Soykırımcı İsrail, Gazze'deki el-Ehli Baptist Hastanesi'nde tarihin en büyük katliamlarından birine imza attı.
İnsanlık dışı saldırı sonucu yüzlerce kişi hayatını kaybetti.
Soykırımcı İsrail, Gazze'deki el-Ehli Baptist Hastanesi'nde tarihin en büyük katliamlarından birine imza attı.
İnsanlık dışı saldırı sonucu yüzlerce kişi hayatını kaybetti.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun eski dijital medya sorumlusu Hananya Naftali'nin, Gazze'deki el-Ehli Baptist Hastanesi'ne yönelik kanlı saldırının ardından itiraf gibi bir paylaşım yaptı.
Naftali sosyal medya hesabından 'İsrail Hava Kuvvetleri, Gazze'deki bir hastanenin içindeki Hamas terörist üssünü vurdu' paylaşımını yaptı. Ancak ölü sayısı artması üzerine gönderisini sildi.
Al Jazeera'da yer alan habere göre, son birkaç yıldır Netanyahu'nun dijital ekibinin bir parçası olarak çalışan Naftali, İsrail'in hastaneyi vurduğunu belirten haberi de yanlışlıkla paylaştığını iddia etti.
"İSRAİL KATLİAMIN SORUMLULUĞUNDAN KAÇMAYA ÇALIŞIYOR"
Uzmanlar, Gazze'deki El-Ehli Baptist Hastanesinin bombalamasına ilişkin, Mühimmatın hastaneye gelişine dair işaretlerin, patlamanın sesinin ve şiddetinin, bir roketin ötesinde JDAM donanımlı 2000 libre (910 kilogram) ABD üretimi Mark 84 (MK-84) bombasına ait olabileceğini söylüyor.
430 kilogram patlayıcı taşıyabilen MK-84, toplam 910 kilogram ağırlığında.
Bu patlayıcı İsrail, envanterlerinde yer alıyor. Kanlı saldırıya pekçok ülke, kurum, kuruluş tepki gösterdi. Gelen tepkilerin ardından İsrail, saldırının sorumluluğunu almamak için çeşitli oyunlar sergiledi.
Bir basın toplantısı düzenleyen İsrail Savunma Kuvvetleri Sözcüsü Daniel Hagari, Hamas'ın Salı günü Gazze'deki Al-Ahli Hastanesi'nde meydana gelen ve yüzlerce kişinin ölümüne yol açtığı bildirilen patlamanın bir İsrail hava saldırısı sonucu meydana geldiği yönündeki iddialarını kesin bir dille yalanladı.
Salı günü geç saatlerde IDF, eldeki verileri incelediğini ve patlamanın İsrail'i hedef alan bir İslami Cihad roketinin yanlış ateşlenmesi ve Gazze Şehri'nde yere düşmesi sonucu meydana geldiği sonucuna vardığını duyurdu.
Hagari yaptığı açıklamada, hastane binasının doğrudan vurulduğuna dair bir kanıt bulunmadığını, yakındaki binalarda yapısal bir hasar olmadığını ve İsrail Hava Kuvvetleri'nin hava bombardımanından kaynaklanan hasarla tutarlı olabilecek bir bomba krateri olmadığını söyledi.
IDF sözcüsü, "İstihbaratımıza göre Hamas raporları kontrol etti ve bunun Filistin İslami Cihad'ın bir yanlış ateşlemesi olduğunu anladı, ardından kayıp sayılarını şişirerek küresel bir medya kampanyası başlattı" dedi. "Bunun Filistin İslami Cihad tarafından fırlatılan bir roket olduğunu kesin olarak anladılar."
Hagari, İsrail'in elinde Hamas üyelerinin patlamadan İslami Cihad'ı sorumlu tuttukları telefon konuşmalarının ses kayıtlarının da bulunduğunu sözlerine ekledi.
Hagari, İsrail ile Hamas ve Gazze'deki müttefikleri arasındaki savaşın bir buçuk hafta önce başlamasından bu yana İsrail nüfus merkezlerine atılan binlerce roket arasında, Gazze'den atılan 450 roketin yetersiz kalarak Şerit'in içine düştüğünü belirtti.
IDF uluslararası sözcüsü Jonathan Conricus CNN'e verdiği demeçte "Kategorik olarak hiçbir hassas tesisi vurmuyoruz, kesinlikle hastaneleri vurmuyoruz. Sivillerin varlığının son derece farkındayız" dedi.
Öte yandan İsrail Ordusu Sözcüsü Daniel Hagari, sosyal medya hesabından bir ses kaydı yayınlayarak, "Ekte, 17 Ekim 2023 tarihinde İslami Cihad tarafından hastaneye yapılan başarısız roket saldırısıyla ilgili olarak Hamas yetkilileri arasında geçen bir konuşmanın kaydı yer almaktadır" ifadelerine yer verdi.
Söz konusu konuşmada Cihad grubundan iki kişinin saldırı hakkında konuştuğu iddia edildi. Ancak konuşan kişilerin aksanı Gazze aksanı değildi.
SALDIRIDAN SORUMLU DEĞİLİZ
İsrail, 7 Ekim'den bu yana devam eden ve binlerce kişinin hayatını kaybettiği savaşta Gazze sınırlarındaki İslami Cihad örgütünü hedef aldı. Reuters'ın haberine göre İslami Cihad, Gazze'deki hastane saldırıdan sorumlu olmadıklarını açıkladı.
BİDEN'DAN AÇIK PROVAKASYON
Saldırının bilerek gerçekleştirildiği açık olmasına karşın İsrail'e giden ABD Başkanı Biden, Netanyahu ile ortak basın toplantısı düzenledi.
Biden, 'ABD İsrail'in yanındadır' dedi. Hastana saldırısına 'patlama' diyen Biden, 'Üzgünüm, İsrail değil diğer taraf yapmış görünüyor' ifadesini kullandı.
GAZZE'DEKİ EL AHLİ BAPTİST HASTANESİNİ KİM BOMBALADI?
Deniz Piyadeleri Gazisi uzmanlarının hastanedeki son bombalama olayına ilişkin analizi kritik bulguları ortaya çıkardı. Bu bulgularda şu ifadeler yer aldı:
- Yakıt Patlamasının Süresi: İlk patlama muhtemelen 0.5-0.75 saniye sürmüş ve kısa bir süre ışık yaymıştır. Bu da bunun yangın çıkarıcı bir cihaz olmadığını göstermektedir.
- Otoparkta Hasar: Otoparktaki hasar ya aşırı basınçtan ya da yakıt patlamasından kaynaklanıyor. Arabaların yakınında çok az enkaz var.
- Kalkan Etkisi: Çevredeki bir bina otoparkın bir tarafını siperleyerek mazot/gaz yangınlarının araçlara ulaşmasını engellemiştir. Birincil ve yakıt patlamaları nedeniyle yakındaki binaların tüm camları kırıldı.
- Son Video Varyasyonu: Son videoda daha küçük bir yakıt patlaması görülüyor ve alt mühimmat patlaması daha az net.
SONUÇ:
- Patlayıcı cihaz muhtemelen 300-600 lbs arasında değişiyordu. Daha büyük bombalar otoparkta binalara göre daha fazla enkaz saçmış olabilir.
- 700 lb'den fazla bir bomba şok dalgaları nedeniyle binaların tepelerinde daha fazla hasara yol açabilirdi.
- Görünür hasarın çoğu yakıt patlamasından kaynaklanmaktadır; birincil patlama muhtemelen yapısal hasara neden olmuştur.
MUHTEMEL MÜHİMMATLAR VE SAHİP OLAN ÜLKELER:
1. Mk-82/Mk-83 Genel Amaçlı Bombalar:
- Sahip olanlar: ABD ve NATO üyeleri de dahil olmak üzere çok sayıda ülke. Çok yönlü, güdümsüz bombalar.
2. GBU-39 Küçük Çaplı Bomba (SDB):
- Sahip olduğu ülkeler: Amerika Birleşik Devletleri ve müttefikleri. Hassas saldırılar için kullanıldığı bilinir.
3. GBU-12 Paveway II Lazer Güdümlü Bomba:
- Amerika Birleşik Devletleri ve Amerika Birleşik Devletleri ve müttefikleri. Güdümsüz bombaları hassas mühimmatlara dönüştürür.
4. AGM-65 Maverick Füzesi:
- Amerika Birleşik Devletleri ve Amerika Birleşik Devletleri ve müttefikleri. Hassas saldırılar için havadan karaya füze.
Ses Analizi: Videoya dayanarak Hamas füzelerinin ve bir JDAM füzesinin nasıl ses çıkardığını duyabiliyoruz. Ardından hastaneye yapılan saldırının sesi geliyor ve JDAM füzesine çok benziyor. Hamas bir JDAM füzesini ateşleyecek altyapı ve kabiliyete sahip değildir.
Bu bilgiler olaya açıklık getirmekte, saldırıların arkasında olabilecek potansiyel mühimmatları ve bunlara sahip olabilecek orduları vurgulamaktadır.
NIHAİ SONUÇ:
Elimizdeki kanıtlara dayanarak, İsrail Savunma Kuvvetleri'nin iddia ettiği gibi bu saldırıyı İslami Cihad'ın gerçekleştirmiş olamayacağını söyleyebiliriz.
Bu tür gelişmiş silahlara sahip olabilecek kapasiteleri yoktur.
Öte yandan Savunma teknolojileri uzmanı Dr. Arif Emre Örün, teknik veriler ve görüntülerden hareketle yaptıkları değerlendirmeye ilişkin bilgi verdi.
Hava savunma sistem mühendisliği alanında çalışmalar yapan Örün, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarında, nokta atışı operasyondan ziyade topyekün yıkma ve yok etme amacı güdüldüğünü, bu sebeple tek seferde en fazla tahribat oluşturacak MK serisi bombaların tercih edildiğini söyledi.
Örün, "Fosfor bombalarının kullanıldığına dair de birçok belirti mevcut. Bunun yanı sıra ömrü dolmakta olan eski nesil bomba ve mühimmatların da kullanıldığı tahmin edilmektedir." dedi.
Gazze'de Hamas'a ait hava savunma sistemleri olmadığına dikkati çeken Örün, İsrail'in yıkıcı savaş taktiği nedeniyle MK serisi mühimmatlara ağırlık verdiğini anlattı.
"SALDIRIYI HAMAS'IN GERÇEKLEŞTİRDİĞİ İDDİASI DEZENFORMASYON GAYRETİ"
Operasyonun akşam saatinde yapıldığını anımsatan Örün, bunun, mühimmatın tipine dair gölgeleme amacı taşımış olabileceğini ifade etti. Örün, "İsrail tarafında saldırıyı Hamas'ın gerçekleştirdiğine dair dezenformasyon gayreti var fakat patlamanın şiddetine dair teknik analiz yapıldığında Hamas'ın elinde bulunan teknolojiyle gerçekleştirilemeyeceği ortada. Hamas'ın geliştirdiği roketlerin yerden atım olmasından ötürü, büyük kısmı, katı yakıtlı roket motorundan oluşuyor." diye konuştu.
Katliamın karanlıkta gerçekleştirilmesi ve patlama anına ait videonun bomba düştükten sonra kaydedilmiş olmasının, mühimmat modeline ilişkin kesin bilgi verilememesine sebep olduğunu vurgulayan Örün, "Genel savaş taktikleri ve teknik veriler göz önünde bulundurularak saldırıda MK-84 güdümlü bombasının kullanıldığını söyleyebiliriz." değerlendirmesinde bulundu.
TNT'DEN GÜÇLÜ
Örün, kullanılan bombanın teknik özelliklerine de değinerek, şunları kaydetti:
"MK-84 tipi mühimmatlarda patlayıcı olarak PBXN-109 veya tritonal kullanılmaktadır. Tritonalın öz kütlesi TNT'ye oranla yüzde 15-20 civarında daha fazla enerjiye sahiptir. Kullanılan güdüm ekipmanlarını da dahil ettiğimizde, mühimmatın toplam ağırlığı 1 tona yaklaşmaktadır. MK-84 mühimmatının barındırdığı patlayıcının cinsine ve enerji kapasitesine bakıldığında 200-250 metre yarı çapındaki bir alanda ölümcül etki oluşturabilmektedir. Patlama bina içinde dahi olsa basınç etkisinden ötürü tahribat çok şiddetli olmaktadır. Parçacık tesirinden ötürü de açık alanlarda yaklaşık 350 metre çapına kadar ölümcül etki göstermesinin yanında patlama olan yerden yaklaşık 750 metreye kadar ağır yaralanmaya sebep olabilecek şok ve parça tesiri görülebilir."
ÇOK SAYIDA TEPKİ GELDİ
İsrail, dünyadan gelen tepkiler üzerine ABD'nin de desteğini alarak kirli bir manipülasyon çalışması başlattı. İşte o tepkiler....
Birleşmiş Milletler (BM), saldırıyı şiddetle kınayarak, siviller ve sağlık tesislerine yönelik saldırıların sonlandırılması çağrısında bulundu.
BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, yüzlerce Filistinlinin ölümüne sebep olan hastane saldırısını "dehşetle karşıladığını" belirterek, "Bu saldırıyı şiddetle kınıyorum. Hastaneler ve tıbbi personel, uluslararası insani hukuk koruması altındadır." vurgusunu yaptı.
Filistin Dışişleri Bakanlığı, İsrail'in uluslararası baskıları altında kalmadan savaşı sürdürmek için Gazze Şeridi'ndeki hastane katliamının sorumluluğundan kaçmaya çalıştığını belirterek, bu eylemin "savaş suçu" ve aynı zamanda insanlığa karşı işlenmiş bir suç olduğunu vurguladı.
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), saldırıyı güçlü şekilde kınamış, Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, faillerinin hesap vermesi gerektiğini bildirdi.
Arap Birliği Genel Sekreteri Ahmed Ebul Gayt, "Hangi akıl hastası, savunmasız insanların olduğu bir hastaneyi kasten bombalar?" ifadesini kullandı.
Afrika Birliği Komisyonu Başkanı Muhammed, "İsrail'in Gazze'deki hastaneyi bombalayarak yüzlerce insanı öldürmesi, insanlık suçudur. Uluslararası toplum harekete geçmeli." uyarısında bulundu.
Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF), saldırıyı şiddetle kınayarak, "Acilen ateşkes ve insani yardım erişimine ihtiyacımız var." vurgusunu yaptı.
Saldırıya ilişkin bölge ülkelerinden İsrail'e yönelik pek çok kınama mesajı gelmiş, Ürdün yönetimi ABD Başkanı Joe Biden'ın katılacağı zirveyi iptal etti.
Suudi Arabistan, İsrail'in işlediği "menfur suçu" en güçlü ifadelerle kınadığını açıkladı. Açıklamada, İsrail'in tüm uluslararası yasa ve normların açık bir ihlali olan "vahşi saldırısının" tamamen reddedildiği belirtildi.
Filistin Dışişleri Bakanlığı, İsrail'in uluslararası baskıları altında kalmadan savaşı sürdürmek için Gazze Şeridi'ndeki hastane katliamının sorumluluğundan kaçmaya çalıştığını belirterek bu eylemin "savaş suçu" ve aynı zamanda insanlığa karşı işlenmiş bir suç olduğu vurguladı.
"TARİHTE BENZERİ OLMAYAN VAHŞET"
Başkan Erdoğan, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, "İçerisinde kadınların, çocukların, masum sivillerin olduğu bir hastaneyi vurmak, İsrail'in en temel insani değerlerden yoksun saldırılarının son örneğidir. Gazze'de yaşanan ve tarihte benzeri olmayan bu vahşeti durdurmak için tüm insanlığı harekete geçmeye davet ediyorum." ifadelerini kullandı.
ANGLİKAN KİLİSESİ: "MASUM CANLARIN FECİ KAYBI"
Anglikan Kilisesi Lideri ve İngiltere Kilisesi Ruhani Lideri, Canterbury Başpiskoposu Justin Welby, İsrail'in vurduğu Gazze'deki El-Ehli Baptist Hastanesi'nin Anglikan Kilisesi tarafından yönetildiğini hatırlatarak, "Bu masum canların şok edici ve feci bir kaybıdır. Bu yıkıcı savaşta sivillerin korunması yönündeki çağrılarımı yineliyorum." ifadelerini kullandı.
