"TÜRKİYE'DE TÜM TAHVİL İHRAÇLARI İÇİN REKOR BİR YIL ÖNGÖRÜYORUZ"
Weiler, TCMB'nin, enflasyonla mücadele konusunda piyasaya verdiği rehberliğe devam etmesi gerektiğini ve bu durumun da faiz artışını sürdürmek anlamına gelebileceğini ifade ederek, "Piyasa faizde zirveye yaklaşıldığını düşünüyor ancak yarın için artış beklentisi de var." dedi.
Türkiye'de enflasyonun yüzde 60'ın üzerinde ve faizin yüzde 42,5 seviyesinde olduğunu anımsatan Weiler, daha fazla yatırımcı girişi olması için pozitif bir reel oran getirisi sağlanması gerektiğini dile getirdi.
Weiler, bu konuda bazı ilerlemeler olsa da hala aşama kaydedilmesi gerektiğini belirterek, şunları kaydetti:
"Ancak Türkiye ekonomisi için gidişat oldukça olumlu görünüyor ve biz çok iyimseriz. Şirketler ve devlet dahil olmak üzere Türkiye'de tüm tahvil ihraçları için rekor bir yıl öngörüyoruz. Bir önceki rekor seviye 20 milyar dolardı, geçen yıl ise 17 milyar dolar olmuştu. Resmi bir şey yok ama kişisel görüşüm olarak, bu yıl 25 milyar doların üzerinde bir tahvil ihraç büyüklüğü bekliyorum."
"BU YIL DAHA FAZLA NOT ARTIRIMI BEKLİYORUZ"
Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşlarının Türkiye'nin kredi ve not görünümüne ilişkin son dönemdeki güncellemelerine ilişkin görüşlerini de paylaşan Weiler, şu değerlendirmede bulundu:
"Türkiye'nin görünümü son olarak Moody's tarafından yükseltildi. Türkiye'nin temellerine ve kredi derecelendirme kuruluşlarının notlarına baktığımızda, bu yıl not artırımı için güçlü bir potansiyel olduğunu düşünüyoruz. JP Morgan olarak, bu yıl daha fazla not artırımı bekliyoruz. Ancak Türkiye'nin şu anda tek B olarak derecelendirildiği göz önüne alındığında, yatırım yapılabilir kredi notuna dönmesi biraz zaman alacaktır."
Yaklaşık 8 trilyon dolarla dünyanın en büyük ikinci varlık yöneticisi olan Vanguard'ın Gelişmekte Olan Piyasalar Aktif Sabit Gelir Küresel Eş Başkanı Nick Eisinger, geçen hafta yaptığı açıklamada, portföylerinde her zaman Türk devlet tahvili bulundurduklarını dile getirerek, "TCMB'nin faiz politikasındaki hamleleri, gelecekteki enflasyon patikası ve Türk devletinin yerel tahvillerinin yabancı yatırımcılarda çok az bulunduğunu göz önünde bulundurduğumuzda, yakın zamanda TL cinsinden devlet tahvilleriyle ilgilenmeye karar verdik." ifadesini kullanmıştı.
Uluslararası basında yer alan haberlerde, ABD'li yatırım yönetimi şirketi PIMCO'nun, politika değişikliğinin de etkisiyle geçen yılın ikinci yarısından itibaren TL cinsinden tahvil aldığı belirtilmişti.
BAŞKAN ERDOĞAN'DAN MERKEZ BANKASI ÇIKIŞI: AKLA ZİYAN DEDİKODULARLA EKONOMİ HEDEF ALINIYOR
Öte yandan Başkan Recep Tayyip Erdoğan Ankara ilçe belediye başkan adaylarını açıkladığı toplantıda ekonomiyi hedef alan tetikçileri işaret etti. Erdoğan son dönemde planlı bir şekilde ekonomi yönetimi ve programı hedef alınarak güven ve istikrar ortamının bozulmak istendiğini açıkladı.
Erdoğan şunları söyledi:
"Ekonomik tetikçilik, siyasal ve sosyal manipülasyonlar ile memleketin ayağına çelme takmaya kalkıyorlar. Milletimizle üzülmeyi, milletimizle sevinmeyi beceremiyorlar. Merkez Bankası rezervlerimiz 145,5 milyar dolarla rekor kırdı. Bunlar hemen harekete geçiyor. Akla ziyan dedikodularla ekonomide binbir zorluklarla temin ettiğimiz güven ve istikrar iklimini bozmak için harekete geçiyorlar. Olumlu sonuçlar aldığımız ekonomi programımızı hedef alarak kendilerine alan açmaya çalışıyorlar"