Libya'da 5 şehir, Trablus'u savunmak için Hafter güçlerine karşı seferberlik ilan etti

Libya'da sıcak gelişmeler yaşanmaya devam ediyor. Libya'nın batısındaki 5 şehir, başkent Trablus'u Halife Hafter güçlerine karşı savunmak için seferberlik ilan etti. Başkan Erdoğan bir kaç gün önce Libya Ulusal Mutabakat Hükümeti Başkanlık Konseyi Başkanı Fayez Al Sarraj'ı kabul etmişti. Başkan Erdoğan kritik görüşmenin ardından açıklamalarda bulunmuştu.

takvim.com.tr takvim.com.tr
Giriş Tarihi :17 Aralık 2019 , 02:50 Güncelleme Tarihi :17 Aralık 2019 , 02:59
Libya’da 5 şehir, Trablus’u savunmak için Hafter güçlerine karşı seferberlik ilan etti

Ulusal Mutabakat Hükümeti'nin (UMH) yürüttüğü "Burkan el-Gadab" operasyonu çatısı altında mücadele eden güçlerden yapılan yazılı açıklamalarda, Kabav, Zliten, Hums, Msallata ve Zaviye kentlerinde seferberlik ilan edildiği belirtildi.

Zaviye belediyesinden yapılan açıklamada, ülkenin her karış toprağını, yasa dışı darbeci çetelerden kurtarmak için tüm devrimci kentlerle tam koordine ve işbirliği içinde olma çağrısında bulunuldu.

Açıklamada, seferlik ilan edildiği; bu çerçevede çatışmaların son bulması ve General Halife Hafter'in planlarının suya düşürülmesi için tüm imkanların kullanılacağı aktarıldı.

Msallata Belediyesinden yapılan açıklamada da UMH Başkanlık Konseyi'ne savaş için tüm imkanları seferber etme çağrısı yapıldı.

PEŞ PEŞE ÇAĞRILAR GELDİ
Kabav kenti Askeri Konseyi genel seferberlik hali ilan ettiğini duyurdu ve kentin tüm imkanlarının Hafter ile onun müttefiklerinin planlarına karşı verilen savaşın sona erdirilmesi için kullanılacağı vurgulandı.



Hums kenti sakinleri ve kanaat önderleri de genel seferberlik ilan edildiğini açıkladı.

Misrata Belediye Meclisi dün başkent Trablus'u Halife Hafter güçlerine karşı savunmak için seferberlik ilan etmişti.

SALDIRI EMRİ VERMİŞTİ
Libya'nın doğusunda gayrimeşru silah zoruyla yönetimi ele geçirmeye çalışan emekli asker Halife Hafter, son olarak 12 Aralık'ta Trablus'a yönelik "Belirleyici Savaş" adıyla yeni bir saldırı emri verdiğini duyurmuştu.

General Hafter, 4 Nisan'da da Trablus'u ele geçirmek için birliklerine saldırı emri vermiş ve 48 saat içinde başkentin kontrolünü ele geçireceklerini iddia etmişti.

Bunun üzerine Libya'da uluslararası meşruiyete sahip Ulusal Mutabakat Hükümeti (UMH) birlikleri de Burkan el-Gadab Operasyonu'nu başlatmıştı.


Türkiye - Libya anlaşması


KRİTİK LİBYA ZİRVESİ
Başkan Recep Tayyip Erdoğan, Libya Ulusal Mutabakat Hükümeti Başkanlık Konseyi Başkanı Fayez Al Sarraj'ı kabul etti. Görüşme, Cumhurbaşkanlığı Dolmabahçe Ofisi'nde basına kapalı gerçekleşti.

Başkan Recep Tayyip Erdoğan, Libya ile yapılan mutabakata ilişkin ATV, A Haber, A Para, A News, A2 ve A Haber Radyo ortak canlı yayınında önemli açıklamalarda bulundu.

Başkan Erdoğan'ın Libya mutabakatı açıklamaları;

Birkaç saat önce sayın Sarraj misafirimdi. Savunma Bakanımız üçlü olarak görüşme gerçekleştirdik. Her ikisi de Doha'dan gelmişlerdi. Libya'daki mevcut gelişmeler nedir, ne değildir diye. Saraj oranın meşru başbakanı. Hafter denilen zat kesinlikle böyle meşru başkan veya başbakan değil. Sadece illegal bir kişi. Uluslararası bu noktada mutabakat karşılığı olan kişi Sarraj'ın kendisidir. Özellikle Libya'ya yönelik uluslararası hukuktan kaynaklanan hakların kullanılmasıyla ilgili olarak kısa bir zaman önce mutabakat muhtırası imzalamıştık.

SEVR'İ TERS YÜZ ETTİK
Bunlardan biri deniz yetki alanların sınırlandırılması ve askeri işbirliğiyle ilgiliydi. Şimdi de güvenlik ve işbirliği anlaşması Meclisimize sunuldu. Bu anlaşmalarla Akdeniz'de hem Libya'nın hem Türkiye'nin hakkı korunmuş olacak. Bunu son NATO zirvesinde Miçotakis ve heyetiyle yaptığımız görüşmede kendilerine söyledik. Onlar hala belli beklentiler içerisinde. Dayatılmaya çalışılan planlar var burada. Daha da ileri gideceğim, burada Sevr'in ters yüz edilmesi var. Libya'ya asker gönderimi konusunda ise böyle bir davet ve talep gelecek olursa nasıl bir inisiyatif üstleneceğimize dair ülkemiz bunun kararını verecektir. Uluslararası hukuk çerçevesinde gerekli adımları atarız.

BU SULARDA LİBYA VE TÜRKİYE'NİN HAKLARI VAR

Erdoğan, gelinen süreç hakkında şunları söyledi;

"Biz sismik araştırmamızı kıta sahanlığında rahatlıkla yaparız. Buralarda sondaj çalışmalarımızı da yaparız. Geçmişte bizim tabi gemilerimiz falan yoktu. Şimdi ham olsun iki tane sismik araştırma gemimiz, iki tanede sondaj yapacak ileriye teknolojiye ait gemimiz var. Şimdi de sondajda üçüncü geminin pazarlığının yapıyoruz. Bizim için artık çalışma alanları sadece burası değil. Uluslararası farklı ülkelerde de aynen çalışmaları yapma durumumuz söz konusu. Çünkü artık dünyada petrolün konumu çok çok farklı. Burada çalışmaları yaparken, buradan hem Türkiye, hem de Libya kazanacak. Kazan kazan esasına göre bu adımı atacağız.



'ÖZELLİKLE YUNANİSTAN'I RAHATSIZ EDİYOR'

Türkiye ile Libya'nın bu sınırı özellikle Yunanistan'ı rahatsız ediyor. Onlar rahatsız olsun diye çalışma yapmıyoruz. Bu sularda Libya ve Türkiye'nin hakları var bu hattın korunması gerekir diyoruz. Talihsizliğe bakın ki ülkemizin içinden ve dışından birileri bu konuda çok rahatsız oluyor. Bunlarla birlikte çok farklı sıkıntılara yol açabilir gibi laflar ediyorlar. Siz kimden yanasınız ya? Türkiye'den yana mısınız, yoksa değil misiniz? Öyle de olsa böylede olsa biz şu anda buralarda çalışmalarımızı milletimizin ve ülkemizin ali menfaatleri için sürdüreceğiz.

'BURALARDAN BEKLENTİMİZ ÇOK YÜKSEK'
Şu anda çok kısa zamanda inşallah burada hem sismik araştırma hem sondaj çalışmalarına gireceğiz. Buralardan beklentilerimiz çok yüksek. Bugün Sarraj'la önemine binaen farkı ele aldık. Bazı şirketlerin keşif haberlerini duyuyoruz. Olur da yanımıza uluslararası camiada güçlü olan şirketleri yanımıza alma söz konusu olabilir. Bu ne kadar güçlü olursa bu çıkış yatırım, işimizi de o kadar rahatlatacaktır. Doğalgaz ticareti diğerlerinden farklı olarak ihraç güzergahı ve satış anlaşmaları yapıldıktan sonra üretim safhasına geçen projeler olduğu unutulmamalıdır. Bu açıdan dayandığı tabanı sıkı tutmakta önem var. Büyük bir pazar olma özelliği ve bölgeye yakınlığıyla ilgili gazın ticarileşmesi konusunda kilit öneme sahiptir. Libya anlaşması hukuken ülkemizin elini güçlendirmiştir.