Birim amiri Yasemin Asıl'ın söz konusu yazısında "(Tezcan Karakuş Candan) Tarafımca verilmiş izin yoktur" denildi.
Yasemin Asıl ile Aydın Nikbay'ın 12 Eylül 2012 tarihinde hazırladığı tutanakta da; "Tezcan Karakuş Candan, 12 Eylül 2012 tarihinde saat: 09.30 ve saat:10.30'da yaptığım denetimlerde izinsiz ve mazeretsiz olarak iş yerini terk etmiştir" deniliyor.
SAHTE İMZA TUTANAĞI
Yasemin Asıl'ın 13 Eylül 2012 tarihli hazırladığı tutanakta ise, "Tezcan Karakuş Candan, saat 12.00'de imza föyleri makamda olduğu halde saat 13.00'de imzasını atmış, imzasının yanına not olarak saat: 12.00 yazmıştır" deniliyor.
KURTTAŞ: "MAZERET OLMAKSIZIN GÖREVİNİZİN BAŞINDA BULUNMADIĞINIZ…"
Dönemin Çankaya Belediye Başkan Yardımcısı Erdal Kurttaş'ın 6 Nisan 2012 tarihli yazıda, Tezcan Karakuş Candan'ın görev yerinde olmadığı gerekçesiyle savunma yapması talep ediliyor.
Söz konusu yazıda; "İmar ve Şehircilik Müdürlüğümüzde bulunan görev yerinizde tarafımca yapılan kontrollerde çeşitli günlerde günlük mesainize sabahları birkaç saat uğradığınız, bilahare görev yerinizi terk ettiğiniz ve diğer saatlerde de herhangi bir mazeret olmaksızın görevinizin başında bulunmadığınız, mesai saatlerine uymadığınız tespit edilmiştir" deniliyor.
HASGÜL: "ÇANKAYA BELEDİYESİ'NDE ÇALIŞMASI ETİK DEĞERLERLE UYUŞMAMAKTA"
AK Parti Çankaya İlçe Başkanı Mustafa Hasgül:
"2017 yılında Çankaya Belediye Meclisine o zamanki belediye meclis üyemiz Ali İhsan Ölmez Bey ve diğer meclis üyesi arkadaşlarımızın vermiş olduğu önerge ile ilgili olarak belediyeden cevap alamamıştık.
Verdiğimiz önergede;
• Tezcan Karakuş Candan'ın belediyede hangi birimde çalıştığını,
• İş tanımının ne olduğunu,
• İşe geliyorsa işe geldiğinin ispatının olup olmadığı,
• Belediyede odasının olup olmadığı, odası varsa sabit ve dâhili numarasının olup olmadığı,
• Çalıştığı birimdeki görevi ile ilgili herhangi bir imzasının olup olmadığı gibi sorularımızı iletmiştik.
Kendi beyanında 3 farklı kurumda çalıştığının bilgisini soruşturma kapsamında verdiği ifadede beyan etmiştir.
Atılım Üniversitesi ve Çankaya Belediyesinde mesai saatlerinin çakışmadan nasıl birlikte yürütüldüğü merak ediyoruz.
Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı olarak Çankaya Belediyesi'nde çalışması bize göre etik değerlerle uyuşmamaktadır.
Çankaya Belediyesi'nin imar planlarına itiraz etmekten imtina eden Tezcan Karakuş, konu AK Partili Belediyeler ve devlet kurumları olunca gayet rahat bir şekilde mahkeme yolunu seçebilmektedir.
Kendisi eğer haklıysa, Çankaya Belediyesi'nde çalışıyorsa, Çankaya Belediye Başkanı Sayın Alper Taşdelen'in talimatları ile hareket ederek mahkeme yoluna başvurmayı mı tercih ediyor?
Yok değilse Bankamatik memuru olduğunu zaten kabul ediyor demektir."
USLU: "BU ADALETSİZLİĞİ İÇİNİZE SİNDİREBİLİYOR MUSUNUZ?"
Çankaya Belediyesi AK Parti Grup Başkan vekili Emrah Uslu:
"Türkiye Mühendis ve Mimar Odaları Birliğinin (TMMOB) kamu ile toplum yararına çalışması ve Anayasal bir meslek kuruluşu olması gerekirken, Ankara Şube Başkanlığı görevini yürüten Tezcan Karakuş Candan, asli görevlerini bir kenara bırakarak bir meslek odası başkanı olarak değil, Sayın Cumhurbaşkanımıza ve resmi organlara sürekli düşmanlık ve kin besleyen bir şahıs olarak karşımıza çıkmaktadır.. Ne yazık ki Türkiye Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) yıllardır bu meslek kuruluşunu siyasete bulaştırarak politize etmektedir. İnşa eden değil sürekli fitne ve iftiralarla algı yönetimi yapmaya çalışan bir kurum haline gelmiştir. Geçtiğimiz yıllarda bunun birçok örneğini söylem ve eylemleriyle de gördük. Kendileri Gezi kalkışmasının mimarlarından olup ayrıca DHKP-C gibi yasadışı birçok marjinal örgütlere verdikleri destekle de Ülkemize olan düşmanlıklarını birçok kez göstermişlerdir. Ülkemizin menfaatine yapılan her şeye karşı çıkan bir meslek odası haline gelmiştir.
Burada önemli olan konulardan biri de Tezcan Karakuş Candan'ın uzun yıllardır mesaiye gelmeden bankamatik memuru olarak çalışması ve belediye çalışanlarının hakkını gasp etmesidir. Her konuşmasında sözde işçi ve emekçi kardeşlerimizin yanında olduğunu belirten faşist Çankaya Belediyesi yönetimi de yıllardır buna göz yummaktadır. Şimdi Cumhuriyet Halk Partisi'ne gönül veren vatandaşlarımıza, işçi ve emekçi kardeşlerimize soruyorum bu adaletsizliği içinize sindirebiliyor musunuz? Bu haksızlığı nasıl kabul ediyorsunuz?"