OTOMATİK KATILIM SİSTEMİ
Daha iyi anlaşılması için biraz detay vereyim. OVP'den de anlaşılacağı üzere OKS'nin, işverenlerin de katkısı ile ikinci basamak emeklilik sistemine dönüşeceği bir tamamlayıcı emeklilik sistemi kurulacak.
Nedir OKS? 2017 yılında çalışanların, işverenleri tarafından BES'e dahil edilmesine imkan tanıyan Otomatik Katılım Sistemine (OKS) geçildi. Altı yıldır, tüm çalışanların maaşlarından yüzde 3 kesilerek, otomatik BES'e aktarılıyor. Çalışan isterse sistemde kalarak tasarruf ediyor; istemezse de sistemden ayrılıyor.
Altı yıl içinde de 24 milyona yakın çalışan sisteme girdi, zaman içinde 17 milyonu sistemden çıktı, 7 milyon çalışan ise Otomatik BES sayesinde tasarruf ediyor. Çalışanların fon toplamı da 48 milyon TL'ye yaklaştı.
Bu 17 milyon çalışanın neden sistemden çıktığının detaylarına girmeyeceğim. Ama şu kadarını söyleyeyim; çalışanlara yönelik emeklilik sistemi bize has bir model değil.
Hemen hemen tüm ülkelerde uygulanıyor. Fark şu; o ülkelerde, işverenler de katkı sağlıyor. Yani, çalışanın maaşından belirli bir miktar kesiliyor, işveren de yine belirli oranda katkı sağlıyor. Bizde ise sadece çalışanın maaşından yüzde 3 kesilip, OKS'ye aktarılıyor, devlet de katkı sağlıyor.
İKİNCİ EMEKLİLİK İMKANI
Otomatik katılım sisteminin altı yıldır gelişememesinin nedeni de bu; işveren katkısının olmaması. Eğer biz bu sistemi 6 yıl önce diğer ülkelerdeki gibi kurgulasaydık, bugün OKS'deki fon büyüklüğü 300-400 milyar liralara gelir, toplam BES'teki fon büyüklüğü de 1 trilyon lirayı geçerdi.
Bir şey daha olurdu -ki, fon büyüklüğünden falan daha önemli- çalışanlar, gelecekte devletten düşük emekli maaşı alma endişesi ile çalışmazlardı. Bilirlerdi ki, emekli olduklarında hem devletten hem de tamamlayıcı emeklilik sisteminden maaş alacaklar. Devletin de emeklilik sistemini sürdürebilmesinin yolu buradan; ikinci, üçüncü basamak emeklilik sistemlerinden geçiyor.
İşveren katkısı, çalışanların sistemde kalmasını sağlar mı? Yapılan tüm çalışmalar ve araştırmalar, işveren katkısı olması halinde çalışanların sistemden çıkmayıp, tasarrufa devam edeceğini gösteriyor.
SİSTEM NASIL KURGULANACAK?
İşte, Orta Vadeli Program ile yapılmak istenen de bu; ikinci basamak emeklilik sistemine geçip, tamamlayıcı emeklilik sisteminin kurulması. Peki, nasıl olacak?
* Halen uygulanmakta olan otomatik katılım sistemi, bir başka adıyla Otomatik BES, ikinci basamak emeklilik sistemine dönüşecek, çalışanlar için tamamlayıcı emeklilik sistemi olacak.
* Çalışanın maaşından nasıl her ay yüzde 3 kesiliyorsa, belirli bir oran da işveren katkı sağlayacak. Oran henüz belli değil. Ama rakam, işverenin de yüzde 3 oranında katkı yapması. Yüzde 1'de olur, yüzde 3'de olur; sistem kurgulanırken, oranlar netleşir.
* Böylece, çalışanın maaşından yüzde 3 kesilecek, işveren yüzde 3 katkı yapacak, devlet de bugün olduğu gibi yüzde 30 katkı sağlayacak.
Örneğin, bugün asgari ücretlinin maaşından her ay 400 lira BES için kesiliyor, işveren de 400 lira katkı yapacak, böylece çalışanın BES'teki birikimi 800 lira olacak. Devlet de her ay 240 lira (yüzde 30) katkı sağlayacak; çalışanın aylık birikimi bin 40 liraya, yıllık da 12 bin 480 lira olacak.
* Sisteme katkı yapacak işverenlere de bazı destekler sağlanacak. Tamamlayıcı emeklilik sisteminin çalışanlar için zorunlu tutulup, tutulmayacağı konusu ise şimdilik belirsiz.