PARİS İKLİM ANLAŞMASI
Bugün gelişmiş diye tabir edilen ülkeler insanlığın ortak mirası olan çevreyi çok hoyratça tüketmiştir. Salgın döneminde üretimde ve insan hareketliğinde yaşanan kısmi yavaşlamanın bile dünyamızı tabiat dengeleri açısından ne kadar rahatlatığını uzaydan çekilen resimler gösterdi. İklim değişikliği herkesi ilgilendiriyor. Türkiye olarak Paris İklim Anlaşmasını Meclisi'mizin onayıyla yürürlüğe koyduk. Önümüdeki dönem için yeşik kalkınma devirimini tüm çalışmalarımızın merkezine yerleştireceğiz.
BAKANLIĞIN İSMİ DEĞİŞTİ
Çevre ve Şehircilik Bakanlığımızın ismini Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı olarak değiştiriyor, bünyesinde bir de İklim Değişikliği ve uyum komisyonu oluşturuyoruz. Bir iklim değişikliği başkanlığı kuruyoruz. Meteoroloji Genel Müdürlüğü ile Çölleşme ve Erezyonla Mücadele Genel Müdürlüğünü Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığına bağlıyoruz.
153 TERÖRİST TESLİM OLDU
Terör örgütleriyle sınırlarımız içinde yüzleşmek yerine, tehditleri kaynağında imha edecek yeni stratejilere geçtik. Terör ve teröristle beraber, terörizmle de mücadele etti. Terör hadiselerinin yaşandığı şehirleri de hızla kalkındırdık. İhtiyacımız olan silah ve mühimmatı kendimiz üretmek suretiyle dışa bağımlılıktan kurtulduk. Turizmden çarşı pazara kadar günlük hayatın her anında bu tabloya şahit olmak mümkündür. Artık çocukları dağa giden annelerinin yürek sızısı yerine çocuklarına kavuşan Diyarbakır annelerinin sevinciyle karşılaşıyoruz. Bu yıl ikna yoluyla 153 terör örgütü mensubunun teslim olmasını sağladık. Son 5 yılda bu şekilde geri kazandığımız gençlerimizin sayısı bini geride bıraktı.
UYUŞTURUCUYLA MÜCADELE
Artık hiç kimsenin bu ülkede milletimizin bir kesimin dertleri ve beklentileri üzerinden ayrımcılık siyaseti yapmasına izin vermeyeceğiz. Terörün en büyük finans kaynağı olan uyuşturucu ile mücadeleyi tarihimizin en ileri seviyesine getirdik. Avrupa'daki gelişmiş labaratuvarlarda üretilen sentetik uyuşturucuların Ortadoğu bölgesine naklinin lojistiğini PKK mensupları yürütmektedir. Sınırlarımızı sıkı sıkıya kontrol altına alarak uyuşturucu suçlarına cezalarını arttırarak bu trafiğe çok ciddi darbeler vurduk.
AVRUPA'YA GÖÇMEN MESAJI
Son dönemde göç yönetiminde yeni strateji ve uygulamaları devreye alıyoruz. Türkiye 10 yıldır onurlu ve ahlaklı şekilde sınırlarına gelen tüm mazlum ve mağdurlara kucak açmıştır. Dünyada ve bölgemizde yaşanan gelişmeler artık bu tabloyu aynı esneklikle devam ettirebilmemize imkan sağlamamaktadır. Son beş yılda 2 milyon 350 bin kişiyi ülkemize giriş yapmadan sınırda engelledik. Sınırlarımız içinde yakaladığımız düzensiz göçmen 1 milyon 300 bini geçti. Bu göçmenlerin tamamına yakının hedefinin Türkiye'de kalmak değil Avrupa'ya oradan da başka yerlere geçmek olduğunun altını çizmemiz gerekir.
Bu yükü tek başına üstlenmemiz mümkün değildir. Avrupa başta olmak üzere göçmenlerin hedefi ülkelerden daha gerçekçi sorumluluk üstlenmelerini bekliyoruz. Biz bir kısmının güvenli geri dönmelerini sağlamak bir kısmını ülkemize entegre etmekle çözeriz. Bu çerçevede uyum stratejilerimizi belirledik ve gereken adımları atmaya başladık. Göçe kaynaklık ülkelerden göçün hedefi olan ülkeleri olduğu kadar tüm tarafları kucaklayan bir program geliştirilmeden bu sürecin çözümü olmayacağını biliyoruz. Hepinize sevgilerimi, saygılarımı sunuyorum, kalın sağlıcakla."