Sakarya Elektrik Dağıtım AŞ'de yönetici pozisyonundayken 23 Haziran'dan sonra CHP'li İBB yönetimince Genel Sekreter Yardımcılığı görevine getirilen Yeşim Meltem Şişli; İnsan Kaynakları, Hayat Boyu Öğrenme ve Eğitim müdürlüklerinden sorumluydu. Şişli, göreve geldikten sonra geçen ağustos ayında, Hayat Boyu Öğrenme Müdürlüğü bünyesindeki İstanbul Sanat ve Mesleki Eğitim Kursları'ndaki (İSMEK) 20 bölge sorumlusuyla toplantı yaptı. İddiaya göre Şişli toplantıda, kadınlara bekâr olup olmadıklarını da sordu. Daha sonra ise çoğunluğu başörtülü olan bölge sorumlusu kadınlara yönelik, "Bu yaz sıcağında başörtüsünü nasıl takabiliyorsunuz? Zor olmuyor mu öyle kapalı olmak. Ayrıca birçoğunuz da bekârsınız. İsterseniz sizi bu akşam itfaiyecilerle bir araya getirelim tanışırsınız" sözlerini sarfetti.
"KELLE İSTİYORUM"
Sonraki süreçte çalışanlara yönelik mobbinglere başlayan Yeşil Meltem Şişli'nin talimatıyla İBB iştiraklerinden İstanbul Personel Yönetimi AŞ'de (İSPER) bir disiplin kurulu oluşturuldu ve İSMEK yöneticilerine yönelik soruşturmalar yapıldı. Geçen hafta, AK Partili Meclis Üyesi Yasemin Batur konuyu İBB Meclisi'ne taşıdı. Bunun üzerine Şişli, İSPER Genel Müdürü A. Banu Saraçlar'a, 'Ben kelle istiyorum. Hemen harekete geçin' talimatını verdi. Böylece haksız yere işten çıkarmalar için düğmeye basıldı. 27 Ocak'ta 20 bölge sorumlusu kadın kapı önüne konuldu. İş çıkışları da SGK'nın 25/2 maddesine göre yapıldı ve kadınlar bu nedenle işsizlik maaşı için başvuru bile yapamadı. En az 10 yıllık çalışan olan kadınların, 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile 1 Nisan 2018'de İSPER bünyesinde kadroya geçtiği öğrenildi. Şişli'nin, tazminat hakkı kazanmamaları için kadınları disiplin suçuyla işten çıkarması da dikkat çekti. Haksız yere işlerinden edilen kadınlar uğradıkları haksızlığı SABAH'a anlattı:
EŞ BAŞKANLIK SİSTEMİ GETİRDİLER
Nurçin Ayvaz Halıcı: Toplantıda başörtülerimize laf söyleyerek inançlarımızdan ötürü aşağıladı. Bununla da yetinmeyip, bekar olan arkadaşlarımıza da dil uzattı. Her bölge sorumlusunun yanına akademik çalışma adı altında lise mezunu olan bölge sorumlusu yetkileriyle donatılmış eş bölge sorumluları verdiler. Daha sonra bu kişiler de bizi yıldırmak için içeriden aldıkları talimatlarla bizimle dalga geçer gibi konuşuyordu. İkametgâhımızın ve görev yaptığımız yerlerin çok uzağında bizleri görevlendirme yaptılar. En sonunda da disiplin soruşturmasıyla bizleri işimizden çıkardılar.
"SESSİZ KALMAYACAĞIZ"
Sennur Gülenbay: Uzun yıllardır görev yaptığımız ve İstanbullu'ya büyük hizmetler sunduğumuz işimizden hiç hak etmediğimiz bir şekilde uzaklaştırıldık. Yapılan baskılar, uygulanan mobbing kesinlikle kabul edilebilecek bir durum değil. En azından insanlığa yakışmaz. Yapılan baskılara elbette ki bu süreçten sonra sessiz kalmayacağız. Hukuki haklarımızı sonuna kadar kullanacağız.
"TAKİP ETTİRİLDİK"
Mine Kabahor: Başörtülerimizden dolayı aşağılayıcı bir tavır sergiledi. Ayrıca personelin bir kısmının bekâr olduğunu öğrenince, "Sizleri itfaiyecilerle acil olarak tanıştırmamız lazım" diyerek onlarla alay etti. 'Bu sıcakta nasıl kapalı olarak duruyorsunuz' diyerek de dini yaşamlarımızı sorguladı. Görev yerlerimiz değiştirilmek istendi. Sürekli olarak telefonla aranarak neler yaptığımız sorgulandı. Yanımıza verilen eş bölge sorumluları tarafından da sürekli olarak takip ettirdiler.
SABAH
