BAE, 2008'den bu yana eski ABD'li ve İsrailli ajanlardan destek alarak kurduğu "siber ordu" ile hedefindeki kişiler veya ülkelere ait hassas bilgileri elde etmeyi amaçlıyor.
BAE, Arap Baharı'nın başladığı 2011 yılından bu yana hem ülkesi hem de Orta Doğu ve Kuzey Afrika'da demokratik rejimlerin iş başına gelmesinin önünü tıkamak için tüm mali imkanlarıyla adeta "hibrit savaşı" taktiğiyle saldırgan bir politika yürütüyor.
9 milyonluk nüfusa sahip petrol zengini ve 7 konfederasyondan meydana gelen BAE, Mısır'da 3 Temmuz 2013'de askeri darbe gerçekleştiren Abdufettah Sisi, Libya'daki darbeci Halife Hafter ve Yemen'de hükümet ile çatışan Güney Geçiş Konseyi'nin neredeyse en büyük destekçisi konumunda.
Abu Dabi yönetimi, bölgenin istikrarsızlaşmasına yol açan Libya ve Yemen'deki askeri müdahalelerin yanı sıra 12 yıldır başta ABD olmak üzere İsrailli eski ajanlardan aldığı teknik destekle "siber ordu" kurmaya çabası içinde.
ABD ve İsrail'in kıdemli ajanlarından destek alan BAE, geliştirdiği farklı casusluk programlarıyla telefon uygulamaları vasıtasıyla muhalif gazeteci, aktivist, siyasetçi ve bazen de düşman gördüğü ülkelerin kurumlarına siber saldırılar düzenleyip hassas bilgileri istihbarat için derliyor.
BAE'NİN SİBER GÜVENLİK KURUCUSU: RİCHARD CLARKE
AA muhabirinin açık kaynaklardan elde ettiği bilgilere göre BAE'nin siber güvenlik konusundaki ilk ciddi çalışması 2008 yılında başladı.
BAE'nin siber güvenlik konusundaki ilk girişimine öncülük eden kişi, ABD için 30 yıl boyunca farklı güvenlik mevkilerinde görev yapan ve halen de Washington'daki Orta Doğu Enstitüsü'nün Başkanı olan Richard Clarke oldu.
Enstitü'nün resmi sitesinde Clarke hakkında paylaşılan bilgilerde kendisinin asıl uzmanlık alanının "siber güvenlik" olduğu belirtiliyor.
ABD Savunma Bakanlığındaki görevinden 2008'de istifa eden Clarke, BAE'ye gelerek siber güvenlik konusunda faaliyet verecek "Good Harbor Consulting" adında bir danışmanlık firması kurdu.
Clarke, Washington Post'a verdiği bir demeçte, BAE'ye gelişi ve siber güvenlik konusunda bu ülkeye desteğinin ABD Ulusal Güvenlik Ajansı'nın (NSA) onayıyla gerçekleştirildiğini belirtiyor.
Good Harbor Consulting, BAE'nin ilk siber güvenlik alanındaki çalışmalarını başlatması için gizli bir şekilde kurulan "Araştırmaları Geliştirme ve Analiz Departmanı"na (DREAD) danışmanlıkla işe başlıyor.
Al Jazeera İngilizce'nin geçen yıl yayınladığı kapsamlı bir araştırma haberine göre Clarke, o dönem sadece DREAD'e katkı sunmadığı gibi BAE'deki birçok güvenlik ihalelerini de alarak iş yelpazesini genişletiyor.
Clarke, aynı zamanda, 2007'de kurulan Abu Dabi'deki en prestijli Khalifa Üniversitesi'ni kurul üyelerinden biri.
CYBERPOİNT: ABD'Lİ AJANLARI YÜKSEK MAAŞLA İSTİHDAM EDEN FİRMA
O dönem güvenlik teknolojileri konusunda yeni olan BAE, 2008'de Clarke'den aldığı temel destekten sonra bu sefer merkezi halen ABD'nin Maryland vilayetine bağlı Baltimore kentinde bulunan CyberPoint şirketi ile temasa geçti.
Siber güvenlik konusunda 25 yıllık tecrübeye sahip CyberPoint şirketinin CEO'su Karl Gumtow, 2009'dan bu yana BAE'ye bu konuda her türlü hizmeti sunuyor.
Reuters haber ajansının Aralık 2019'da yayınladığı detaylı araştırma haberine göre Gumtow, 2010'dan itibaren siber güvenlik dosyasını Clarke'nin sahip olduğu danışmanlık şirketinden devraldı.
Gumtow, BAE'nin siber savunma alanından ağını dışarıya çıkartıp saldırılar gerçekleştirmesi için şirketi bünyesinde "Raven Project" adında 2011'den itibaren yoğun çalışma içerisine girdi.
Reuters'ın ortaya çıkardığı binlerce belge ve şirket çalışanlarından derlediği bilgilere göre CyberPoint'in öncülüğündeki Raven Project ilk önce Abu Dabi'de bir villada faaliyete başladı ve ardından ABD'li eski Ulusal Güvenlik Ajansı'nın tecrübeli bilgisayar programcılarıyla siber güvenlik uzmanları astronomik maaşlarla istihdam edildi.
Araştırmaların sonucuna göre ABD'li eski ajanlar yıllık ortalama 200 bin ila 400 bin dolar maaş alıyor ve ilk hedefleri ülkenin siber güvenlik ağının kurulmasıyla olası saldırılara karşı siber savunma kapasitesini geliştirmek.