28 Şubat darbe sürecine ilişkin 2013'te başlayan yargı süreci tamamlandı. Önceki gün cezası kesinleşen 14 sanık hakkında verilen yakalama kararı sonrasında 13 cuntacı cezaevine gönderildi.
28 Şubat darbe sürecine ilişkin 2013'te başlayan yargı süreci tamamlandı. Önceki gün cezası kesinleşen 14 sanık hakkında verilen yakalama kararı sonrasında 13 cuntacı cezaevine gönderildi.
28 ŞUBAT KAFASI DEĞİŞMİYOR
Karar sonrası ana muhalefet partisi CHP yandaşı ve yalan terörünün merkezlerinden biri olan Cumhuriyet gazetesinin attığı, "Yıllarca hizmet etmişlerdi: 28 Şubat sanıklarının rütbeleri sökülecek!" başlığı tepkilere neden oldu.
ASKERİ DARBEYE HİZMET DİYEN "SOLCU" CUMHURİYET
Sabah gazetesi yazarı Melih Altınok bugün kaleme aldığı yazısında, skandal manşeti şaşırmadığını belirterek, "Şaşırmıyoruz... Çünkü, 21. yüzyılda askeri darbeye hizmet diyen "solcu" Cumhuriyet'in, gazeteyi FETÖ trol bülteni haline getiren Can Dündar yönetimindeki "hizmet" anlayışını da biliyoruz." ifadelerini kullandı.
13 CUNTACI HAPİSTE
Genelkurmay İkinci Başkanı Orgeneral Çevik Bir, Harekât Daire Başkanı Çetin Doğan'ın yanı sıra eski komutanlar Hakkı Kılınç, Cevat Temel Özkaynak, Vural Avar, Erol Özkasnak, Fevzi Türkeri, Yıldırım Türker ile dönemin Hava Kuvvetleri Komutanı Ahmet Çörekçi tutuklanırken, dönemin MGK Genel Sekreteri İlhan Kılıç, Deniz Kuvvetleri Kurmay Başkanı Aydan Erol ve Genelkurmay İç Güvenlik Harekât Dairesi Başkanı ve Başbakan Askeri Başdanışmanı emekli Tümgeneral Kenan Deniz gözaltına alındı.
Dönemin Genelkurmay İstihbarat Başkanı emekli Korgeneral Çetin Saner ise Silivri İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne giderek teslim oldu. Adliyeye sevk edilen Saner, tutuklanarak cezaevine gönderildi. Çörekçi, Erol, Deniz ve Kılıç, İstanbul'da orduevinden alındı. Zanlılar adliyedeki işlemleri sonrasında çıkarıldıkları mahkemece cezaevine gönderildi. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yakalama kararı çıkardığı diğer iki isim olan dönemin Genelkurmay Genel Plan ve Prensipler Başkanı emekli hava pilot Korgeneral Vural Avar ise aranıyor. Böylece hakkında yakalama kararı olan 14 isimden 13'üyakalanarak cezaevine gönderilmiş oldu.
KARAR YERİNDE
28 Şubat sürecinde Batı Çalışma Grubu raporları sonucu hazırlanan soruşturma dosyalarıyla haksız yere yargılanan pek çok ismin avukatlığını yapan Özgür-Der Yönetim Kurulu Üyesi Avukat Mehmet Alagöz, kamuoyunda oluşturulmaya çalışan algının yanlış olduğunu söyledi. "Bu yaşta insanların cezaevine gönderilmesi doğru değil" şeklindeki yaklaşımın son derece yanlış olduğunu belirten Alagöz, yasalarda durumun açık olduğunu belirterek, "Zaten cezaevinde kalmaya elverişli bir sağlık durumu yok ise alınan adli tıp raporuyla bu durum gözden geçirilir.
Ancak suça karışmış birine 'Bu kişi yaşlıdır, ceza verilmesin' demek hukuki değildir" dedi. Yargıtay 9. Ceza Dairesi'nce verilen karara ilişkin davaların halen devam ettiğini söyleyen Alagöz, Ahmet Turan Kılıç'ın Sivas davası sanıklarından biri olduğunu ve geçen yıl 90 yaşındayken Adli Tıp raporuyla cezaevinden ancak çıkabildiğini söyledi.
9 YILLIK SÜREÇ SON BULDU
İlk kez 2012'de kurulan "Darbeleri Araştırma Komisyonu" ile soruşturulan 28 Şubat, yine o tarihte 103 sanıkla Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülmeye başlandı. 2018'de dönemin "kudretli" komutanlarının da aralarında olduğu 21 sanığa ağır müebbet hapis cezası verildi. Ancak yasaları ve sağlık sorunları nedeniyle adli kontrol tedbiri uygulanmasına karar verildi. 9 Temmuz 2021'de ise 14 sanık hakkında verilen müebbet hapis cezası onandı. Son olarak 19 Ağustos 2021'de sanıklar hakkında yakalama kararı çıkarıldı.
28 ŞUBAT'TA NE OLDU? ŞUBAT'TA NE OLDU?
Çevik Bir fişlemenin 1 numarası oldu Verilen kararlar ve yaptırımların uygulanıp uygulanmadığını denetlemek için oluşturulan Batı Çalışma Grubu'nun (BÇG) başında ise bugün ömür boyu hapis cezası alan dönemin Genelkurmay İkinci Başkanı Orgeneral Çevik Bir vardı. Çevik Bir, hükümete gözdağı için Sincan'dan geçirilen tanklar için "Sincan'da demokrasiye balans ayarı yaptık" demişti. Çevik Bir tarafından oluşturulan Batı Çalışma Grubu'nun komutanlığını Çetin Doğan yaptı. Doğan, cunta yönetiminin Harekât Başkanı oldu. BÇG belgesinde, camilerin gözetim altına alınmasını emretti.
600 BİN ÖĞRENCİ ATILDI 6 MİLYON KİŞİ FİŞLENDİ
Askeri cuntanın, bürokrasi, vesayet rejimi ve ideolojik basını peşine takarak giriştiği darbe süreci, 28 Şubat 1997'deki Milli Güvenlik Kurulu toplantısı sonucu açıklanan kararlar başlatıldı. Necmettin Erbakan'ın başbakan, Tansu Çiller'in başbakan yardımcısı olduğu 28 Şubat 1997'deki "irticaya karşı" alınan kararlar hükümete dayatıldı.
İktidara tehdit ve baskı yolu ile görevden el çektirildi. Kararlar doğrultusunda ülkede çoğu Kuran kursu kapatıldı, eğitim sisteminde başörtüsü yasaklandı. Namaz kılan ordu ve kamu görevlileri ihraç edildi. Süreçte 6 milyon fişleme yapıldı. 1 milyon kamu görevlisi irtica iddiasıyla soruşturmaya maruz kaldı. 600 bin başörtülü öğrencinin ise eğitim hakkı alındı. 14 milyon meslek lisesi mezunun üniversiteye girmesi engellendi.
'ASLA UNUTMAYACAĞIZ'
28 Şubat mağduru ve 28 Şubat Öğrenci Derneği Genel Başkanı Emine İlyas: Alınan kararların uygulanmasında hiçbir hak ve hukuk kaidesinin dikkate alınmadığını, o dönemin şahitleri ve direnişçileri olarak bizler yaşadık. İnançları ve değerleri ile barışık bir neslin toplumda ikinci sınıf hatta üçüncü sınıf konumuna düşürülmeye çalışıldığını, sosyal yaşamda mobbingin en üst seviyede uygulandığını hiçbir zaman unutmayacağız.
Bu kararlarla aslında masum halkımıza sırf Allah'ın emirlerine sadık yaşamanın diyetinin ödetilmeye çalışıldığını biliyorduk. "Kâfirler istemese de Allah nurunu tamamlayacaktır" ayeti gereğince inananların hiçbir zaman, hangi zulüm uygulanırsa uygulansın, inançlarından, değerlerinden vazgeçmediğini de bu çetin sınavda bir kez daha göstermiş olduk.
ÇEVİK BİR FİŞLEMENİN 1 NUMARASI OLDU
Verilen kararlar ve yaptırımların uygulanıp uygulanmadığını denetlemek için oluşturulan Batı Çalışma Grubu'nun (BÇG) başında ise bugün ömür boyu hapis cezası alan dönemin Genelkurmay İkinci Başkanı Orgeneral Çevik Bir vardı. Çevik Bir, hükümete gözdağı için Sincan'dan geçirilen tanklar için "Sincan'da demokrasiye balans ayarı yaptık" demişti.
24 YIL SONRA MİLLET KAZANDI
"Bin yıl sürecek" denilen 28 Şubat'ın beyin takımı, bir bir cezaevinin yolunu tuttu. 28 Şubat davasının karara bağlanmasının ardından konuşan ve sosyal medyada paylaşımda bulunan mağdurlar "Bu karar ile darbe girişimi ve illegal oluşumlar cezalandırılmıştır. 24 yıl sonra millet kazanırken, darbeciler kaybetmiştir" görüşünde birleşti. İşte özetle söyledikleri:
Başörtüsü mağduru yazar Gülşen Özer: Darbe bin yıl sürecek diyenler bugün cezalarını çekmek için hapisteler, ben ise yıllar sonra bir idareci olarak görevimin başındayım.
28 Şubat mağduru emekli albay İbrahim Keleş: Şu anki verilen karar, sadece bu dünya için geçerlidir ama esas hüküm mahkeme-i kübrada verilecektir. Hiçbir hakkımız helal değildir.
Mağdur Nilüfer Dilruba Yılmaz: Daha yaşı tutmayan gençleri bile yargıladınız! Başörtülü kızlara bir hayat borçlusunuz. Yıllarımızı, emeklerimizi ve gençliğimizi çaldınız!
AK Parti Merkez Disiplin Kurulu Üyesi Avukat Dr. Mehmet Sarı: Bu karar ile darbe girişimi ve illegal oluşumlar cezalandırılmıştır.
ÖNDER Genel Başkanı Abdullah Ceylan: Bir daha darbe ve benzeri kalkışmaların önüne geçmek için 28 Şubat'ın tüm failleri yargılanmalı ve hak ettiği cezayı almalıdır.
Hukukçu Kerami Özdemir: Sonuçta darbe yapan kişi 80 yaşında da olsa 90 yaşında da olsa bir gün mutlaka yargılanacağını bilir.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Dr. Leyla Şahin Usta: "Bin yıl sürecek" dedikleri 28 Şubat'ın altında kaldılar.