ABD ile Çin arasındaki ticaret savaşı nasıl devam eder?
Bu süreç pandemiyle daha da derinleşti. Yeni dönemde özellikle mal ticaretinde gerilimin iyice tırmandığını gözlemledik. Bu noktada ülkelerin karşılıklı olarak birbirini suçlaması ve virüsün Çin kaynaklı olmasından dolayı ABD'deki halkın çoğu artık Çin'i öteki haline dönüştürdü. 1970'lerden itibaren başlayan 'sen üret, biz tüketelim' mantığına bir darbe oldu bu.
Trump'ın Türkiye ile ilgili özel mesajlarını gördük. Bu ne anlama geliyor?
Türk-Amerikan ilişkileri pozitif bir evreye doğru ilerlemeye devam ediyor. F-35 meselesinden ötürü Türkiye'ye yönelik dışlama uygulanmıştı. Ama çok köklü ilişkiler de var ABD ve Türkiye arasında. ABD en sıkıntılı dönemlerinde Türkiye yanında bulunmuştur.
Bu olumlu hava nasıl yükselir?
Ticari ilişkiler son derece hızlı yükseliyor, görüşmeler de konuyu iyi ivmelendirdi. Özellikle Savunma sanayiindeki karşılıklı çekincelerin ortadan kaldırılmasına yönelik adımlar atıldığı zaman bu ilişkiler güçlendirilecektir. Bu şekilde de karşılıklı ticaretin önü inanılmaz bir şekilde açılacaktır. ABD'de pandemi sonrası iyice derinleşen tedarik merkezinin değiştirilme arzusu uzun yıllardır var. ABD-Çin merkezini değiştirmek istiyor. Çünkü bir ülkenin 540 milyar dolar dış ticaret açığı verip başka bir ülkeye bağımlı olması artık ulusal bir güvenlik haline
dönüştü.
Peki buradan Türkiye nasıl bir pay alabilir?
Bizim bu pazara girebilmemiz için hızlıca Türkiye'nin ticaret anlaşmasına ihtiyacı var. Mısır, Ürdün ve İsrail'in liderliğinde ticari lobiler ABD'de ittifak halinde ilerliyor. Türkiye kendi ekonomik bölgesini kontrol ederek yakın coğrafyamızdaki ülkelerle hızlıca ekonomik işbirliklerine giderek ticari pazara giriş yapabilir. Örneğin; Mısır'da üretilen mallar ABD'ye gümrüksüz gidiyor. Bu konuda hammaddenin temini koşulu var. Bunu hızlıca serbest ticaret anlaşmasına çevirebildiler. Türk ihracatçılarımız güçlü oldukları alanlarda ABD'ye girmeliler.
Türkiye'de hangi sektörler avantajlı?
Özellikle ABD'nin uyguladığı gümrük vergilerini baz aldığımızda birçok sektörümüzün önünde engel oluyor. Öncelikle iki ülkenin karşılıklı ilave gümrük vergilerini sıfırlaması halinde karşılıklı ticaret 50-50 yani 100 milyar dolara birkaç yıla çıkabilir. Türkiye'nin iddialı olabileceği ama bugüne kadar hiç girmediği alanlar var. Amerika'da lojistik bir üs kurduğumuzda önümüz çok açık. Gıda ve tarım sektöründe önümüz inanılmaz açık, tekstil sektöründe, e-ticaret üzerinden Türk şirketlerinin yeni bir hikaye yazması gerekiyor. Gelecek e-ticarette. Türkiye'deki hızlı kargo şirketlerini Amerikan posta idaresine eklemlendirebilirsek Türkiye yapacağı ihracatla ciddi bir ekonomi yaratabilir. Eyalet bazlı çalışmamız ve oradaki imkanları kullanmamız lazım.
NASIL OLUYOR? / ALİ ŞERBETÇİ
