Eski MİT'çi Enver Altaylı'nın yurtdışına kaçırmayı planladığı iddia edilen eski MİT mensubu Mehmet Barıner'in tutuklandıktan sonra kaçış planıyla ilgili detayları açıkladığı ortaya çıktı. İki kez gözaltına alındıktan sonra tutuklanan Barıner, üçüncü kez verdiği ifadede, Altaylı'nın damadı Metin Can Yılmaz'ın girişimiyle kendisinin yurtdışına kaçışının organize edildiğini söyledi. Barıner, kendisinden 10 bin dolar istendiğini belirttiği ifadesinde, Altaylı'nın WhatsApp iletişim sistemi üzerinden kendisini arayıp kaçışla ilgili olarak "Sıkıntı yapmayın, müsterih olun. Yolculuğunuz iyi geçecek" dediğini öne sürdü.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hakkında yürütülen FETÖ soruşturması kapsamında tutuklanan eski MİT'çi Enver Altaylı'nın yurt dışına kaçırma planı yaptığı Mehmet Barıner'in ifadesi ortaya çıktı. FETÖ iddiası nedeniyle MİT'ten ihraç edilen Barıner, rahat yaşam sürmek için yurtdışına kaçmak istediğini belirttiği ifadesinde, Yılmaz'ın Bodrum'dan çıktıktan sonra Yunanistan'da yakalanmama garantisi verdiğini iddia etti. Barıner, Milliyet'in ulaştığı ifadesinde gelişmeleri özetle şöyle anlattı:
'AİLEM OLMADAN GİTMEM'
İlk teklif İhsan'dan: Benim yurt dışına kaçmam konusunda ilk defa İhsan'la görüşmemden sonra kafamda bir fikir oluştu. İhsan bana, 'MİT'ten ayrılanların kaçırıldığı ve işkenceye maruz kaldıklarını' söyleyince ben de ailem ile birlikte yurt dışına çıkma konusunu iyice düşünmeye başladım. Teklif ilk önce İhsan tarafından yapıldı. Yurtdışına çıkma konusunda yardım edebileceğini söyledi. Ama kimler tarafından yapılacağını söylemedi. Sadece böyle bir yol olduğunu söyledi. Ben de kendisine 'ailemsiz hiçbir yere gitmem' diyerek bu tercihe çok sıcak bakmadım ve direkt reddettim.
Yılmaz'la karşılaşma: İhraç edildikten sonra eşimin çalıştığı avukatlık bürosuna takılıyordum. Bu büroda bir ara Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nden tanıdığım Metin Can Yılmaz'ı gördüm. Kendisi Marmara Üniversitesi'nde akademisyendir. Kendisiyle yaptığımız sohbette yurtdışına çıkmak gibi bir fikrimin olduğundan bahsettim. O da bana bu konuda yardımcı olabileceğini, araştırma yapıp döneceğini söyledi.
Üsküdar'da buluşma: Sonrasında Metin ile Whatsapp'tan iletişime geçtim. Üsküdar sahilinde buluşmak için sözleştik. Haziran ayı içinde kendisiyle buluştuk. Buluşmada yardımcı olabileceklerini söyledi. 'Kayınpeder bir şeyler ayarlayacak. Bu konuda kimseye bir şey söyleme. Sana bir telefon numarası vereceğiz' dedi.
'ÖYLE BİR RİSK YOK'
10 bin dolar: Metin bana yurt dışına çıkış için belli bir miktarda paranın olması gerektiğini, 'Muhtelemen 10 bin dolar civarında olabilir' dedi. Ramazan Bayramı sonrasında tekrar Üsküdar Bağlarbaşı'nda buluştuk. Bana, 'Bodrum'a gideceksiniz. Sizinle birisi irtibata geçecek ve yurt dışına çıkış için tarih ve saat verecek. Ona göre kendinizi ayarlarsınız' dedi. Bu konuşmadan sonra Metin'in beni aramasını beklemeye başladım.
Altaylı beni aradı: Bu görüşmede Metin'e tedirginliğimi ısrarla söyledim. Bana, 'Merak etme, kayınpederim seni arayıp ayrıntılı bilgi verir' dedi. Bu görüşmeden sonra Enver Altaylı whatsapp üzerinden aradı. 'Sıkıntı yapmayın. Müsterih olun. Yolculuğunuz iyi bir şekilde geçer' dedi. Enver Altaylı ile yüz yüze hiç görüşmedim.
İki kez yakalandı: Metin'den haber beklerken arayıp, 'Şu anda yolculuğun olmayacak. Bilahare sana bilgi vereceğim' dedi. Ailemle birlikte kayınpederimin burhaniye'deki yazlığına tatile gittim. Tatilde polis gelerek beni gözaltına aldı. Adli kontrol şartı ile serbest kaldım. Ailemle Denizli'ye babamın evine gittim. Metin, eşimin telefonundan Whatsapp üzerinden beni aradı. 'İstiyorsan yolculuğu yeniden ayarlayabiliriz' dedi. Ben, 'Düşünmek istiyorum' dedim. Ancak, düşünmeye kalmadan polis beni yeniden gözaltına aldı. Ankara'ya getirdi. Mahkemece tutuklandım ve Sincan Kapalı cezaevi'ne teslim edildim.
YUNANİSTAN GARANTİSİ
Kaçış planı ile ilgili olarak Metin bana, 'Merak etme, Bodrum'dan çıkıştan sonra Yunanistan tarafında bir sıkıntı yaşamayacaksın. Seni götürecek adamların Yunan güvenlikçileriyle arası iyidir. Herhangi bir anormal durum olmaz, rahat ol' dedi. Metin bir ara bana, 'Senin çalıştığın yerle ilgili orada çalıştığına dair bir belge elinde var mı?' diye sordu. Ben de kendisine böyle bir belgenin olmadığını söyledim.
'KAÇIŞIM AYARLANDI'
Benim yurt dışına çıkışım Avrupa olarak ayarlanmıştı. Bu ülke muhtelemen Almanya olacaktı. Metin, görüşmelerimizde bana 'Sen yurtdışına çıkıp nihai olarak bir ülkeye yerleştikten sonra kayınpederim seni arayarak bir teklifte bulunacak. Bunu kabul edersin veya etmezsin. Onu bilemem. Ama etmediğin takdirde orada hayatını sürdürürsün. Yollarımız ayrılır' dedi.
RAHAT BİR HAYAT BEKLENTİSİ
Benim aklımda sadece korktuğum için ailem ile birlikte yurt dışına giderek rahat bir hayat sürdürebilmek vardı. Benim üzerimden ne tür bir Oyun oynamak istediler emin olun bilmiyorum. Daha sağlıklı düşündüğüm zaman aslında benim üzerimden bir şeyler planlandığı belli oluyor. Ancak benimle bu konuda hiçbir şey konuşmadılar. Bir şey planlıyor olsalar, muhtemelen bu planlarını beni yurt dışına gönderdikten sonra yapacaklardı.