Mahkeme Başkanından darbeci yarbaya sert tepki!

Sanık Uygun'un köprüyü korumak için erlerle hareket ettiklerini savunmasında belirtmesi üzerine, Mahkeme Başkanı Çakar, "İstanbul’da hiç özel birlik kalmadı da Kuleli'deki erlere mi kaldı köprüyü korumak? Hiç sorgulamadın mı?" ifadelerini kullandı.

takvim.com.tr takvim.com.tr
Giriş Tarihi :02 Ocak 2018 , 00:00 Güncelleme Tarihi :02 Ocak 2018 , 16:02
Mahkeme Başkanından darbeci yarbaya sert tepki!

İÇİNDEKİLER

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz'daki darbe girişiminde, İstanbul'daki Fatih Sultan Mehmet Köprüsü'nün (FSM) kapatılması sırasında çıkan olaylarda 3 kişinin şehit edilmesi, 49 kişinin de yaralanmasına ilişkin 15 tutuklu sanığın yargılandığı davanın altıncı duruşmasına sanık savunmalarıyla devam ediliyor.

Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi karşısında yapılan binadaki büyük salonda İstanbul 29. Ağır Ceza Mahkemesince görülen duruşmada savunma yapan tutuklu sanık eski yarbay Adnan Uygun, Kuleli Askeri Lisesi'nde tabur komutanı olduğunu söyledi.

15 Temmuz'da 21.00 sıralarında okula gittiğini ifade eden sanık Uygun, darbeci Albay eski Kuleli Askeri Lisesi Okul Komutanı Mürsel Çıkrıkçı'nın kendisine "Terör tehdidi var, şu iki aracı al. Fatih Sultan Mehmet Köprüsü'ne git ve polislerle hareket et" dediğini aktardı.

"KÖPRÜYÜ KORUMAK ERLERE Mİ KALDI?"
İki aracın içinde çok sayıda asker olduğunu ve mühimmatlı olduklarını kaydeden sanık Uygun, "Normalde benim taburumda er yok. O araçlara onları kim getirdi, kim bindirdi hatırlamıyorum. Köprüde terör tehdidi var diyerek bizi acele bindirdiler. Ben bu emri alırken darbe kelimesini duymadım. Belki bana TRT denilse şüphelenebilirdim ama ben bunu nasıl darbeyle ilişkilendirebilirim? Ben köprüyü korumak amacıyla hareket ettim." şeklinde savunma yaptı.

Bunun üzerine Mahkeme Başkanı Mustafa Çakar, "İstanbul'da hiç özel birlik kalmadı da Kuleli'deki erlere mi kaldı köprüyü korumak? Hiç sorgulamadın mı?" şeklinde soru yöneltirken, sanık Uygun bunu sorgulamadığını öne sürdü.

Uygun, "22.30-23.00 sıralarında kimse ne yaptığının farkında değildi. Mürsel Çıkrıkçı ile irtibat kuramayınca eski okul komutanı albay Muammer Aygar'ı aradım. O da yolu tek şeritli açmamızı emretti." iddiasında bulundu.

Mustafa Çakar'ın "Böyle durumlarda tayini çıkan kişiden mi emir alıyorsunuz?" sorusu üzerine sanık Uygun, "Mürsel Çıkrıkçı'ya ulaşamadığım için onu aradım." dedi.

"MUSTAFA ÇALIŞKAN'IN KORUMASI ŞEHİT OLDU"
Tutuklu sanık Uygun'un Fatih Sultan Mehmet Köprüsüne emniyet müdürlerinin erken gelmesini ve İl Emniyet Müdürü Mustafa Çalışkan'ın 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'ne erken gelmesini garipsediğini söylemesi üzerine Çakar, sanık Uygun'a tepki gösterdi.

Çakar, "Asker köprüyü kapattıktan sonra köprüye hemen polis gitmiş. Tabii ki gidecek bakacak, asker niye geldi diye. Sen niye orada olduğunu anlat bana. Mustafa Çalışkan'ın üzerine ateş açılmış, koruması şehit oldu. Bunları da biliyormuşsun sen. Şehitlerle ve yakınlarıyla ilgili isnatta bulunma." ifadelerini kullandı.

Sanık Uygun'un müştekiler ve emniyet müdürleri ile ilgili suç isnadında bulunmaya devam etmesi üzerine Mahkeme Başkanı Mustafa Çakar, sanığın yerine geçmesini isteyerek, kendi yaşadığı olaylarla ilgili savunma yapacağı zaman savunmasına devam etmesine karar verdi.

Başkan Çakar, "Darbeye karşı gelen insanlara isnatta bulundurmam. Bu dava dosyasıyla ilgili olmayan konuları ve arkadaşları şehit olmuş kişilere yönelik isnatları bu mahkemede yaptırtmam. Konumuz 15 Temmuz Şehitler Köprüsü veya başka bir şey değil. Sen Fatih Sultan Mehmet Köprüsü'nde meydana gelen olayları anlat, ortamı germeye gerek yok. Biz bu gerekçeyle savunmana ara verdik. Kendi yaşadığın olaylara ilişkin savunma yapmaya karar verdiğine savunmana devam edeceksin." diye konuştu.

Duruşmada savunma yapan tutuklu sanık eski uzman çavuş Seyit Ahmet Gündüz de 15 Temmuz'da tank sürücüsü olduğunu ve tank komutanının eski üsteğmen Mustafa Ceyhan olduğunu ifade etti.

Eski üsteğmen Ceyhan'ın emriyle 22.15 sıralarında tank ile çıkış yaptıklarını belirten Gündüz, "Yolda ilerlerken üsteğmen Ceyhan, benim öndeki tankı sollamamı emretti. Tam sollarken uzak mesafeden bir araç geldiğini gördüm. Ani fren yaptım. Çarpıp çarpmadığımı anlayamadım. Tank komutanına durumu bildirdim ve o devam etmemi istedi. Eğer çarptığımı bilseydim ve vatandaşımızın yaralandığını öğrenseydim tankı hareket ettirmezdim." şeklinde savunma yaptı.

Darbe girişimine yardım etmediğini savunan ve bilinçli olarak araç ezmediğini iddia eden sanık Gündüz, emirleri uyguladığını öne sürdü.

Sanık Gündüz'ün savunmasının ardından duruşmaya öğle arası verildi.