"Tarihe baktığımızda çok acı serüvenlerimizin olduğunu görürsünüz. 1. Dünya Savaşı'nda parasını verdiğimiz gemileri alamadık. Kıbrıs Barış Harekâtı'ndan sonra bize açık, örtülü bir takım müeyyideler uygulandı. Dolayısıyla biz 83 milyonluk asil Türk milletinin güvenliğini ve savunmasını birilerinin vicdanına, kararına bırakamayız. Bizim için yerli ve milli savunma sanayi olmazsa olmaz bir ihtiyaç. Bunu getirdiğimiz noktadan inşallah daha da geliştirecek ve büyüteceğiz. Sonuç olarak Silahlı Kuvvetlerimizin ne ihtiyacı varsa karşılayacağız. Hepsini karşılamak mümkün mü? Değil ama azami düzeyde nereye kadar gidebilirsek gideceğiz."
ÇOK DAHA İLERİ GİDECEĞİZ
Geçmişte parası verildiği halde bir insansız hava aracının motorunun revizyonunun dahi yaptırılamadığı dönemlerin olduğunu hatırlatan Bakan Akar, "Şimdi çok şükür biz SİHA, İHA, zırhlı araç, silah, mühimmat ihraç ediyoruz" dedi. Savunma sanayide ihracatın önemine değinen Bakan Akar, şunları söyledi:
"Toplumsal hafızamızda yer alan ibretlik tarihi dersler var. Nuri Killigil'i, Nuri Demirağ'ı unutmayın.
Millî Savunma Bakanlığı olarak başından beri 'her şeyi kamu, askeri fabrikalar yapacak, askerler, devletin fabrikaları yapacak' gibi bir anlayışın içinde olmadık. Öyle bir şey kalmadı artık. Burada önemli olan milletimizin, devletimizin bütün unsurlarının seferber edilip, birbiriyle koordineli şekilde, birbirlerinin işini kolaylaştıracak, destekleyecek şekilde çalışması. Bu manada kamu, özel sektör, üniversitelerimiz dahil hepsi omuz omuza, tek yumruk, vücut olarak çalıştılar, çalışmaya devam ediyorlar. Bu konuda önemli bir mesafe kat edildi. Önümüzdeki dönemde bunlardan ilham alarak çok daha ileri gideceğimize inanıyorum. Çünkü kendimize güven geldi."
Bakan Akar, Türkiye'nin en modern, en ileri teknoloji kullanılan araç, gereç, silahları yapabilecek kapasitesinin olduğunu belirterek, "Bizim kültürel birikimimiz, entelektüel sermayemiz var. Bunları kullanmak suretiyle ülkemize, milletimize yapacağımız ne varsa bunları yapmamız lazım" diye konuştu.
REHAVETE KAPILMAK YOK
Cumhurbaşkanımız Sayın Erdoğan liderliğinde savunma sanayinde ulaşılan yüzde 70'lik yerlilik ve millilik oranının önemli bir başarı olduğunu ancak gidilmesi gereken çok çetin yolların bulunduğunu ifade eden Bakan Akar, "Birliğimizi, beraberliğimizi muhafaza edip bu istikamette ilerlememiz lazım" dedi.
Yerli üretim harp araç, gereç ve sistemlerinin Türk Silahlı Kuvvetlerindeki erinden, rütbeli personeline kadar herkesin moral ve motivasyonunu artırdığını vurgulayan Bakan Akar, "İnşallah önümüzdeki dönemde bu çıtayı daha da yükseltip milli muharebe uçağımızı yapacağız, Siper hava ve füze savunma sistemimizi yapacağız. Anadolu amfibi hücum gemimiz var. Bu çok ciddi bir olay. Karada, denizde, havada bu asil milletin, memleketin hak alaka ve menfaatlerini sonuna kadar koruyacağız. Bundan kimsenin şüphesi olmasın. Fakat hiçbir zaman rehavete kapılmak yok. Zafer sarhoşluğu çok tehlikeli. İşimizi ciddiye alacak, ciddiyet ve samimiyetle gece-gündüz demeden çalışmalarımızı sürdüreceğiz."
KAYNAK YAPTI
Arifiye'deki fabrikanın birikiminin önemli olduğunu ifade eden Bakan Akar, "Değişim ve dönüşüm safhasında işçilerimizin, mühendislerimizin tatmin edilmesi, onların rasyonel ve insani bir yaklaşımla ihtiyaçlarının karşılanması hem bireylerin hak ve menfaatleri hem de fabrikanın mevcut şekliyle üretimine devam etmesine destek sağladı." dedi.
Brifingin ardından Bakan Akar ve Komutanlar, fabrikadaki üretime ilişkin muayene, kontrol ve denetimlerin yapıldığı, askerlerden oluşan İkmal, Kalite, Güvence ve Proje Takip Müdürlüğüne geçti.
Burada faaliyetlere ilişkin bilgi alan, talimat veren Bakan Akar, sonrasında fabrikadaki güç grubu test merkezini ziyaret etti.
400 beygirlik Vuran, 600 beygirlik Azra ve Fırtına obüsünde kullanılan 1000 beygirlik Utku motorlarına ilişkin bilgi alan, motor testlerine katılan Bakan Akar, üretimi devam eden yeni nesil Fırtına obüsünün 6'ncı gövde kaynağını yaptı.
KENDİNİ KANITLAMIŞ SİLAHLAR
BMC tarafından üretilen zırhlı araçların yer aldığı sergiyi de gezen Bakan Akar, burada düzenlenen imza töreni ile üretimi tamamlanan yeni nesil üç Fırtına obüsünün Türk Silahlı Kuvvetlerine teslimi gerçekleştirildi.
Ordular için personelin yanı sıra manevra ve ateş gücünün de önemli unsurlar arasında yer aldığını vurgulayan Bakan Akar, şunları kaydetti: