İş bırakma kararı alanlar arasında metro çalışanları, otobüs şoförleri ve Uber sürücüleri, öğretmenler, liman işçileri, ceza avukatları, sağlık çalışanları, temizlik işçileri, üniversite çalışanları, havacılık ve posta servisi çalışanları ile hemşireler yer alıyor.
Grev kararlarının yanı sıra hayat pahalılığı ve kemer sıkma politikalarını protesto eden binlerce kişi de Londra başta olmak üzere ülke genelinde sıklıkla gösteriler düzenliyor.
*İlgili habere gitmek için fotoğrafa tıklayın
OKULLAR KAPANMA TEHLİKESİYLE KARŞI KARŞIYA
İngiltere'de artan enerji maliyetleri okulları da vurdu. Bazı okullar artan fiyatlarla başa çıkmanın yolunu ararken, kapanma tehlikesiyle karşı karşıya kaldıkları belirtildi. Enerji maliyetini kısmanın yolunu arayan yetkililer, öğrencilerin ders esnasında montlarıyla oturmalarını talep etmeye başladı.
Oxford ve Abingdon'daki 8 okuldan sorumlu Vale Academy Trust'ın Yönetim Kurulu Başkanı Richard Evans, BBC'ye yaptığı açıklamada, artan enflasyon, personelin maaş artışları ve ısınma maliyetleriyle mücadele ettiklerini anlattı.
Artan yaşam maliyetlerinin bazı okullardaki personel ve öğrencileri "öğretim ve ısınma" arasında seçimle karşı karşıya bıraktığını söyleyen Evans, enerji faturalarının 4 katına çıktığını ve bu durumun okullarda bütçe açığına yol açtığını belirtti.
Evans, "Vatandaş olarak henüz ne yapmamız gerektiğine karar vermedik, ancak Kovid-19 salgını döneminde yaptığımız gibi çocuklardan sınıflarda da montlarını giymelerini istemek zorunda kalabiliriz." ifadelerini kullandı.
Evans, her ilkokulun ısınma ve personel giderlerinde 40 bin sterlin artışla karşı karşıya olduğuna işaret ederek, her bir ortaokul için ise bu rakamın personel sayısına bağlı olarak yaklaşık 300 bin sterlin olduğunu aktardı.
Okul bütçelerinin nisanda belirlendiğini ve bu nedenle yüzde 11,1 olarak açıklanan rekor enflasyonun dikkate alınmadığını anlatan Evans, "Özel eğitime ihtiyaç duyan çocuklarımızın sayısı giderek artıyor ve onların desteklenmesi gerekiyor. Bu nedenle daha fazla personel istihdam etmemiz gerekiyor, böylelikle maliyetler de artıyor." açıklamasında bulundu.
Sabah Gazetesi yazarlarından Hülya Güler de geçtiğimiz günlerde İngiltere ile ilgili izlenimlerini kaleme aldı. İngiltere'de bulunan Güler, enflasyon nedeniyle İngilizlerin zor günler geçirdiğini belirterek krizin sokağa yansımalarını yazmıştı.
İşte Sabah yazarı Hülya Güler'in yazılarından bir bölüm
İlk izlenimim Heathrow Havalimanı'na indiğimde metroda başladı. Şehre gitmek üzere metro işaretlerini takip ederek ilerlerken, yakasında ulaştırma gönüllüsü yazan gençlerle karşılaştım. Metro çalışanlarının bir günlük uyarı grevinde olduklarını öğrendim. Benim için kötü bir sürpriz olsa da İngilizler için grevler artık günlük bir rutin haline gelmiş!
Geçen hafta postacılar grevdeymiş... Önümüzdeki hafta hemşireler, sonra öğretmenler ve yargıçlarla, devletin atadığı avukatların birer günlük uyarı grevleri planladıklarını öğrendim. Ülkenin ulusal sağlık sisteminde (NHS) yaşanan yoğunluğu düşündüğümde bir günlük de olsa hemşirelerin greve gitmesinin günlük hayatı nasıl etkileyeceğini düşünmek bile istemiyorum...
NOELDE HEDİYE YOK!
Yaklaşan noel sezonu için de bu yıl hediye almama teması seçilmiş durumda. 1980'lerden bu yana ilk kez çift haneye (Yüzde 11.1) çıkan enflasyonun tedirgin ettiği tüketicilerin kendini daha iyi hissetmesi için bu yıl 'gereksiz ise hediye almayın' teması öne çıkıyor. Ekonomistler yaklaşan noel tatili için her kuruşun yani her peny'nin hesabını yapma tavsiyesinde bulunurken, tüketimin durdurulmasının işleri daha da kötüleştireceğini hatırlatan KOBİ'lerinse bu önerilere itirazı var...
İNGİLİZLER 'POND SHOP'TAN ALIŞVERİŞE BAŞLADI
Çarpıcı bir gözlem de caddeler ve alışveriş merkezlerinden... AVM'lerde in cin top oynuyor. Birçok dükkân kepenk indirmiş... Marketlerde son kullanma tarihi yaklaşan ürünlerde yapılan indirimler yoğun ilgi görüyor. Tüketicilerin uğrak yeri bizde daha çok '1 milyoncu' olarak anılan 'pound shop'lar...
ŞUBELER TEK TEK KAPANIYOR
İngiltere'nin sembol kahve ve hızlı gıda markalarından Pret A Manger'ın şube kapatmaya başlamış... Üstelik ilk şubesini açtığı Victoria Street gibi marka için önemli bir caddedeki şubesini... Kirası çok yüksek olduğu için dükkân ağustos ayından bu yana boşmuş. Esnaf dört gözle İngiltere'nin Katar'daki Dünya Kupası'nda başarılı olmasını bekliyor. Hatta televizyonlarda 'Katar'da bir bira 12 sterlin, İngiltere'yi desteklemek için Katar'a gitmek zorunda değilsiniz' çağrıları yapılıyor. Kısacası İngiltere'de esnafın umudu şimdilik Dünya Kupası'nda olası başarıyla düzelen morallere gelecek tüketim ve ardından beklenen noel hareketliliğinde.