MAHREM İMAMLA SAVCI SARIKAYA AYNI ÖRGÜT EVİNDE KALMIŞ
Örgütün sözde MİT yapılanmasında ve Ankara'da ifade veren 3 şüpheliden biri olan Erkan Irmak, ifadesinde, 7 Şubat MİT kumpasının örgüt tarafından gerçekleştirildiğini vurguladı. Irmak, o dönemki sözde MİT imamı olan Murat Karabulut'un soruşturmayı yürüten dönemin özel yetkili savcısı Sadrettin Sarıkaya ile GATA Mahrem yapılanması evlerinde geçmiş dönemde birlikte kaldıklarını söyledi.
"AHMET HAMDİ PARLAK'LA PLANLADILAR"
İki ismin bu nedenle 7 Şubat MİT kumpasıyla ilgili olarak kesinlikle irtibatlı olduklarını vurgulayan Irmak, "Karabulut, bu kumpas soruşturmayı 'Cüneyt' kod adlı Ahmet Hamdi Parlak'la planladı. Bu kapsamda yüksek ihtimalle Savcı Sadrettin Sarıkaya ile bir araya geldi ve soruşturmanın ne şekilde yürütüleceğine dair toplantı yapmış olabilirler" ifadelerini kullandı.
"BİLGİSİ VE KONTROLÜNÜN OLMAMASI MÜMKÜN DEĞİL"
Parlak hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu'nca iddianame düzenlendi. İddianame, 7 Şubat MİT kumpasıyla ilgili yargılamanın görüldüğü İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesi'ne birleştirme talepli gönderildi. 'Cüneyt' kod Ahmet Hamdi Parlak'ın örgüt içerisinde mahrem imam olarak faaliyet yürüttüğü vurgulanan iddianamede Parlak'ın, FETÖ elebaşı tarafından verilen talimat doğrultusunda girişilen 7 Şubat MİT kumpasından, örgütün çalışma prensipleri uyarınca bilgisinin ve kontrolü olmamasının mümkün olmadığı vurgulandı. Parlak'ın da kalkışma sürecini yönetmek suretiyle, örgüt mensuplarının gerçekleştirmeye çalıştığı eylemlere iştirak ettiği ve bu eylemlerden sorumlu olduğu ifade edildi.
KAYNAK HOLDİNG'TE YÖNETİCİLİK YAPTI
Parlak'ın Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı bünyesinde bulunan arşiv havuzunda yapılan araştırmanın sonuçları da iddianamede kendisine yer buldu. Buna göre Parlak; örgütün ana finans kuruluşlarından Kaynak Holding isimli şirkette yöneticilik yaptı. Bank Asya'da hesap artışına da rastlanan Parlak, örgütün kriptolu iletişim programı Bylock'u 3 ayrı GSM hattı üzerinden ve ayrıca bir ADSL aboneliği üzerinden kullandı. Örgüte ait Sürat Medya Basın isimli firmada 2004-2007 yıllarında, İmaj İç ve Dış Ticaret isimli örgüte ait firmada ise 2007-2012 yıllarında SGK kaydına rastlandı.
AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET HAPSİ TALEP EDİLDİ
Hakkında benzer soruşturmalar nedeniyle yakalama kararı olan ve firari durumda bulunan Parlak hakkında, ayrıca yakalama müzekkeresi düzenlenmesi talebi de iddianamede yer aldı. Hazırlanan iddianame 'birleştirme' talepli bir şekilde İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderildi. Parlak'ın, "Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme", "Silahlı Terör Örgütü kurma ve yönetme", "Devletin gizli kalması gereken bilgilerini siyasal veya askeri casusluk amacıyla temin etme gizliliğin ihlali" ve "Nitelikli resmi belgede sahtecilik" suçlarından ağırlaştırılmış müebbet ve 53 yıl 6 ay hapis cezasıyla cezalandırılması istendi.