Almanya'nın ekonomisi sarsılıyor! Deutsche Bank CEO'sundan uyarı: Artık resesyon engellenemez

Rusya-Ukrayna savaşının ardından Almanya ambargo kararlarını açıklayan Avrupa ülkeleri arasında ilk sıralarda yer aldı. Rusya'nın ambargo kararlarına karşılık doğal gaz kartını oynamasıyla, kıtada enerji krizi patlak verdi. Yaklaşan kara kış öncesi arka arkaya tasarruf tedbirlerini açıklayan ülkelerin ekonomisi, sanayi üretimindeki sıkıntılar nedeniyle sarsıldı. Yaşanan gelişmelerden en çok etkilenen Almanya'da Deutsche Bank CEO'su Christian Sewing, "Artık resesyon engellenemez." uyarısında bulundu.

takvim.com.tr takvim.com.tr
Giriş Tarihi :07 Eylül 2022 , 12:41 Güncelleme Tarihi :07 Eylül 2022 , 13:18
Almanya’nın ekonomisi sarsılıyor! Deutsche Bank CEO’sundan uyarı: Artık resesyon engellenemez

İÇİNDEKİLER

Rusya'nın doğal gaz akışını kesmesinin ardından Almanya ekonomisi için karamsar bir tablo çiziliyor. Deutsche Bank CEO'su Christian Sewing, Alman ekonomisi için resesyonun artık engellenemez olduğunu ifade etti.

ALMANYA ARTIK BUNA ENGEL OLAMAZ
Deutsche Bank CEO'su Christian Sewing, Almanya'nın Frankfurt kentinde bir konferansa katıldı. Burada önemli açıklamalar yapan Sewing, Alman ekonomisi için karamsar bir tablo çizdi.

Sewing, resesyon vurgusu yaptı, "Almanya artık buna engel olamaz" dedi.

RUSYA VE ÇİN VURGUSU
Deutsche Bank CEO'su, Almanya'nın yüzleşmesi gereken bir konu olduğunu da söyledi, Çin ve Rusya politikasına dikkat çekti.

Sewing, Avrupa bankalarının ABD ile rekabet edebilmeleri için de doğru şartların oluşturulması gerektiğini ifade etti.

Küresel pandemi krizi sonrası artan izolasyonlar ve büyüyen gerilimlerin ülkeyi Çin ile başa çıkma konusunda zora soktuğunu belirten Sewing, 'Bu zorlu soru ile yüzleşmeliyiz' ifadelerini kullandı.

Sewing, Çin'e bağımlılığın azaltılmasının, Rus enerjisi ile ilişkinin tamamen koparılması kadar temel değişiklik gerektirdiğini vurguladı.

SON ÇARE NÜKLEER ENERJİ
Çeşitli önlemlerle kemer sıkma tedbirleri alan Avrupa ülkelerinin çözüm arayışı sürüyor. Son olarak Almanya ülkedeki iki nükleer santrali acil durum rezervi olarak tutma kararı aldı.

ALMANYA'DAN NÜKLEER SANTRAL ADIMI

Almanya Ekonomi Bakanı Robert Habeck Pazartesi günü yaptığı açıklamada, ülkedeki 3 nükleer santralden 2'sinin Nisan 2023'ün ortasına kadar acil durum rezervi olarak tutulacağını duyurdu.

"Tedarik güvenliğini tam olarak garanti etmek için gerekli her şeyi yapmak zorundayım." diyen ekonomi bakanı Almanya'nın nükleer enerjiden çekilme planlarına bağlı kalınacağını kaydetti.

"EN KÖTÜSÜNÜ BEKLEMEK ZORUNDAYIZ"
Olabileceklerin en kötüsünden yola çıktıklarını dile getiren Habeck, "En iyisini umabileceğimiz bir durumda değiliz, en kötüsünü beklemek zorundayız" ifadelerini kullanarak, "Her zaman megavat saat gaz başına 300 avronun aşırı bir senaryo olduğunu düşündük. Son haftalarda fiyat 300 avronun üzerine çıktı ve arada 350 avroluk zirveler yaşadık" dedi.

Alman nükleer santrallerinin çalışmaya devam edebilmesi için yasada bir değişiklik yapılması gerektiğini söyleyen Habeck, Almanya'da kalan son 3 nükleer santralin kalıcı olarak daha uzun süre işletilmesini reddetti. Nükleer enerjinin ortadan kaldırılması gerektiğine değinen Habeck, "Atom Enerjisi Yasasında düzenlendiği gibi nükleer enerjinin aşamalı olarak kaldırılmasına bağlıyız" dedi.

KRİZ NASIL BAŞLADI?
Öte yandan, Avrupa'nın en büyük ekonomisine sahip Almanya, Moskova'nın Kuzey Akım 1 doğal gaz boru hattı üzerinden gaz akışını durdurma kararının tetiklediği sarmal bir enerji kriziyle karşı karşıya bulunuyor.

Rusya-Ukrayna Savaşı'na ilişkin endişeler enerji kaynakları üzerinde baskı oluşturmaya devam ederken, Alman hükümeti de bu kış sanayi çarklarının dönmesini, ışıkların açık kalmasını ve evlerin sıcak kalmasını sağlamak için çabalıyor.

Bunun için Alman hükümeti, Rusya-Ukrayna savaşıyla birlikte başlayan enerji krizinde yüksek doğal gaz ve elektrik faturalarını hafifletmek için fatura desteği ve tasarruf gibi çeşitli tedbirlerin yanı sıra Almanları mümkün olduğunca fazla enerji tasarrufu yapmaya çağırdı.

Hükümet, enerji krizini daha da hafifletmek için temel enerji ve çevre politikalarının birçoğunu gevşetmeyi planlanıyor.

SİPARİŞLER TÜRKİYE'YE KAYACAK
Rusya'nın Avrupa'ya açtığı enerji savaşı Türkiye'de bazı sektörlerinde ihracatına olumlu katkı yapacak. Gazın yüzde 30 zamlanmasıyla fiyatlar zirveyi gördü. Özellikle enerjiyi yoğun kullanan cam, kimya, kağıt, demir-çelik, alüminyum, gübre fabrikalarını zorluyor. Elektrik fiyatlarıyla başa çıkamayan fabrikalar ya üretimi azaltıyor ya da durduruyor. Demir-çelik-alüminyum, kağıt-ambalaj ve bazı kimyevi ürünlerde siparişlerin Türkiye'ye kayması bekleniyor. Bu sektörlerin ihracatında ise ortalama yüzde 20 artış öngörülüyor.


TAKVİM UYGULAMASINI İNDİRMEK İÇİN TIKLAYIN