İSRAİL'İN HAKSIZLIKLARI?
"Türkiye'nin aşınan demokrasisi" başlıklı yazıda, Türkiye'nin son yıllardaki halini "hayalkırıklığı" olarak nitelendiren Gülen, Türkiye'nin çok yakın zamana kadar Avrupa Birliği yolunda ilerleyen ve Müslüman ülkelerin imrenerek baktığı bir ülke olduğunu ama şimdi hem Avrupa'ya sırt çevirdiğini hem de Ortadoğu'da prestij kaybettiğini yazdı. Avrupa'nın Türkiye'ye muhtaç kaldığına değinmeyen Gülen tıpkı Batı medyasının yazdığı gibi Türkiye'nin Batı çıkarları yerine kendi çıkarlarını düşünmesini eleştirdi. Gülen, baskıya karşı çıkmayı "demokratik hak, yurttaşlık görevi ve dini bir emir" olarak nitelendirdi ve Cemaat'in "sivil toplum hareketi" olduğunu iddia etti. Haksızlık karşısında sessiz kalınmaması gerektiğini Kur'an'ın emrettiğini yazan Gülen, yıllardır Müslümanları katleden Yahudilere ve İsrail'e karşı neden sessiz kaldığını ise anlatamadı.
GÜLEN GEZİCİ DE OLDU
Gülen, cemaatinin hizmetlerini anlatırken de Batı dünyasının gözünü boyamak adına "150 ülkede 1000'den fazla laik okul açtık" ifadelerini kullandı. Her fırsatta siyasilerle yakın görünen ama sürekli bunu inkar eden Gülen siyasi ihtirasların peşinden koşmadığını, siyasi iktidarla ilgilenmediğini de söyledi. Devlet kurumlarında cemaat mensuplarının bulunduğunu da itiraf eden Gülen, hükümetin sadece kendilerini hedef almadığını anlatırken Gezi Parkı'na destek vererek "Barışçıl göstericilere de karşı çıktılar" ifadesini kullandı.