Almanya'da İslam karşıtı, aşırı sağcı popülist Almanya için Alternatif (AfD) Partisi'nin Eş Genel Başkanı Alice Weidel de Wilders'ı kutlayarak, "Tüm Avrupa siyasi değişimi istiyor." iddiasında bulundu.
İspanya'da aşırı sağcı Vox Partisi'nin lideri Santiago Abascal da "Giderek daha fazla Avrupalı sokaklarda ve sandıklarda uluslarının, sınırlarının ve haklarının savunulmasını talep ediyor." mesajını paylaştı.
Portekiz'deki aşırı sağcı Chega Partisi'nin lideri Andre Ventura da Portekiz'de 10 Mart'ta yapılacak erken genel seçimlere atıfta bulunarak, "Arkadaşımız Geert Wilders Hollanda'da seçimleri kazandı. Bu son işaret: Sıradaki Portekiz olacak!" paylaşımında bulundu.
Aşırı Sağcı Avusturya Özgürlük Partisi (FPÖ) Genel Başkanı Herbert Kickl de Wilders'ın "vatansever" politik söylemi nedeniyle bu zamana kadar hiç olmamış bir seçmen oranının onun arkasında birleştiğini, Wilders'ın "katı bir göç politikası ve Avrupa'nın İslamlaşmasını önlemek için" önemli müttefik olduğunu kaydetti.
Kickl, gelecek yıl ülkesinde yapılacak genel seçimler için de "her şey mümkün" mesajını verdi.
Macaristan Başbakanı Viktor Orban da "Değişim rüzgarları burada." ifadesini kullanarak, Alman müzik grubunun Avrupa'da komünizmin düşüşüyle özdeşleşen bir şarkı paylaştı.
Hollanda'nın komşusu Belçika'da aşırı sağcı Vlaams Belang Partisi'nin lideri Tom Van Grieken de "Halk sadece Hollanda'da değil, Flaman bölgesinde gerçek bir değişim özlemi içinde. Bu seçimlerin ana teması açıkça göç oldu. Bu da gayet mantıklı. Göçün önemi ve etkisi göz ardı edilemez." değerlendirmesinde bulundu.
MÜSLÜMANLAR ENDİŞELİ
Hollanda'da Müslümanlar, 22 Kasım'da yapılan erken genel seçimlerden, Geert Wilders liderliğindeki İslam düşmanı ve aşırı sağcı Özgürlük Partisinin (PVV) birinci çıkması nedeniyle endişe duyuyor.
Devlet ve Müslümanlar Arası İletişim Organı (CMO) Başkanı Muhsin Köktaş, yaptığı açıklamada, seçim konuşmasında "camiler, İslami okullar ve Kur'an-ı Kerim'in Hollanda'ya ait olmadığını" belirten Wilders'in seçimleri kazanmasının ve aşırı sağın oylarının artmasının Müslümanlar için büyük hayal kırıklığı olduğunu söyledi.
Köktaş, "Seçimlerin sonucu hayal kırıklığının yanı sıra Müslümanların geleceği için endişe verici bir durum. Wilders, parti programını uygulama fırsatı bulursa ve koalisyon ortakları buna sıcak bakarsa o zaman Müslümanlar için Hollanda yaşanmaz bir hale gelecektir." dedi.
Wilders'in seçim vaatlerinin hukuka aykırı olduğuna dikkati çeken Köktaş, "Belki parti programındakileri uygulayamayabilir ama Wilders ve diğer sağ partiler, Müslümanların hayatını zorlaştırmak için ellerinden geleni yapacaklardır. Bazı şeyleri yasaklayamasalar da katı kurallar uygulayacaklardır. Bundan dolayı Müslümanların hayatı baya zorlaşacaktır." değerlendirmesinde bulundu.
Köktaş, kamu binalarında başörtüsü yasağı getirmek isteyen Wilders'in seçimleri kazanmasının dünya genelinde şok etkisi yaptığını belirterek, "Bizi zor günler bekliyor. Endişelerimizi birinci ağızdan hem Wilders'a hem koalisyon ortaklarına duyurmaya çalışacağız. Mümkün olduğu kadar PVV'nin parti programında bulunanların gündeme alınmaması için mücadele edeceğiz." ifadelerini kullandı.
İslam Toplumu Milli Görüş Teşkilatları Güney Hollanda Bölgesi Dış İlişkiler Başkanı Kenan Aslan da Wilders'ın son 20 yılda yaptığı İslam karşıtı açıklamalara işaret ederek, "Özellikle yabancılara ve Müslümanlara yönelik ayrımcılık içeren açıklamaları bizi tedirgin ediyor. Geçmiş dönemdeki söylemlerine bakılırsa, camilerimizin kapatılmasına, Kur'an'ın yasaklanmasına kadar gidecek İslam karşıtı uygulamalar bizi bekliyor. Bu nedenle çok endişeliyiz." diye konuştu.
Wilders'ın, İslam ülkelerinden sığınmacı veya göçmen alınmasını durdurma vaadine değinen Aslan, "Batı'nın dünyanın farklı yerlerinde başlattığı savaş neticesinde Batı'ya yönelen sığınmacıları zor günler bekliyor." dedi.
İslam'ın totaliter bir ideoloji olarak tanıtılacağı sözünü veren Wilders'ın, seçim sonrası yaptığı "Camilerden, Kur'an'dan, İslami okullardan bahsetmeyeceğiz." açıklamasına hiçbir şekilde güvenmediğini dile getiren Aslan, "Hollanda anayasasında dini cemaatlerin bir kalkanı vardı, onu değiştirmeye kadar gidebilir sağ koalisyonun yapacakları. Zor olsa da bunu deneyeceklerdir." ifadelerini kullandı.
Hollanda Türk Federasyonu (HTF) Başkanı Murat Gedik ise Wilders'ın aldığı oy sayısının, aşırı sağ kurumlar ve merkezde bulunan sağ partileri cesaretlendirdiğini söyledi.
Çifte vatandaşlığı yasaklamak isteyen Wilders'in "göçü sınırlama" vaadi ve İslam karşıtı duruşunun seçmenden karşılık bulduğunu belirten Gedik, şunları kaydetti:
"Wilders'ın parti programında camileri kapatma, Kur'an-ı Kerim'i yasaklama gibi vaatleri var. Anayasaya aykırı olduğu için belki bunları yapamaz ama seçim sonuçları Müslüman veya Türk fark etmez, yabancılar üzerinde psikolojik bir baskı yapacaktır. Bundan dolayı endişeliyiz. Bu psikolojik baskı bizleri zor bir duruma sokacaktır. Bundan sonra dışlama ve ayrıştırma daha çok artacak. Endişelerimiz bu doğrultuda. Türk STK'lerine baskılar çoğalacaktır. Özellikle Ankara'nın uzun kolu (söylemini) daha sık kullanabileceklerdir. Aşırı sağın seçim sonucunda almış olduğu güçle, Türk ve Müslüman toplum üzerindeki psikolojik baskılar artacaktır."