Yeni dünya düzeni artık işlemiyor

SETA Genel Koordinatörü Burhanettin Duran’dan TAKVİM’e özel açıklamalar: ABD’nin İkinci Dünya Savaşı sonrası kurduğu düzen artık menfaatine uygun çalışmıyor. Güçlü Türkiye Washington’daki birçok çevreyi çıldırtıyor.

takvim.com.tr takvim.com.tr
Kaynak GAZETE
Giriş Tarihi :28 Ekim 2019
Yeni dünya düzeni artık işlemiyor

İÇİNDEKİLER

ABD ile Türkiye arasında varılan anlaşmadan sonra, Türkiye Rusya ile Soçi Mutabakatı'nı imzaladı. Bu anlaşmadan sonra terör örgütü PKK/ PYD güç kaybetti. Son gelişmeleri SETA Genel Koordinatörü Burhanettin Duran'la konuştuk.

Soçi Mutabakatı'nı Türkiye açısından nasıl değerlendiriyorsunuz?
Türkiye kendi sınırında YPG'nin siyasi entite kurabilme ihtimalini ortadan kaldırdı. Bunun iki tane büyük güçle, Rusya ve Amerika'yla yapılması önemli bir diplomatik başarıdır.

Türkiye'nin Rusya ile anlaşması Beyaz Saray'da nasıl yankı buldu?
Başkan Trump'ı ve diğer Amerikan kurumlarını ayırmak lazım. Trump, Barış Pınarı Harekatı'na kararlılığıyla bir tür yeşil ışık yakmak zorunda kaldı. Ancak kamuoyu baskısıyla karşılaştı. Trump, Suriye'de hata ettiğine yönelik çok büyük bir kamuoyu oluşunca attığı farklı tweetlerle kendince bir dengeleme politikası yaptı. O nezaketsiz mektubu gönderdi. Amacı Türkiye'yi baskıladığı izlenimini yaratmaktı. Şu an itibariyle baktığımızda S-400'lerle ilgili bir yaptırım gelmemiş olması yine Suriye'nin kuzeyinin de Türkiye'nin elini güçlendirecek şekilde şekillenmiş olması, aslında Washington'daki birçok çevreyi çıldırtan gelişmeler diyebilirim.



Trump'ın gördüğü, diğerlerinin görmek istemediği nedir?
Washington'da ABD'nin dünyadaki yeni rolü ne olmalı üzerine tartışma var. Bu tartışmanın bir ucunda liberal hegemonyayı devam ettirme niyetinde olanlar bulunuyor. Öbür ucunda ise iç refaha odaklanılmasını öneren izolasyoncular var. Trump "Önce Amerika" diyerek izolasyoncu uca yaklaşıyor. ABD halkının refahını öncelediğini söylüyor.

Trump-Erdoğan görüşmesinden ne bekleyeceğiz?
Bu görüşmenin çok kritik olacağı açık. 13 Kasım'a kadar Kongre'nin Türkiye karşıtı hamlelerini beklemeliyiz. Trump'a kalsa F35'leri de verir, patriotları da satar. Aslında Trump güçlü lider olarak gördüğü Erdoğan ile ilişkisini iyi tutmak istiyor. Ancak Kongre'nin ve ABD güvenlik bürokrasisinin baskılarını ya da hamlelerini aşabilir mi göreceğiz. Çünkü 13 Kasım öncesinde Türkiye'yi sıkıştırmak isteyen hava yoğunlaşacaktır.

Rusya, güney sınırımızda devriye geziyor. Bu bizim açımızdan yarına yönelik bir endişeye sebep olabilir mi?
Türkiye'nin Suriye sınırı aslında NATO'nun sınırıdır. Biz şunu gördük, Suriye iç savaşında klasik NATO ittifakı anlayışı çözüldü. Türkiye, kendi güvenlik çıkarlarını temin edebilmek için Rusya'yla işbirliği yapmaya yöneldi. NATO, Ortadoğu sorunlarında Türkiye'yi yalnız bırakırken, Rusya bölgedeki nüfuzunu büyüttü. ABD'nin 11 Eylül sonrası izlediği hatalı politikalar Rusya'nın elini güçlendirdi. Böyle bir ortamda Türkiye, Rusya'yla çalışarak riskleri yönetmeye çalışıyor. Son 3-4 yılda Rusya'yla birçok alanda işbirliğimizin genişlediğini düşünürsek sınırda Rus askerinin varlığının bir sorun olacağı kanaatinde değilim.

1950'lerde kurulan Yeni Dünya Düzeni'nde sona mı yaklaşıldı?
Entellektüeller Trump'ı sevmez. Dengesiz açıklamaları ile bilinen ABD Başkanı'nın tüm dünyaya yaptığı bir iyilik var. ABD'nin İkinci Dünya Savaşı sonrası kurduğu düzenin artık işlemediğini çıplak bir şekilde gözler önüne serdi. Açıklaması da gayet net. Bu düzen ABD'nin menfaatine uygun çalışmıyor artık. Sözgelimi liberal ekonomik düzen Çin'in ve diğer yükselen ülkelerin lehine işliyor.

Batı ittifakı kendi içerisinde bütünlük arz etmiyor mu?
ABD, Avrupa'nın güvenlik yükünü artık taşımak istemiyor. Bu da Rusya'nın Avrupa'daki etkisini artırıyor. Avrupa bırakın önemli bir güç olarak kendisini ortaya koymayı, Suriye iç savaşının getirdiği sorunları bile aşamıyor. İçe kapanan Avrupa'da aşırı sağ ve İslamofobi güçleniyor. Vizyon ve liderlik krizleri üst düzeyde. Yakın vadede iç konsolidasyonunu sağlayan, güçlü liderliğe sahip ülkeler riskleri yöneterek fırsatları değerlendirebilir. Gelen dünyanın belirsizlerin daha fazla olduğu bir dünya olduğunu kabullenmek zorundayız.


NASIL OLUYOR? / ALİ DEĞERMENCİ