teknolojisini geliştirmeyi başarmanın bile savaş jeti yapmaya eşdeğer olduğu belirtiliyor.
YERLİ MOTORA DOĞRU
Üzerinde karar kılınan FX-1 modelinin, 2023'te üretiminin ardından 2060 yılına kadar kullanımda kalması öngörülüyor. Türk Hava Kuvvetleri 250'den fazla TF-X'i envantere almak istiyor. Üretilecek uçaklar, 1988'den beri kullanımda olan yaklaşık 200 adet F16'nın yerini alacak. Türkiye aynı zamanda ABD orijinli F35 jeti projesinin de ortaklarından. TSK'nın F35'lerden de 116 adet siparişi bulunuyor. Milli savaş uçağının motoru için -yerlisi üretilene kadar- Eurojet ile anlaşıldı. Şirketin ürettiği motorlar, Avrupa'nın ortak savaş jeti olarak bilinen 'Eurofighter Typhoon'larda kullanılıyor. TUSAŞ Motor Sanayii (TEI) ise bu arada jet motorunu yerli imkanlarla üretmek için harıl harıl çalışıyor.