AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş'tan erken seçim isteyen muhalefete cevap: 2023 yılında yapılacak

AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş A Haber ekranlarında yayınlanan "Canan Barlas ile Gündem" programında son dakika açıklamalarında bulundu. Kurtulmuş, muhalefetin erken seçim iddialarına karşı, "Cumhurbaşkanlığı Seçimi ve Genel Seçim 2023 yılının Haziran ayında yapılacaktır. Ardından 2024 yılında Türkiye'de yerel seçimler yapılacaktır." ifadelerini kullandı. "Ben aşılandım" maskeleri hakkında da fikirlerini belirten Kurtulmuş ayrıca tam kapanma sonrasındaki sürece yönelik de değerlendirmelerde bulundu. Ümmet kelimesini reddedenlere de tepki gösteren Kurtulmuş, "Rahatsız olmasınlar dedi.

takvim.com.tr takvim.com.tr
Giriş Tarihi :16 Mayıs 2021 , 22:01 Güncelleme Tarihi :17 Mayıs 2021 , 01:51
AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş’tan erken seçim isteyen muhalefete cevap: 2023 yılında yapılacak

İÇİNDEKİLER

AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, İsrail'in Filistin'e yönelik saldırılarına ilişkin, "Şüphesiz önce diplomasi. Ama gelinen noktada İsrail'in fiilen durdurulmasından başka bu zulümleri önleyecek bir yol kalmamıştır. Bunun için İslam İşbirliği Teşkilatının, Arap Liginin, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi vesaire bütün bu uluslararası platformların harekete geçirilmesi hayati önem arz ediyor." dedi.

Kurtulmuş, A Haber'de yayınlanan "Canan Barlas ile Gündem" programında gazetecilerin sorularını yanıtladı.

İçişleri Bakanlığının genelgesiyle 17 Mayıs Pazartesi saat 05.00'ten 1 Haziran Salı saat 05.00'e kadar uygulanacak kademeli normalleşme sürecini değerlendiren Kurtulmuş, şunları söyledi:

"Karşı karşıya kaldığımız salgın konusu bilimsel bir konu. Çok iyi gözlemlemek gerekir... Bunların rakamlarını, istatistik bilgilerini, hastanelerdeki uygulamalarını, sonuçlarına baktığımız zaman bu 17 günlük kapanmanın fevkalade olumlu bir sonucunun ortaya çıktığını görüyoruz. İnşallah bundan sonra da bu sonuçları almaya devam ederiz. Hatırlayın, niçin bu karar alınmak zorunda kalındı? Yoğun bakımlarda olağanüstü bir hasta baskısı vardı. 67 bin vaka sayısına kadar çıkıldığını biliyoruz. Bugünlerde 10 binler seviyelerine indi. Hastanelerdeki yoğun bakım yoğunluğu da azalmaya başladı. Bunlar fevkalade güzel sonuçlar. İnşallah daha da iyi olacak. Bundan sonraki kademeli açılma sürecinde de hepimiz bu tedbirlere uyarsak bu rakamlar daha da aşağıya doğru inecek. Bilimsel olarak bakıldığında 17 günlük kapanma olumlu sonuç vermiştir. Bir hafta sonra bu rakamlar daha iyi bir noktaya inecektir diye ümit ediyoruz. Gerekli olan bir kapanmaydı. Sonuçları itibarıyla da hedeflenen sonuçlara ulaşılmış demektir."

TAM KAPANMA SONRASI

Nihai hedefin salgının bütünüyle ortadan kaldırılması olduğunu dile getiren Kurtulmuş, "Uzmanlar önümüzdeki bir haftanın gidişatla ilgili kritik bir hafta olduğunu söylüyor. Ona göre bütün rakamlara ve uygulamalara bakılacak ve gerekli tedbirler ona göre geliştirilecektir." dedi.

Ayrıca Kurtulmuş, "Koronavirüse ait bütün veriler takip ediliyor. Tedbirler buna göre bazen sıkılıp bazen gevşetiliyor. Tam kapanma sonrası kademeli bir şekilde yolumuza devam edeceğiz. Millet olarak fedekarlık yapıyoruz. Samimi olarak muhalefetin fikirlerini dinlemeye hazırız." diye konuştu.

MASKELERDE "BEN AŞILANDIM" YAZISINA ELEŞTİRİ

Bu konuda maskenin üzerine bunu yazmaya gerek var mıydı bilmiyorum. Turizm sektöründe çalışan kişilerinde bunun olması turistler için bir güvencedir. En azında psikolojik olarak rahatlatır. Ama maskeye bu yazı yazılmayabilirdi.

1 HAZİRAN'A KADAR HEDEF NE?

Uzmanlar bu haftanın çok kritik olacağını ifade ediyor. Tüm rakamlara bakılacak. Hastalığı bütünüyle ortadan kaldırmak istiyoruz. Tüm uygulamalara bakılacak ve sonrasında bir karar verilecek.

"KİMSE Z KUŞAĞINA HAKSIZLIK ETMESİN"

Rakamsal olarak gençlik teşkilatı olarak AK Parti'nin üye sayısı, çok sayıda partinin genel üye sayısından daha fazladır. Gençler arasında son derece aktif olarak çalışıyoruz. Hizmetleri daha iyi anlatıp bu negatif algıları kırmalıyız. Z kuşağını kimse babasının malı olarak görmesin. AK Parti kapsayıcı ve kuşatıcı bir partidir. 15 Temmuz'da Z kuşağının ne kadar önemli olduğunu görmüş olduk. Gençlerimiz o gece ülkemizin geleceğine sahip çıktı. Kimse onlara haksızlık etmesin. Kimse onları çantada keklik görmesin.

ERKEN SEÇİM İDDİALARI VE MUHALEFETİN HELALLEŞME ÇARPITMASI

Başkan Erdoğan'ın helallik isteme konusuna değinen Kurtulmuş "Bu olay sonrası hemen erken seçimi gündeme getirmek iyi niyet göstergesi değildir. Sandıkta helalleşme değil hesaplaşma olur" ifadelerini kullandı. "Cumhurbaşkanımız Erdoğan'ın söylediği insani söze rağmen buradan siyaset üretmek anlaşılır gibi değil" diyen Kurtulmuş dengeyi koruyarak yollarına devam edeceklerini söyledi.

ERKEN SEÇİM İÇİN NE GEREKLİ? ANKETLERDE SON DURUM NE?

Cumhurbaşkanlığı ve Genel Seçim 2023'te, genel yerel seçimler ise 2024 yılında yapılacaktır. Erken seçim için iki koşulun oluşması gerekiyor. Siyasetin bir tıkanmışlığı söz konusu değildir. Siyasi şartların olgunlaşmadığı bir dönemde erken seçime gidilmez. Muhalefet algı yapıyor. Sanki onların oyu çok artmış ve Erdoğan'ın oyları düşmüş gibi bir algı yapılıyor. Tüm araştırmalarda AK Parti şu an açık ara birinci partidir. Erken seçim bir matematik işidir. Seçimler vaktinde olacak.

KILIÇDAROĞLU ADAY OLACAK MI?

Kılıçdaroğlu adaylık konusunda net bir tavır içerisinde değil. İttifakın temel meselelerinde farklılıklar var.

İSRAİL'İN KUDÜS VE GAZZE SALDIRILARI

AK Parti Genel Başkanvekili Kurtulmuş, konuşmasının devamında İsrail'in Kudüs ve Gazze'deki saldırılarına değindi.

İsrail'in Filistin topraklarındaki faaliyetlerini vahşet ve soykırım olarak nitelendiren Kurtulmuş, Osmanlı'nın Filistin topraklarından çekildiği andan itibaren siyonistlerin faaliyetlerini yoğunlaştırdığını kaydetti. Kurtulmuş, ABD'nin Irak'ı işgaliyle başlayan süreç ve İslam dünyasının kendi iç sorunlarıyla baş başa kalmasının bölgede İsrail'e alan açtığını dile getirerek, siyonizmin dünyanın hemen her başkentinde güçlü olduğunu anlattı.

İSLAM DÜNYASININ AMİRAL GEMİSİ OLARAK İSRAİL'İN ARZ-I MEV'UDUNU ENGELLEYECEĞİZ

İsrail'in İslam dünyasının dağılmışlığıyla daha da cesaretlendiğini belirten Kurtulmuş, şunları kaydetti:

"Son altın vuruşu yapalım düşüncesindeler. Nedir o altın vuruş? Arz-ı mev'udu kurmaktır. Bunu kurmadan önceki son adımları ise Süleyman tapınağının inşa edilmesidir. Bunun için de Mescid- Aksa'ya saldırıyorlar. Yıllar öncesinden hazırladıkları o tünelleri, arkeolojik kazıları yaparak Mescid-i Aksa'yı yıkmak ve onun yerine Süleyman mabedini yapmak istiyorlar. Süleyman mabedinin inşası Yahudi siyonist ideolojisi için evrensel tanrı krallığının kurulmasının başlangıcıdır. Arz-ı mev'udun başlangıcıdır. Bunları yıllardır anlatıyoruz. Bunlar sanki hikaye gibi algılanıyor. İşte bunun uygulanmasını ortaya koydular. Maalesef İslam dünyası dağılmışken son adımları atmaya çalışıyorlar. Allah'a şükür onları engelleyecek olan, İslam dünyasının amiral gemisi Türkiye'dir. Cumhurbaşkanımız olayların başladığı günden itibaren, siyonistlerin yayılmacı politikalarını bilen bir ülke olarak faaliyetlerini sürdürüyor. İlk andan itibaren titizlikle küresel diplomasi uygulamaya çalışıyoruz."

Kurtulmuş, İsrail'in arz-ı mev'udu asla kuramayacağına vurgu yaparak, İslam dünyasını oluşturan halkların her şeyin farkında olduğunu söyledi. Konunun sadece Müslümanların meselesi olmadığına dikkati çeken Kurtulmuş, Kudüs'te Hristiyanların da var olduğunu anımsattı.

BARIŞ GÜCÜ KURULMALI

Türkiye'nin Kudüs'te fiili adımlar atıp atmayacağı konusunda görüşleri sorulan Kurtulmuş, şunları söyledi:

"Şüphesiz önce diplomasi. Ama gelinen noktada İsrail'in fiilen durdurulmasından başka bu zulümleri önleyecek bir yol kalmamıştır. Bunun için İslam İşbirliği Teşkilatının, Arap Liginin, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi vesaire bütün bu uluslararası platformların harekete geçirilmesi hayati önem arz ediyor. Cumhurbaşkanımızın onlarca ülkenin lideriyle görüşmeleri oldu. Burada İsrail'e fiili bir müdahale, orada bir barış gücü oluşturmak, Filistinlilerin hakkını hukukunu korumak... İnsanları kesmeye devam ediyor. Onun elini tutup zulmüne engel olmaktan başka bir çare kalmadığı görülüyor. Türkiye'nin uluslararası anlamda barış gücü oluşturulması için bu çabaların ortaya konulması lazım. Bu anlamda bu saldırganlığın birçok ülkeyi 'Artık yeter' noktasına getirdiğini düşünüyorum. Rejimler burada tereddüt etse bile ülkelerin halklarının ciddi şekilde uyanışa geçtiğini görüyorum.

ÜMMET DÜŞMANLARINA...

Ümmet lafından rahatsız olanlar da bu rahatsızlıklardan vazgeçsinler. Bu milletimiz ümmetin bir öncüsü olarak yoluna devam ediyor. Nasıl birçok haksızlık geride kaldıysa, nasıl Ayasofya zincirlerinden kurtulduysa inşallah Mescid-i Aksa zincirlerinden kurtulacaktır."

TAKVİM UYGULAMASINI İNDİRMEK İÇİN TIKLAYIN