6'lı koalisyon İsrail'i iç savaşa sürüklüyor! Netahyahu'dan geri adım: Tartışmalı yargı reformunu erteledi! Göstericiler vazgeçmiyor

İsrail'de siyasi krize ve kitlesel protestolara yol açan tartışmalı yargı düzenlemesinin ardından ülke genelinde tansiyon giderek yükseldi. Savunma Bakanı Yoav Gallant'ı görevden alması üzerine yüz binlerce İsrailli sokaklara döküldü. Çatışmaların yaşandığı ve sokakların savaş alanına döndüğü protestoların ardından köşeye sıkışan Netanyahu, yargı düzenlemesini ertelediğini duyurdu. Netanyahu'nun kararına karşı çıkan koalisyon ortakları, destekçilerini sokağa sürdü. İç savaş tehlikesi giderken büyürken, reformun tamamen gündemden çıkarılmasını isteyenlerin protestoları da sürüyor. Dağılma noktasına gelen koalisyonun, anlaşamamazlığı İsrail'i uçuruma sürükledi. Görevdeki hükümet, İsrail'de seçmenin 3,5 yıl içinde 5. kez sandığa gitmesine neden olan koalisyon krizlerinin ardından kurulmuştu.

takvim.com.tr takvim.com.tr
Giriş Tarihi :27 Mart 2023 , 01:25 Güncelleme Tarihi :28 Mart 2023 , 14:50
6’lı koalisyon İsrail’i iç savaşa sürüklüyor! Netahyahu’dan geri adım: Tartışmalı yargı reformunu erteledi! Göstericiler vazgeçmiyor

İÇİNDEKİLER

İsrail'de Başbakan Binyamin Netanyahu'nun, tartışmalı yargı düzenlemesinin durdurulması çağrısında bulunan Savunma Bakanı Yoav Gallant'ı görevden alması üzerine yüz binlerce İsrailli sokaklara döküldü.

Netanyahu başbakanlığındaki koalisyon hükümetinin, yargının yetkilerini kısıtlayan ve iktidarın yargı atamalarında söz sahibi olmasını öngören "yargı reformu", ülke genelinde 12 haftadır protestolara neden olurken, düzenlemenin durdurulması çağrısında bulunan Savunma Bakanı Gallant'ın pazar akşamı görevden alınması bardağı taşıran son damla oldu.



Hükümet karşıtı protestocular, Gallant'ı görevden alarak yargı düzenlemesi konusunda geri adım atmayacağının mesajını veren Başbakan Netanyahu'ya tepki olarak başta Tel Aviv ve Batı Kudüs olmak üzere ülke genelinde meydanlara indi.



İsrail'in Kanal 12 televizyonu, ülke genelinde 600 binden fazla İsraillinin gösterilere katıldığının tahmin edildiğini aktardı.

Tel Aviv'de, hükümetin yargı düzenlemesine karşı çıkan on birlerce gösterici, ellerinde İsrail bayraklarıyla kentin ana arteri Ayalon Otoyolu'nu çift yönlü trafiğe kapattı. Bazı protestocular yolda ateş yaktı.


Protestocular, Başbakan Binyamin Netanyahu'ya ülkedeki lakabıyla seslenerek, "Bibi istifa et" sloganları attı.



Batı Kudüs'teki Başbakanlık konutunun önünde toplanan yüzlerce kişi polis barikatlarını aşmaya çalışırken, polisle protestocular arasında arbede yaşandı. Polis göstericileri dağıtmak için tazyikli su kullandı.

Ardından protestocular, Batı Kudüs'teki İsrail Meclisi önünde toplanmak için yürüyüşe geçti.

İsrail basını, Netanyahu'nun partisi Likud'dan milletvekili ve bakanların evlerinin çevresinde de protestolar düzenlendiğini geçti.

Çok sayıda protestocu da İsrail'in güneyinde Gazze Şeridi yakınındaki 234 numaralı otoyolu trafiğe kapattı.

NETAHYAHU'DAN GERİ ADIM!

Koalisyon ortağı aşırı sağcı Ben-Gvir ile protestolara neden olan yargı düzenlemesinin askıya alınması konusunda anlaşan Başbakan Netanyahu, ülke çapında kitlesel protestolara ve grevlere neden olan yargı düzenlemesini ertelediğini duyurdu.

KOALİSYON HA DAĞILDI DAĞILACAK
Ben-Gvir da yargı düzenlemesinin bir sonraki dönemde parlamentoya getirilmesi karşılığında Netanyahu ile anlaştıklarını açıklamıştı.

Netanyahu hükümetinin koalisyon ortaklarından Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben Gvir'in partisi Otzma Yehudit (Yahudi Gücü) tarafından yapılan açıklamada, yargı reformu ile ilgili görüşmelerin gelecek ayki Hamursuz Bayramı tatilinden sonraki meclis oturumuna kadar askıya alındığı ifade edilerek, "reformun diyalog yoluyla meclisten geçirilmesi" için bir sonraki oturumda yeniden meclise sunulacağı aktarıldı.

İHA!nın aktardığı bilgilere göre İsrail basınında yer alan haberlerde, Ben Gvir'in yargı reformu ile ilgili görüşmelerin askıya alınmasını destekleyeceği ve karşılığında Ulusal Güvenlik Bakanlığı'nın kontrolünde bir "ulusal muhafız birimi" kurulacağı belirtildi.

İsrail meclisindeki bir sonraki yasama dönemi 30 Nisan-30 Temmuz tarihleri arasında olacak.

AŞIRI SAĞCILAR MEYDANA İNDİ!
İsrail'de Başbakan Binyamin Netanyahu hükümetinin, Meclisten geçirmeye çalıştığı ancak yoğun tepkiler üzerine ertelediği, tartışmalı yargı düzenlemesini destekleyenler gösteri yaptı.

Netanyahu'nun erteleme açıklaması öncesinde, Batı Kudüs'teki Yüksek Mahkeme önünde toplanan göstericiler, ellerinde İsrail bayraklarıyla düzenlemeyle ilgili sürecin devam etmesi talebinde bulundu.

İsrail Kanal 12 Televizyonuna göre, koalisyon ortağı aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir de "Geleceğin Başbakanı" sloganları eşliğinde gösteriye katıldı.

ABD KARARDAN 'MEMNUN'
İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog, Başbakan Binyamin Netanyahu'nun tartışmalı yargı düzenlemesini ertelemesinin "doğru bir adım" olduğunu belirtti.

ABD, İsrail'de ülke çapında kitlesel protestolara ve grevlere neden olan yargı düzenlemesinin ertelenmesini "memnuniyetle" karşıladı.

Beyaz Saray Sözcüsü Karine Jean-Pierre, günlük basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtladı.

İsrail'de ülke çapında kitlesel protestolara ve grevlere neden olan yargı düzenlemesinin ertelenmesine değinen Jean-Pierre, "Uzlaşı için ek zaman ve alan yaratma fırsatı sunan bu kararı memnuniyetle karşılıyoruz." dedi.

GÖSTERİCİLER VAZGEÇMİYOR
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, ülke çapında kitlesel protestolara ve grevlere neden olan yargı düzenlemesini ertelediğini duyurmasına rağmen protestolar devam ediyor.

Tel Aviv'in merkezindeki Kaplan Caddesi'nde ellerinde İsrail bayrakları ile Netanyahu karşıtı slogan atan göstericilere İsrail polisi TOMA'larla müdahale etti.

6'LI KOALİSYON KİMLERDEN OLUŞUYOR?
Koalisyon partilerinden Otzma Yehudit (Yahudi Gücü) partisi lideri Itamar Ben-Gvir, Arap karşıtı açıklamalarıyla tanınıyor ve İsrailli güvenlik güçlerinin Batı Şeria'da olası tehditler karşısında ne zaman ateş açabileceğine ilişkin kuralların gevşetilmesini talep ediyor.

Daha önce "ırkçılığa tahrik" ve "bir terör örgütünü desteklemek" suçlarından yargılanıp hüküm giyen Ben-Gvir, İsrail ve Batı Şeria'da polis üzerinde yetkiye sahip Ulusal Güvenlik Bakanı olmaya hazırlanıyor.

Hükümetin diğer aşırı sağ ortağı, LGBT karşıtı Noam Partisi'nin lideri Avi Maoz, Kudüs'teki Onur Yürüyüşü'nün yasaklanmasını talep ediyor, orduda kadınlara fırsat eşitliğini onaylamıyor ve İsrail'e göçü Yahudilerle sınırlamak istiyor.

İSRAİL'DE NELER YAŞANDI?
Netanyahu, yargı düzenlemesinin durdurulması çağrısı yapan Savunma Bakanı Gallant'ı pazar akşamı görevden almış, bunun üzerine ülke genelinde yüz binlerce İsrailli sokaklara dökülmüştü.

Savunma Bakanı Gallant'ın çağrısına, Likud Partisi içinden de destek gelmişti.

Likud Partisi milletvekilleri Yuli Edelstein ve David Bitan, Gallant'a katılarak yasa tasarısının durdurulması ve diyalog çağrısında bulunmuştu.

Bunun üzerine yüz binlerce İsrailli dün akşam saatlerinden itibaren ülke genelinde sokaklara dökülmüştü.

KOALİSYON ÇATLIYOR
Netanyahu'nun ülke çapında 13 haftadır kitlesel protestolara yol açan tartışmalı yargı düzenlemesini askıya alacağı yönündeki haberler koalisyon hükümetinde çatlağa neden oldu.

Protestoların hedefindeki Netanyahu'nun, yargının yetkilerini kısıtlayan "yargı reformunu" askıya alacağı bildirilirken, koalisyon hükümetinin aşırı sağcı ortakları bu adıma karşı olduklarını duyurdu.

Açıklamalarıyla hem İsrail'de hem de uluslararası alanda tepki toplayan aşırı sağcı Maliye Bakanı Bezalel Smotrich'in partisi Dini Siyonizm, konuya ilişkin yazılı bir açıklama yaptı.

Parti açıklamasında, tartışmalı yargı düzenlemesinin askıya alınmasının "şiddet, anarşi ve askerlik görevini reddetmeye teslim olmak anlamına geleceği ve seçim sonuçlarını mahvedeceği" ifade edildi.

Seçim sonuçlarıyla "kendilerine İsrail demokrasisinde bir denge oluşturma görevi verildiğini" belirten Dini Siyonizm Partisi, tavize, diyaloğa açık olduklarını ancak "bunun İsrail demokrasisindeki merkez güçlerin darbe tehdidi altında olmayacağını" kaydetti.

BEN-GVİR'DEN TEHDİT
Netanyahu'nun bir diğer aşırı sağcı koalisyon ortağı Yahudi Gücü Partisi lideri ve Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir de sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, yargı düzenlemesinin askıya alınmaması ve "anarşiye teslim olunmaması" çağrısında bulundu.

Ben-Gvir, paylaşımında, İsrail'de yargı düzenlemesinin durdurulmasının "savaş pilotlarının oylarını piyade erlerinin oylarından, yüksek teknoloji sektörünün oylarını işçilerin oylarından daha değerli yaptığını" belirtti.

Öte yandan İsrail'in "Kanal 12" televizyonu, Ben-Gvir'in, yargı düzenlemesinin durdurulması halinde "koalisyon hükümetini devirme" tehdidinde bulunduğunu aktardı.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun bir basın açıklaması yaparak tartışmalı yargı düzenlemesinin askıya alındığını duyuracağı bildirilmişti.

Ancak İsrail basını koalisyon ortaklarından gelen tepkiler üzerine Netanyahu'nun yapmayı planladığı basın açıklamasını ertelediğini kaydetti.

AŞIRI SAĞCILAR MEYDANA İNİYOR!
Aşırı sağcı koalisyon yanlıları da Netanyahu'nun düzenlemeyi askıya alma ihtimaline karşı sokağa çıkma kararı aldı.

Hükümet yanlılarının, hükümet karşıtlarıyla eş zamanlı olarak Batı Kudüs ve Tel Aviv'de aynı noktalarda, ilk kez kitlesel gösteriler düzenlemesi bekleniyor.

İsrail Meclisinin Anayasa, Hukuk ve Adalet Komisyonu'nun başkanlığını yapan ve tartışmalı yargı düzenlemesinin mimarı kabul edilen Milletvekili Simcha Rothman, hükümete destek vermek ve yargı düzenlemesinin durdurulmasını önlemek için sağcı destekçilerini sokağa çağırdı.

"SEÇİMLERİMİZİ ÇALAMAYACAKLAR!"
Aşırı sağcı ve ırkçı politikalarıyla bilinen Dini Siyonizm Partisi Milletvekili Rothman, Twitter hesabından yaptığı paylaşımla, destekçilerini, bugün hükümet karşıtı gösterilere sahne olması beklenen Batı Kudüs'teki İsrail Meclisinin önünde toplanmaya çağırdı.

Rothman, "Seçimlerimizi çalamayacaklar!", "Halk, yargı sisteminin radikal bir şekilde elden geçirilmesini istiyor.", "Dışarı çıkın ve seçimi halka geri verin." ifadelerini kullandı.

Şiddet eylemleriyle bilinen "La-Familia" adlı aşırı sağcı örgüt de akşam saatlerinde, 13 haftadır yargı düzenlemesine karşı gösterilere sahne olan Tel Aviv'in merkezindeki Kaplan Caddesi'nde bir protesto organize etti.

Hükümet karşıtı gruplar ise olası kışkırtma ve şiddet eylemlerine karşı, taraftarlarını aşırı sağcı grupların bulunduğu noktalardan uzak durmaya çağırdı.

"DERHAL DURDURMAYA ÇAĞIRIYORUM"
Cumhurbaşkanı Herzog, konuya ilişkin yazılı bir açıklama yaptı.

Herzog, ülke güvenliğinin tehdit altında olduğunu vurgulayarak şunları kaydetti:
"Dün gece son derece ağır sahnelere şahit olduk. Başbakana, hükümete ve koalisyon üyelerine sesleniyorum. Halkın tamamı derin bir endişeyle hareket ediyor. Güvenliğimiz, ekonomimiz ve toplumumuz tehlike altında. Bütün İsrail halkının gözü üzerinizde. Tüm Yahudi halkının gözü üzerinizde. Tüm dünyanın gözü üzerinizde."

Herzog, hükümete hitaben, "Sorumluluğum gereğince, İsrail halkının birliği için sizi (yargı reformuna ilişkin) yasal süreci derhal durdurmaya çağırıyorum" ifadelerini kullandı.

POLİS KONTROLÜ KAYBETTİ
Haaretz gazetesinin haberine göre, İsrail'de adı açıklanmayan üst düzey bir polis yetkilisi, "Protestoların kontrolünü kaybettik." ifadesini kullandı.

Başka bir güvenlik yetkilisi de "Şu anda dışarıda olanlar delilik. Göstericilerin üzerine tekrar atık su püskürterek olayları yatıştıracağını düşünenler yanılıyor. Bu durumu kontrol altına alamayacağız." dedi.

Yedioth Ahronoth gazetesi de söz konusu protestolara ilişkin haberinde "Polis, Savunma Bakanı'nın görevden alınmasının ardından Tel Aviv'in ana arteri Ayalon'da gerçekleşen büyük gösterilerin kontrolünü tamamen kaybetti." ifadelerini kullandı.

Gazete, bölgede bulunan polislerin buraya akın eden göstericilerin alana girişini bile engellemediğini yazdı.

ÜNİVERSİTELERDEN SÜRESİZ GREV KARARI
İsrail üniversiteleri de yargı düzenlemesine karşı süresiz greve gitme kararı aldı.



Üniversitelerin rektör ve yönetimleri, yayımladıkları ortak yazılı açıklamada, hükümetin yargı düzenlemesini protesto etmek için bugünden itibaren tüm derslerin ve bilimsel araştırmaların durdurulmasını kapsayacak şekilde süresiz grev ilan ettiklerini duyurdu.

Açıklamada, "İsrail üniversitelerinin rektör ve yönetimleri olarak biz, İsrail demokrasisinin temellerini sarsan ve devamlılığını tehlikeye atan yasama sürecinin devam ettiği zeminde, İsrail'in tüm araştırma üniversitelerindeki eğitimi durduracağız. Başbakan ve koalisyon üyelerini yasa tasarısını derhal durdurmaya çağırıyoruz." ifadelerine yer verildi.



SAVUNMA BAKANI YARGI DÜZENLEMESİNİN DURDURULMASI ÇAĞRISI YAPMIŞTI
İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant, ülkede siyasi krize ve kitlesel protestolara yol açan tartışmalı yargı düzenlemesinin durdurulması için hükümete çağrı yapmıştı.



Savunma Bakanı, "Ülke içindeki ayrılık, İsrail ordusuna ve savunma teşkilatına derinlemesine nüfuz etti. Bu, İsrail'in güvenliğine yönelik açık ve büyük bir tehdittir. Buna izin vermeyeceğim." demişti.

Savunma Bakanı Gallant'ın çağrısına, Likud içinden de destek gelmişti.

Likud milletvekilleri Yuli Edelstein ve David Bitan, Gallant'a katılarak, yasa tasarısının durdurulması ve diyalog çağrısında bulunmuştu.



İsrail basını, Likud Milletvekili ve Tarım Bakanı Avi Ditcher'ın da hükümetin yargı düzenlemesinin durdurulması yönünde görüş beyan ettiğini ileri sürmüştü. Ditcher yaptığı açıklamayla Netanyahu ve hükümetle koordinasyon halinde olduğunu duyurmuştu.

"YARGI REFORMUNUN" DURDURULMASINA YEŞİL IŞIK YAKTILAR
İsrail basınının aktardığına göre, Netanyahu liderliğindeki Likud'dan Kültür ve Spor Bakanı Miki Zohar, ülkedeki krize ilişkin, "Açıklama yapmamanın bedelini ağır ödedik. Yargı sisteminde yapılacak reform gerekli ve hayatidir. Ancak ev yandığında kimin haklı olduğunu soramazsınız, su dökmeli ve içindekileri kurtarmalısınız." değerlendirmesinde bulundu.

Zohar, "Eğer Başbakan, ülkede meydana gelen çatlağı önlemek için (yargı düzenlemesi) yasa tasarısını durdurmaya karar verirse, onun bu tutumunu desteklemeliyiz." ifadelerini kullandı.

Diaspora İşleri Bakanı Amichai Chikli de, yargı düzenlemesi konusunda yeniden değerlendirme yapma çağrısında bulundu.

"Her zamankinden daha elzem olan yargı reformuna duyulan derin ihtiyacı tespit etmekte değilse bile, bunu gerçekleştirme biçimi konusunda yanıldık." diyen Chikli, "Yani, (İsrail menşeli navigasyon yazılımı) Waze'de olduğu gibi, son varış noktası değişmese bile, rotanın yeniden hesaplanmasını tavsiye ederim. Evet, (yargıda reform konusunda) tamamen haklı olsak bile." görüşünü savundu.

Ekonomi Bakanı Nir Barkat da yasa tasarısını durdurma ve gelecekteki adımları yeniden değerlendirmeye karar verirse, Başbakan Netanyahu'nun bu kararını destekleyeceğini açıkladı. Barkat, "Reform gerekli ve bunu yapacağız, ancak bir iç savaş pahasına değil." ifadelerini kullandı.

Öte yandan, tartışmalı yargı düzenlemesinin en büyük savunucularından Adalet Bakanı Yariv Levin'in ise geri adım atmaya niyetli olmadığı kaydediliyor.

Levin'in, yasa tasarısının ertelenmesi veya askıya alınması halinde, hükümet koalisyonundan ayrılma tehdidinde bulunduğu belirtiliyor.

NETANYAHU HÜKÜMETİNİN TARTIŞMALI "YARGI REFORMU"
Adalet Bakanı Yariv Levin, 5 Ocak'ta Yüksek Mahkemenin yetkilerini sınırlandıran, yargının, hakimlerin seçimi üzerindeki etkisini azaltan bir "yargı reformu" planladıklarını duyurmuştu.

Netanyahu başbakanlığındaki koalisyon hükümetinin, yargının bazı yetkilerini Meclise devretmeye yönelik hamleleri, Yüksek Mahkeme başta olmak üzere hükümet ile İsrail yargı mekanizması arasında gerilime yol açmıştı.



Ülkedeki en yüksek yargı makamı olarak görev yapan İsrail Yüksek Mahkemesi, Meclisin çıkardığı kanunları, anayasa taslağı olarak kabul edilen "temel yasalara" aykırılık gerekçesiyle bozma yetkisine sahip.

Netanyahu hükümeti, açıkladığı yargı düzenlemesinde, Yüksek Mahkemenin, Meclisin çıkardığı kanunları bozma yetkisinin büyük ölçüde elinden alınacağını belirtmişti.



Hükümetin yargının yetkilerini kısıtlayan ve iktidarın yargı atamalarında söz sahibi olmasını öngören yargı düzenlemesi, İsrail içinde ve uluslararası alanda yoğun şekilde eleştirilmişti.



Cumhurbaşkanı Isaac Herzog'un, taraflara "iç savaş" uyarısı yaparak sunduğu alternatif tasarı da iktidar tarafından reddedilmişti.



İsrail ordusunda savaş pilotları, denizaltı subayları, siber güvenlik uzmanları, özel kuvvetler gibi birimlere bağlı binlerce yedek asker, hükümetin tartışmalı yargı düzenlemesini uygulaması durumunda görevlerine devam etmeyeceklerini veya eğitimlere katılmayacaklarını açıklamıştı.



İsrail'de iç ve dış istihbarat teşkilatları, diğer güvenlik kurumlarının çalışanları da yaptıkları açıklamalarla hükümetin yargı düzenlemelerine karşı itirazlarını duyurmuştu.



Devam eden tartışma ve tepkilere rağmen "yargı reformu" kapsamındaki "başbakanın görevden alınmasını zorlaştıran" yasa tasarısı 23 Mart'ta Meclisten geçmişti.



Yarın Meclise getirilmesi planlanan yasa tasarısı, hükümetin, Yüksek Mahkeme üyelerinin belirlenmesinde öncelikli söz sahibi olmasını ve böylelikle Yüksek Mahkeme başkanını belirleyebilmesini öngörüyor.



Netanyahu öncülüğündeki koalisyon, yargı düzenlemesine karşı çağrı yapan Gallant ve diğer Likud milletvekillerinin hükümetten desteğini çekmesi durumunda tartışmalı yargı paketini geçirmekte Meclis çoğunluğunu kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya kalabilir.



İSRAİL'DE BAZI BELEDİYE BAŞKANLARI AÇLIK GREVİNE BAŞLIYOR
İsrail'de tartışmalı yargı reformuna ilişkin gelişmelerin ardından bazı belediye başkanları, Başbakan Binyamin Netanyahu'nun Batı Kudüs'teki ofisinin önünde açlık grevine başlayacaklarını duyurdu.

Yediot Ahronot gazetesinin aktardığına göre, ülkenin orta kesimlerdeki Herzliya ve Kfar Saba kentleri ile Zikhron Ya'akov ilçesi belediye başkanları, yayımladıkları ortak bildiride, bugün Netanyahu'nun ofisinin önünde açlık grevine başlayacaklarını açıkladı.

"İsrail'in sürüklendiği felaket ve büyük krizin durdurulması" talebinde bulunacaklarını belirten ortak bildiride belediye başkanları, İsrail halkının birliği, selameti ve devlet güvenliğinin zarar görmesine engel olunmasını istedi.

Belediye başkanları, hükümete tartışmalı yargı reformu adımını durdurması ve muhalefetle müzakereleri başlatması çağrısı yaptı.

Başbakan Binyamin Netanyahu başbakanlığındaki koalisyon hükümetinin, yargının yetkilerini kısıtlayan ve iktidarın yargı atamalarında söz sahibi olmasını öngören "yargı reformu", ülke genelinde 12 haftadır protestolara neden olurken, düzenlemenin durdurulması çağrısında bulunan Savunma Bakanı Yoav Gallant'ın pazar akşamı görevden alınması bardağı taşıran son damla oldu.

Gallant'ın görevden alınmasının ardından yüz binlerce İsrailli sokaklarda yargı tasarısını ve Gallant'ın görevden alınmasını protesto ederken, Netanyahu'ya istifa çağrıları yaptı.



ESKİ İSRAİL BAŞBAKANI BENNETT: HİÇ OLMADIĞI KADAR BÜYÜK TEHLİKE
İsrail'in eski başbakanlarından Naftali Bennett, ülkede Savunma Bakanı'nın görevden alınmasına yol açan tartışmalı yargı düzenlemesinin yarattığı siyasi kriz için, "İsrail, Yom Kippur Savaşı'ndan beri en büyük tehlike altında." yorumunu yaptı.

Binyamin Netanyahu başbakanlığındaki koalisyon hükümetinin, yargının yetkilerini kısıtlayan ve iktidarın yargı atamalarında söz sahibi olmasını öngören "yargı reformu", ülke genelinde 12 haftadır protestolara neden olurken, düzenlemenin durdurulması çağrısında bulunan Savunma Bakanı Gallant'ın pazar akşamı görevden alınması bardağı taşıran son damla oldu. Gallant'ı görevden alması üzerine yüz binlerce İsrailli sokaklara döküldü.

İsrail eski Başbakanı Bennett, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, tartışmalı yargı düzenlemesinin yarattığı siyasi kriz için "İsrail, Yom Kippur Savaşı'ndan bu yana hiç olmadığı kadar büyük bir tehlike altında." yorumunu yaptı.

Başbakan Netanyahu'ya, Gallant'ı görevden alma kararını geri çekmesi için çağrıda bulunan Bennett, hükümetin "yargı reformunu askıya almasını ve müzakerelere gitmesini" istedi.

Bennett, "Kimin haklı kimin haksız olduğu önemli değil. Tüm göstericileri ve İsrail vatandaşlarını, protestoları şiddete başvurmadan ve kan dökmeden yapmaya davet ediyorum. Biz kardeşiz." ifadelerini kullandı.

"Yom Kippur Savaşı" veya "1973 Arap-İsrail Savaşı" olarak adlandırılan ve 6-25 Ekim 1973 tarihleri arasında yaşanan savaşta, Mısır ve Suriye liderliğindeki Arap devletleri İsrail'e karşı savaş başlatmıştı.



İSRAİL İSTİHBARAT ŞEFİ, BAŞBAKAN NETANYAHU'YLA GÖRÜŞMEK İÇİN KONUTUNA GELDİ
İsrail İç İstihbarat Teşkilatı Şin-Bet (Şabak) Başkanı Ronen Bar, hükümetin tartışmalı "yargı reformu"nun ülkede yarattığı siyasi krizi görüşmek için Başbakan Binyamin Netanyahu'nun konutuna geldi.

Binyamin Netanyahu başbakanlığındaki koalisyon hükümetinin, yargının yetkilerini kısıtlayan ve iktidarın yargı atamalarında söz sahibi olmasını öngören "yargı reformu", ülke genelinde 12 haftadır protestolara neden olurken, düzenlemenin durdurulması çağrısında bulunan Savunma Bakanı Yoav Gallant'ın pazar akşamı görevden alınması bardağı taşıran son damla oldu. Gallant'ın görevden alınması üzerine yüz binlerce İsrailli sokaklara döküldü.

Haaretz'in aktardığına göre, Şin-Bet Başkanı Ronen Bar, tartışmalı yargı düzenlemesinin yarattığı siyasi kriz üzerine, protestoların hedefindeki Başbakan Netanyahu ile görüşmek için Başbakan'ın Batı Kudüs'teki evine geldi.

Bölgedeki protestocuların, Bar'a, "Demokrasiyi kurtar" şeklinde sloganlar attığı kaydedildi.

Şin-Bet Başkanı Bar ve İsrail Genelkurmay Başkanı Herzi Halevi gibi üst düzey devlet yetkilileri, daha önce yaptıkları açıklamalarda ve Netanyahu ile gerçekleştirdikleri değerlendirme toplantılarında, hükümetin yargı düzenlemesine karşı endişelerini dile getirmişlerdi.

TAKVİM UYGULAMASINI İNDİRMEK İÇİN TIKLAYIN