Diyarbakır'da çocukları kandırılarak dağa çıkarılan ailelerin HDP İl binası önündeki eylemi 14. gününe girdi. İki ailenin daha katılımıyla sayı 35'e ulaşırken, oturma eylemi yapan ailelere bir destek de İran'dan geldi. Türkiye'ye gelen 5 aile, çocuklarının PKK'nın İran kolu PJAK tarafından kandırılarak zorla dağa çıkarıldığını belirterek oturma eylemine katılıp, ailelere destek verdiler. İranlı aileler, dilleri farklı olsa da acıları ortak olan ailelerle kucaklaşarak birlikte gözyaşı döktüler.
*Türkan Mutlu, 7 yıl önce dağa çıkarılan kızı Ceylan Şeyma Tekin'e "Kızım yalvarırım geri dön" diye seslendi.
İKİ AİLE DAHA KATILDI
Çocukları dağa kaçırılan ailelerin 3 Eylül günü HDP il binası önünde başlattıkları oturma eylemine destek her geçen gün artıyor. Bursa ve Diyarbakır'ın Dicle ilçesinden gelen 2 ailenin katılımıyla sayı 35'e yükseldi. Bursa'dan gelerek eyleme katılan anne Türkan Mutlu, kızı Ceylan Şeyma Tekin'in 7 yıl önce Balıkesir'de üniversiteyi kazandığını, ancak kayıt yaptırmadan kandırılarak dağa götürüldüğünü söyledi. Anne 24 yaşındaki kızı Şeyma'yı Suriye'de terörist kıyafetleriyle gördüğünü belirterek, "HDP'ye gittim. Kızımı bırakmalarını, beni götürmelerini istedim. Ama kimse bana kulak asmadı. Kızıma sesleniyorum. Eve dön. Bana okuyacağını, kimsesiz çocuklara sahip çıkacağını söylüyordun. Yalvarıyorum gel kızım. Gittiğin yolu sonu ölümdür diğerleri gibi" dedi. Dicle'den 5 yıl önce oğlu örgüt tarafından kandırılarak dağa çıkarılan Vahide Sunar da HDP il binası önündeki oturma eylemine katıldı. Oğlunun henüz 17 yaşındayken ansızın ortadan kaybolduğunu belirten Sunar, "Oğlumun yaşayıp yaşamadığını dahi bilmiyorum. Buradaki aileler bana cesaret verdi. Engelli çocuğum olduğu için sürekli katılamayacağım. Fırsat buldukça buraya gelip oturacağım" dedi.
İRAN'DAN 5 AİLE
İran'ın Urmiye, Kirmaşan, Hoy kentlerinden Türkiye'ye gelen 10 kişiden oluşan 5 aile ellerinde taşıdıkları çocuklarının fotoğraflarıyla HDP il binası önüne gelerek buradaki oturma eylemine katılıp, ailelere destek verdiler. Çocukları dağa kaçırılan ailelerle kucaklaşan İranlı 5 aile çocuklarının farklı tarihlerde PKK'nın İran'a karşı silahlı faaliyet yürüten kolu PJAK tarafından kandırılarak dağa çıkarıldıklarını ve uzun zamandan beri çocuklarının akıbetleri hakkında bilgi sahibi olamadıklarını belirttiler. İranlı aileler, çocukları PKK tarafından dağa çıkarılan ailelerin eylemlerini basın ve yayın organlarında gördükten sonra Türkiye'ye gelerek HDP önündeki oturma eylemine katılma kararı aldıklarını belittiler.
'PJAK KAÇIRDI'
HDP önünde oturan İranlı aileler ellerindeki fotoğraflarla SABAH'a yaptıkları açıklamada çocuklarına duydukları özlemi dile getirdi.
İranlı aileler, "Çocuklarımız Ümid, İlyas, Mesud, Şahin ile Mehsa PKK'nın İran'daki kolu PJAK tarafından farklı tarihlerde kaçırıldılar. Biz çocuklarımızı geri istiyoruz. Çünkü dağda olmaları onlar için iki yönüyle de ölüm. Burada yakalananlar tutuklanıyor veya yargılanıp serbest kalabiliyor. Ama bizim ülkemizde idam var. Buradaki gençler yakalansa veya örgütten kaçsalar bile yaşama şansları oluyor. PJAK'ı da ülkemizin başına bela eden PKK'nın kendisidir" dedi.
*İranlı Rüstem Abduli, PJAK tarafından 9 yıl önce kaçırılan kardeşi Ümid Abduli'yi geri istiyor.
'KARDEŞİM BİZİ GÖRÜR'
Kardeşi Ümid Abduli için oturma eylemine katılan İranlı Rüstem Abduli, kardeşinden 9 yıldır haber alamadığını, dağa kaçırıldığını düşündüğünü söyledi. Kardeşine kavuşmak istediğini söyleyen Abduli, "Kardeşim 15 yaşındaydı. Bize 'Oraya gidersen kardeşin seni görür.' dediler. Nerede olursa olsun onu bekliyoruz. Kardeşimi getirmelerini bekliyoruz. Kardeşim bizi burada gördüğü zaman gelsin istiyoruz. Umutluyum, kardeşim bizi burada görür" dedi.
*İranlı Fahim Hakimi, oğlu İlyas Hakimi'nin 17 yaşındayken dağa kaçırıldığını söyledi.
PKK'NIN YAPTIĞI ZULÜMDÜR
İranlı Fahim Hakimi oğlu İlyas Hakimi'nin 17 yaşındayken dağa kaçırıldığını belirterek "Bana 'Çocuğun PKK'nın içinde' dediler. 5,5 senedir hiç haber alamadım. Çocuğumuz yaşıyor mu yaşamıyor mu bilmek istiyoruz" dedi Seslerinin duyulması veannelere destek olmak için geldiklerini söyleyen Hakimi, şunları kaydetti: "Bu bir zulümdür. 5-6 senedir çocuğumuzdan haber alamıyoruz. Çocuklarımızı bizden kopardılar. İslam'ın hangi kanunu bunu kabul eder?"
