Kemal Kılıçdaroğlu, "Hem Mansur Yavaş, hem Ekrem İmamoğlu için anketlerde cumhurbaşkanlığı için yarıştaymış gibi ölçümler yapılıyor. Adaylıkları sizin kafanızdan geçiyor mu?" sorusuna şu yanıtı verdi:
"Halk belediye başkanlarımızdan memnun; tamamı, gerçekten de olağanüstü bir çabayla görevlerini yerine getiriyorlar. Bu, o ilde, ilçede, beldede yaşayan vatandaşlar kadar bizi de mutlu ediyor. Belediye başkanlarımızın birinci görevi, halka verilen sözleri tutmak."
İMAMOĞLU DA PES EDECEK GİBİ DURMUYOR
CHP lideri üstü kapalı mesajlar verirken, yine Cumhuriyet gazetesinde yer alan bir başka yazı ise oldukça dikkat çekici. Cumhuriyet yazarı Örsan Öymen, köşesinde CHP lideri Kılıçdaroğlu'nu yerin dibine soktu. Öymen, yazısında Kılıçdaroğlu için "Girdiği tüm genel ve yerel seçimleri kaybetmiş bir lider" ve "Recep Tayyip Erdoğan karşısında seçilme olasılıkları son derece zayıf" ifadelerine yer verdi.
Cumhuriyet yazarı Örsan Öymen'in Kılıçdaroğlu'nu gömüp İmamoğlu'nu parlattığı yazısından dikkat çeken ifadeler şöyle:
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun önümüzdeki genel seçimlerde "Millet İttifakı"nın cumhurbaşkanı adayı olacağına dair CHP'nin içinden gelen bazı açıklamalar, doğal olarak tepkiyle karşılandı.
Birincisi, "Millet İttifakı"nın adayının kim olacağına CHP tek başına karar veremez. Bu karar "Millet İttifakı"nın diğer unsurlarıyla birlikte karara bağlanır.
İkincisi, CHP, "Millet İttifakı"na bir aday adayını önerse de bu aday adayının kim olacağına CHP Genel Başkanı ve onun yakın çevresinde kendi siyasi kariyerinin derdine düşen birkaç kişi karar veremez. Bu karar partinin tabanının, seçmeninin, üyelerinin beklentileri dikkate alınarak verilebilir. Aksi halde CHP'lilerin tamamı böyle bir aday adayına sahip çıkmaz.
Üçüncüsü, "Millet İttifakı"nın cumhurbaşkanı adayının, cumhurbaşkanı seçilebilecek birisi olması gerekir. Söz konusu adayın cumhurbaşkanı seçilebilmesi için de geçerli olan sisteme ve mevcut siyasi koşullara göre, her siyasi partiden oy alabilecek birisinin olması gerekir.
***
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun da, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in de "Cumhur İttifakı"nın adayı olan AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan karşısında seçilme olasılıkları son derece zayıftır.
Akşener'in, HDP tabanından ve CHP tabanının bir kesiminden oy alması çok güçtür. Kılıçdaroğlu ise 11 yıl önce genel başkan seçildiğinden beri girdiği tüm genel ve yerel seçimleri kaybetmiş bir liderdir.
CHP'nin son yerel seçimde bazı illeri AKP'nin elinden almış olması, tüm Türkiye için bir genelleme yapılmasına olanak tanımaz. Bu genellemeyi yapanlar, Türkiye'nin sosyolojik gerçeklerinden tamamıyla kopuk bir biçimde, çok ciddi hesaplama hatası yapmaktadırlar.
Kılıçdaroğlu, CHP ve HDP tabanının çoğunluğunun oyunu alsa da İYİ Parti, Demokrasi ve Atılım Partisi, Gelecek Partisi, Saadet Partisi ve Demokrat Parti tabanından, yani muhafazakâr merkez sağ seçmenden çok ciddi fireler ve kayıplar verir.
Söz konusu siyasi partilerin yapılan kamuoyu araştırmalarına göre ortaya çıkan oy oranlarını toplayarak bir karar vermek de büyük bir hatadır. Bu hesabı yapanlar çok ciddi bir yanılgı içerisindedirler. Çünkü bu kamuoyu araştırmalarında seçmene hangi siyasi partiye oy vereceği sorulmaktadır, hangi cumhurbaşkanı adayına oy verileceği sorulmamaktadır. Hangi olası cumhurbaşkanı adayına oy verileceğinin sorulduğu araştırmaların hiçbirisinde, Kılıçdaroğlu ve Akşener, Erdoğan'dan fazla oy almamaktadır.
***
Kamuoyu araştırmalarına göre, Erdoğan'dan fazla oy alan olası aday adayları, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş'tır. Ancak bu iki adayın içinde de farklı araştırmaların ortalaması alındığında, İmamoğlu önde görünmektedir. İmamoğlu her siyasi partiden oy alabilen bir olası adayken, Yavaş'ın HDP tabanından oy alabilmesi konusunda sıkıntı yaşanmaktadır.