Geçtiğimiz 30 Ekim'de öğleden sonra İzmir Seferihisar'da meydana gelen 6,6 büyüklüğündeki deprem sonrası yüzden fazla vatandaşımız hayatını kaybetti, binden fazla vatandaşımız ise yaralandı. Depremin yaralarını sarmaya çalışan İzmirliler bu sabah saatlerinde bir kez daha korkuyu yaşadı.
KUŞADASI AÇIKLARINDA DEPREM
Sabah saat 09.49'da Aydın'ın Kuşadası ilçesi açıklarında Ege Denizi'nde 4,8 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. AFAD ve Kandilli Rasathanesi depremin büyüklüğünü 4,8 olarak açıklarken AFAD derinliği 7 km, Kandilli Rasathanesi ise 12,4 km olarak açıkladı.
İSTANBUL'DA SABAH SALLANDI
Megakent İstanbul'da yaşayanlar da bu sabaha depremle başladı. Kandilli Rasathanesi tarafından açıklanan son dakika bilgisine göre İstanbul'da da hissedilen bir deprem oldu. Depremin merkez üssünün Marmara Denizi olduğu ifade edilirken büyüklüğünün de 3.0 olduğu ifade edildi. Depremin derinliğinin de 6.4 km olduğu vurgulandı. 08:53 sularında gerçekleşen İstanbul'daki deprem Bursa, Gölcük, Sakarya, Kocaeli, İstanbul ve Tekirdağ'da da hissedildi.
SON DAKİKA! KANDİLLİ SON DEPREMLERİN LİSTESİ
"FAYLARIN GEÇMİŞ DÖNEMLERİNİ ÇOK BİLMİYORUZ"
Dokuz Eylül Üniversitesi DAUM Müdürü Prof. Dr. Hasan Sözbilir, İzmir depremi sonrası önemli açıklamalarda bulundu. Samos fayının kırılması ile meydana gelen ve İzmir'de yıkıcı etkileri olan depremi değerlendiren Sözbilir, İzmir'i etkileyecek faylarda çalışmalar yapıldığını, hangi fayın ne kadar sürede deprem üretebileceğinin anlaşılmasından sonra deprem master planının hazırlanması gerektiğini belitti. İzmir çevresinde ana şoktan etkilenebilecek fayların bulunduğunu ifade eden Sözbilir, "Seferihisar, Tuzla, Gülbahçe, Gümüldür ya da Kuşadası'ndaki faylar bu sistemden etkilenme derecesine sahip olan faylar ama bizim faylarımız 11 gün önce oluşan depremlere yanıt vermiş değil, tetiklenmiş değil. Tetiklenme ihtimali olan çok fay var ama tetiklenmiş fay niteliği olan faylar, sadece denizde olan faylar diyebiliriz. Özellikle Batı AnadolU, İzmir ölçeğindeki faylarımız genellikle tembel faylardır. Enerjiyi hemen aktarıp hemen depreme neden olan faylar değil. Buradaki faylar; bin, 2 bin, 5 bin yılda bir kere yıkıcı deprem üreten faylardır. Buradaki problem şu; biz bu fayların geçmiş dönemlerini çok fazla bilmiyoruz. En son neden deprem üretti, bu fayların üzerinde ne zamandan beri stres birikti, o konudaki çalışmalar çok yeni. Henüz sonuçlanmadığı için tehlike var diyebiliriz ancak bizim faylarımız depreme hemen karşılık verip tetiklenerek deprem üreten faylar değil" diye konuştu.