Başkan Erdoğan'ın liderliğinde Türkiye'nin ekonomi hedefleri doğrultusunda hayata geçirilen Kur Korumalı Mevduat ve üretimi harekete geçirmek için başlatılan kredi destekleri piyasaya nefes oldu. Geçmişte bankaların sorgu sualsiz parayı dağıttığı nereye gittiğine bile bakmadığı şirketler bu durumdan memnun olmazken bankalar yeni yöntemlerle devletin aldığı tedbirleri delmeye çalışıyor.
Konuyu köşesine taşıyan Sabah gazetesi yazarı Dilek Güngör, "Bankalar ise ihtiyati tedbirleri delmek için hemen hemen her gün yeni yöntemler keşfediyor. Merkez Bankası ya da BDDK da bunları tespit ettiğinde o kanalları tıkıyor. Geçenlerde duydum… Şimdi de bankalar dövizi olan müşterisine kredi engelini aşmak için kurumsal kredi kartı çıkarma yoluna gidiyorlar… 700 milyon, 800 milyon hatta 1 milyar TL'lik limitli kartlar işadamlarına dağıtılıyor. Ya da tahvil ihraçları yoluyla kaynak yaratıyorlar." ifadelerini kullandı.
İşte Dilek Göngür'ün bugünkü yazısı:
2021 sonunda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın açıklamalarının ardından hayatımıza giren Kur Korumalı Mevduat arkasından Merkez Bankası'nın açıkladığı 'Liralaşma Stratejisi' çerçevesinde aldığı makro ihtiyati tedbirler herhalde geçen seneden bu yana finans ve iş dünyasının en çok tartıştığı konuların başında geliyor.
Tedbirler işe yaradı mı?
Günün sonunda baktığınızda 'evet'… Kim ne derse desin, döviz stabil devam ediyor, yabancı paradan TL'ye kayış hızlandı, toplam mevduat hacminde TL/YP (Yabancı Para) dengesi terse döndü, Hazine'nin borçlanma maliyetleri azaldı, hedefli kredi politikasıyla para üretime verilmeye başlandı, banka kredilerinden KOBİ firmaları daha çok yararlanır oldu, faizler düştü.