CİNSEL SALDIRI ŞİKAYETİ
Eda Nur Kaplan'ın ölümüyle ilgili soruşturma başlatılırken, intiharından 1 hafta önce 31 Temmuz'da da polise başvurarak, Mehmet A. ve Yusuf G.'nin kendisine cinsel saldırıda bulunduğunu iddia ederek şikayette bulunduğu ortaya çıktı.
Eda Nur Kaplan'ın, sosyal medyada tanıştıkları Yusuf G. ile akşam eğlence mekanında buluştuklarını, yanlarında ablası ve kendisini 'Tayfur' olarak tanıtan Mehmet A.'nın da bulunduğunu söylediği öğrenildi. Eda Nur Kaplan'ın, burada bir süre içki içtikten sonra başka bir mekana gittiklerini, burada ablası tuvalete gittiği sırada Yusuf'un kendisini eve bırakma bahanesiyle mekandan çıkardığını ve otele götürdüğünü belirttiği öğrenildi. Eda Nur Kaplan'ın, burada önce Yusuf G. sonra da Mehmet A.'nın isteği dışında kendisine cinsel saldırıda bulunduklarını iddia ederek şikayette bulunduğu belirlendi.
Şikayet üzerine Mehmet A.'nın gözaltına alındığı ancak Eda Nur Kaplan'da darp ve zorlama olmadığı yönündeki doktor raporu üzerine delil yetersizliğinden serbest bırakılmıştı. Şüpheli Yusuf G, "nitelikli cinsel saldırı" suçundan tutuklama talebiyle sulh ceza hakimliğine sevk edildi.
TAKSİ ŞOFORÜ ŞAHİT OLDUĞU ANLARI ANLATTI!
Kaplan'ı tecavüze uğradığı iddia edilen gün kaldığı otelden alarak Keçiören'deki evine bırakan taksi şoförü Ali Usta ise o sabah şahit olduğu anları anlattı.
ARAÇ İÇERİSİNDE SÜREKLİ AĞLIYORDU"
Eda Nur'un sürekli bir korku içerisinde olduğunu gözlemlediğini söyleyen Taksici Ali Usta, "Taksiye binip Keçiören'e doğru gittiğimizde kız araç içerisinde ağlamaya başladı. Ne oldu diye sorduğumda, 'abi hatırlamıyorum, ne olduğunu hatırlamıyorum. Uyandığımda başımda iki tane kadın vardı. Pavyon muhabbeti yapıyorlardı. 'Ben anneme ne diyeceğim' diye ağlıyordu.
Korkmuş durumdaydı. Sarhoştu. İsmini Tayfun olarak bildiğim otel işletmecisi Eda'yı taksiye bindirdi. Adresi ve telefon numarası verdi bana. 'Keçiören'e götür, bu adrese teslim et' dedi. Daha önce hiç görmemiştik Eda'yı otel bölgesinde.
Sabaha karşıydı. Araçta tek kişiydi. Eda'yı bıraktığımda ablası kapıdan aldı. Ben eve çıkartmadım. Telefon ettik ablasına. Ablası indi teslim aldı. Ablası, 'ben geldim, sen neden gelmedin' gibi cümleler kurdu. Kızın üzerinde hiçbir şey yoktu. Çantasını falan önceden ablası götürmüş.
Bilinci yerinde değildi. Araç içerisinde sürekli ağlıyordu. Kolunu kaldıracak hali yoktu. Tuhaftı biraz. Belli ki başına bir şey gelmişti. Sabah saat 5 çeyrekti aldığımda. Keçiören'e gitmemiz 15 dakika dahi sürmedi zaten. Ağlamaya başlayınca ne oldu diye sorduğumda 'bilmiyorum abi' demişti.
Günübirlik bir oteldi. İnerken fark ettim, kolunda çizik ya da tırnak izine benzer deri soyulması vardı" ifadelerini kullandı.
İDDİALARIN ODAĞINDAKİ OTEL KAPI DUVAR HALDE
Kaplan'ın kaldığı otelin ise kapıları kilitli halde. Müşterilerin hepsinin tahliye edildiği otelin baş şüpheli durumundaki sahipleri sırra kadem basmış durumda. Şüphelilerin yakalanması için çalışmalar devam ediyor.