"AŞI DESTEĞİMİZ SÜRECEK"
Ekonomik ve kalkınma iş birliğimiz çerçevesinde, KKTC'nin hayat damarlarını oluşturan sektörlere ayrı ayrı eğildiklerini belirten Oktay, Kuzey Kıbrıs Türk halkının refah seviyesinin yükselmesi için üzerlerine düşen ne varsa yaptıklarını dile getirdi.
Türkiye'nin KKTC'ye yaptığı yatırımlara değinen Oktay, bugüne kadar ülkeye 340 bin Kovid-19 aşısı gönderdiklerini ve son KKTC vatandaşı aşısını yaptırana kadar bu desteğin süreceğini bildirdi.
Gençlik ve spor alanında bugüne kadar yapılan yatırımlara ilaveten yeni destekler de vereceklerini kaydeden Oktay, yeni başlattıkları çalışma kapsamında KKTC'li gençlerin çok yakın zamanda spor sahaları ve tesislerine kavuşacaklarının müjdesini verdi.
Oktay, Türkiye'nin KKTC'ye verdiği ekonomik ve kalkınma desteklerinin ufkunda kendi kendine yeten, özgüvenle ayakları üzerinde duran, turizm ve üniversiteleşmenin yanında sanayisiyle, tarımıyla katma değer üretebilen, Kıbrıs Türk halkının 1571'den bu yana sahip olduğu tarihi ve kültürel değerlerin bilincinde, bu değerlerini de geleceğe taşıyan bir KKTC olduğunu ifade etti.
Bunların gerçekleşebilmesi için ihtiyaç duyulan yapısal reformları tamamlamış karar alma, uygulama ve denetim mekanizmaları en etkin şekilde çalışan, yol alan, ilerleyen bir KKTC için Türkiye olarak üzerlerine düşen ne varsa yapacaklarını yineleyen Oktay, "Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin kurumsal yapısının kapsamlı bir reforma tabi tutulması, yönetim kapasitesini güçlendirecek adımların süratle atılması en büyük temennimiz. Ben buradan sadece hükümeti değil, özellikle Meclisi bir kez daha göreve davet ediyorum. Türkiye-KKTC iş birliği ve kardeşliğini çok daha ileri boyutlara taşıyacak, çok daha güçlü bir KKTC'yi birlikte oluşturmaya devam edeceğiz. Biz birlikte güçlüyüz." diye konuştu.
"KARŞIMIZDA GÖZÜ, KULAĞI, AKLI İZANI KAPALI BİR GÜRUH VAR"
Kıbrıs Türkü'nü iki devletli çözüm yolundaki haklı davasında bir gün bile yalnız bırakmayacaklarını, uluslararası topluma hakkaniyeti haykırarak yine dayanışma içinde olacaklarını belirten Oktay, şunları kaydetti:
"Anavatan ve garantör ülke olarak, Kıbrıs Türk tarafının çözüm vizyonuna ve önerisine desteğimiz tamdır. Ülkemiz, Doğu Akdeniz'de Kıbrıs Türklerinin hak ve çıkarlarını kendi hak ve çıkarlarından ayrı tutmamaktadır. Bu yönde sergilediğimiz kararlı duruştan taviz vermeyeceğiz. Biz, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ile fikir birliği içinde, Kıbrıs'ta iki tarafın da rızasını çözüme yansıtmak için gayret verirken karşımızda her zamanki gibi gözü, kulağı, aklı izanı kapalı bir güruh var. Demokrasinin, katılımcılığın beşiği olduğunu iddia edenler, konu Kıbrıs Türk halkına gelince orta çağda yaşadıkları karanlığa geri dönüyorlar."
Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen'in "AB, iki devletli çözüm yönünde hiçbir şeyi asla ve asla kabul etmeyecek" şeklindeki açıklamasını anımsatan Oktay, şöyle konuştu:
"Biz Avrupa Birliğinin, bugüne kadar haksızlığa, eşitsizliğe, Akdeniz'de, Ege'de yaşanan dramlara, insani krizlere 'asla ve asla' dediğine şahit olmadık. Avrupa'nın her bir köşesinde artan İslam karşıtlığına, Avrupa'da yaşayan Türklere uygulanan ayrımcılıklara ya da sığınmacı çocukların kaybolmasına 'asla' dediklerini hiç duymadık. Konu Kıbrıs Türk halkının eşit haklarına, hakkaniyete ve egemenliğine gelince çok rahat ve kesin konuşabiliyorlar. Hatta daha ileri gidip Sayın Cumhurbaşkanımıza '20 Temmuz ziyaretinde daha yumuşak mesajlar verebilmesi anlamına gelebilecek temennide bulunma cesaretini kendilerinde görebiliyorlar. Sayın Cumhurbaşkanımız, vicdanların, mazlumların sesidir ve hiçbir zaman beklentilere, temennilere, yönlendirmelere göre konuşmaz, konuşmadı. Hakkın ve haklının yanında dimdik durdu, bugün de durur, yarın da duracaktır."
Uluslararası toplumun tüm paydaşlarına seslendiğini belirten Oktay, Kıbrıs konusunda asla, "asla" dememelerini, Ada'da tarihsel gerçekler ve reel politikanın ortada olduğunu vurguladı.
Kendilerinin çözüm konusundaki çizgilerinin net olduğunu vurgulayan Oktay, bundan sonra yeni bir müzakere süreci olacaksa bunun iki toplum arasında değil, ancak eşit, egemen ve bağımsız iki devlet arasında olabileceğini söyledi.
Oktay, egemen ve bağımsız KKTC'nin kendi toprağı olan, üzerinde tam yetki ve kontrole sahip olduğu Maraş'a yönelik kararlı politikalarını desteklediklerini ifade etti.
"KIBRIS TÜRKÜ'NÜN GELECEĞE GÜVENLE BAKARAK YAŞAMASI İÇİN ÇABALARIMIZI SÜRDÜRECEĞİZ"
Kıbrıs Barış Harekatı'nın 47'nci yıl dönümünün yaklaştığını anımsatan Oktay, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, Kurban Bayramı'nın birinci gününde, 20 Temmuz'da Barış ve Özgürlük Bayramı törenlerine katılmak üzere Kıbrıs'a ziyaret gerçekleştireceğini hatırlattı.
Bu ziyaretin birlik ve beraberliği daha da güçlendireceğini, Türkiye ile KKTC arasındaki dayanışma ruhunu bir kez daha perçinleyeceğini belirten Oktay, "Milli davamıza olan inancımızla, Kıbrıs Türkü'nün geleceğe güvenle bakarak barış, huzur ve refah içinde yaşamaya devam etmesi için çabalarımızı kararlılıkla sürdüreceğiz." dedi.
KKTC Polis Teşkilatına hibe edilen araç ve teçhizatın hayırlı olmasını dileyen Fuat Oktay, vatan sevgisi ve görev bilinciyle huzuru, asayişi temin etmek için gece gündüz demeden görevini başarıyla yerine getiren Kıbrıs Türk polisi ve tüm güvenlik güçlerine muvaffakiyetler diledi.
Oktay, KKTC'li vatandaşların Barış ve Özgürlük Bayramı ile Kurban Bayramı'nı tebrik etti.