DOSYALARA BAKMADI BİLE
Yargı gündemini sarsan süreç, soruşturmalarda tutuklanan isimlerin nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği yerine İstanbul 29'uncu Asliye Ceza Mahkemesi'ne başvurması üzerine başladı. Şüpheli avukatlarının tahliye ve reddi hakim taleplerini inceleyen 29'uncu Asliye Ceza hakimi Metin Özçelik, soruşturma savcılarından şüphelilerle ilgili dosyaları istedi. Ancak soruşturma savcılığı, yetkinin Sulh Ceza Hakimliği'nde olduğunu belirterek dosyaları göndermedi. Bunun üzerine Özçelik, Sulh Ceza Hakimleri'ne ilişkin şüphelilerin reddi hakim taleplerini kabul eden bir karar yazdı. Tahliye taleplerini ise İstanbul 32'nci Asliye Ceza Hakimliği'ne gönderdi. 32'nci Asliye Ceza hakimi Mustafa Başer de soruşturma dosyalarını incelemeden 75 Paralel tutuklunun tahliyesine karar verdi. Eski polis müdürleri Yurt Atayün, Ömer Köse, Ali Fuat Yılmazer ile Samanyolu TV yöneticisi Hidayet Karaca'nın aralarında bulunduğu 75 Paralel şüpheli hakkında verilen karar Yargı'da şok etkisi yarattı. Hemen devreye giren nöbetçi İstanbul 10'uncu Sulh Ceza Hakimliği, 29 ve 32'nci Asliye Ceza Mahkemelerinin verdiği kararların geçersiz ve "yok hükmünde" olduğunu belirten bir karar yazdı. Sulh Ceza Hakimliği, bu kararını Silivri Cezaevi'nden sorumlu Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı'na göndererek tutukluların tahliye edilmesini önledi. Cezaevi savcılığı ve yönetimi, bu karar uyarınca tahliye kararını uyguladı. Böylelikle Paralel Yapı'nın ikinci bir yargı darbesi girişimi de önlenmiş oldu.
SOHBETTEN EMİR: ÇIKSINLAR
Bu arada Paralel Örgüt'ün lideri firari Fethullah Gülen'in daha önce de yaptığı gibi sohbetleri sırasında operasyonun emrini verdiği ortaya çıktı. Gülen'in 23 Nisan tarihli sohbetinde "Onlar payidar olsunlar. Girdikleri gibi çıksınlar. Onlara zulmeden insanları çıldırtsınlar!.." sözüyle beraber aynı gün reddi hakim talebinin çıkması üzerine paralel hakimlerin bu hukuksuz korsan tahliye oyununu eskiden olduğu gibi yine kendilerinin emrinde bulunan nöbetçi mahkemeler ile gerçekleştirdiği iddia edildi.
OPERASYON NASIL GELİŞTİ
Örgüt liderliğinden aranan firari Fethullah Gülen'in daha önce de yaptığı gibi sohbetleri sırasında operasyonun emrini verdiği ortaya çıktı. Gülen 23 Nisan'daki sohbetinde "Bugünkü zindanları medrese-i Yusufiye haline getiren babayiğitler!.. Girdikleri gibi çıksınlar" ifadelerini kullandı. Aynı gün emri alan hakim Metin Özçelik yetkisiz bir şekilde reddi hakim taleplerini topluca kabul eden bir yazı hazırlayıp yakın arkadaşı Mustafa Başer'e gönderdi. Asli ceza hakimi olan Mustafa Başer bu yetkinin sulh ceza hakimliğinde olmasına rağmen yetkisi dışında hareket ederek tahliye kararı verdi.
ADLİYE VE CEZAEVİNDE ŞOV
Oyunları bozulan Paralel Yapı, yandaşlarına, Silivri Cezaevi ile Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı önünde toplanmaları için sosyal medya üzerinden çağrı yaptı. Tutukluların avukatları da basın açıklamaları yaparak toplanan kalabalığı yönlendirdi. Göstericilerle güvenlik güçleri arasında arbede çıktı. Ekipler bölgedeki güvenlik önlemlerini artırdı.
BAŞSAVCI NOKTAYI KOYDU
İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Hadi Salihoğlu, sabaha karşı yaptığı yazılı basın açıklamasında 29 ve 32'nci Asliye Ceza Mahkemelerinin verdiği reddi hakim ve tahliye kararlarının yok hükmünde olduğu kaydtti. Salihoğlu, yürütülen soruşturmalarda verilmiş tutukluluk kararlarının halen geçerli olduğu açıkladı.
KİM BU HAKİMLER?
29. Asliye Ceza Mahkemesi Hakimi Metin Özçelik: Daha önce eski özel yetkili İstanbul 11'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nin başkanlığını yaptı. Bu mahkemede, askerlere kurulan kumpas davalarında olan "fuhuş ve askeri casusluk" davasına baktı. Aynı hakim bu kez Paralel soruşturmada tutuklu olan şüphelilerle ilgili devreye girdi ve önceki gün hukuk dışı bir karar imza attı.
32. Asliye Ceza Hakimi Mustafa Başer: Daha önce eski özel yetkili İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde üye hakim olarak görev yaptı. Bu mahkemede Hrant Dink cinayetine ilişkin davaya baktı. Dink cinayetinde ise Paralel Yapı'nın rolünün gizlendiği iddia ediliyordu.
